MURAT'IN AĞZINDAN

18 2 0
                                    

Hemşire ile birlikte psikoloğun yanına kadar gittik odaya yalnız giriyordum hemşire kapıya kadar eşlik edip gitmişti. Seans bitiminde tekrar gelip beni odama götürmek için gelecekti. Psikolog Hanım beni görür görmez yüzümdeki duygu değişikliğini hemen anlamıştı sebebini sormuştu bende hiç çekinmeden Büşra'yı anlattım, herkesi mutlu eden kendine iyi gelen biri vardır öyle değil mi? benim Son bir haftadır yüzümü güldüren bana iyi gelem sadece o olmuştu, Aslında bu duyguyu tarif edemiyorum bu anlatılacak gibi bir şey değil anlatamıyorum işte bu yaşanacak bir şey tarifsiz bir  duygu.

Seans 40 dakika idi 6 gündür sadece d oktor konuşmuş ben demiştim. Bugün ilk defa kendimi iyi hissediyordum ve ilk defa karşılıklı iletişim kurmayı başarmıştık. Seans sonrası  hemşirenin yardımı sayesinde odaya doğru yol aldık. Coşkun hala kapıdaydı ondan yanıma gelmesini rica ettim hiç vakit kaybetmeden hemen peşimden geldi. Onunla da hiç konuşmamıştım. Çünkü kendimi iyi hissetmediğim için kimseyi görmek onlarla konuşmak istemiyordum, sadece uyuyordum. Eskisi gibi şen şakrak ve neşeli halimden artık eser yoktu, hala çok konuşmak istemiyorum ama Coşkun'a biraz bişeyler sormak istiyorum, yavaş yavaş yatağıma uzanmıştım Coşkun ise karşımdaki sandalyeye oturmuştu ve  benden önce o söze girdi
"_iyi misin, kendini nasıl hissediyorsun?"
"_iyi gibiyim."
"_Büşradan sonra çok mutlu oldun inşallah mutluluğun hiç bozulmaz." dedi gülümseyerek bende sadece gülümseyip inşallah manasında kafamı hafif salladım ve
"_ babam nerede?" dedim
"_ O işte bugün, ben varım bir şey istiyorsan hemen söyle ben yaparım." "_İstemiyorum sağol."
"_Şevkete ne oldu, nerede?" "_polisler senden ifade alacaklardı, uyanmanı bekliyorlardı."
"_Çağırır mısın." demiştim Çoşkun hastanenin polisini çağırmıştı onlar da olay ile ilgilenen polislere haber vermişti, yaklaşık 10 dakika içinde iki polis gelmişti odamıza ve ifademi verip rahatlamıştım artık, birkaç imza attırıp polisler gitmişti odada Coşkunla ikimiz kalmıştık tekrar ve Coşkun'un bakışları beni adeta dövüyor gibiydi. Çünkü Şevket'ten şikayetçi olmamıştım. Sonuçta akli dengesi yerinde değildi ne yaptığını bilmiyordu. Ayrıca ben şikayetçi olsam dahi ceza alacağını da hiç zannetmiyorum. Zaten artık bir şey yapacağını sanmıyorum alacağını aldı işte. Coşkun'a bunları söyleyince biraz yumuşar gibi olmuştu ve bana hak vermişti. Ayağa kalkıp
"_Neyse ben çıkayım da sen biraz daha dinlen, yarın taburcu olacaksın inşallah." dedi Coşkun
"_Sağol dostum." demiştim ve odadan çıkmıştı. Ben de hemen Büşra'nın verdiği şiire uzattım elimi kağıdı 4'e katlamıştı çok merak etmiştim ne yazdığını hemen hızlıca açıp okumaya başladım.

Mahzun olmuş gönlüm bekler seni,
Hayalimdesin ama Gerçekte yoksun,
Gözlerim seni arıyor ama göremiyorum,
gelmiyorsun yapamıyorum.
varsın ama yoksun,
Hayalsin benim için,
bazen gerçek gibisin, benimsin ama değilsin, Hayat gibisin,
çık gel hadi kalbimi sana saklıyorum,
gözlernde hayat bulmak istiyorum,
Hadi gel ölümsüzleştirir beni,
Yokluğunda Yaşatmaya çalışıyorum seni,
gökyüzü kadar uzak, bulutlar kadar yakın, güneş kadar kavurucu, yağmur kadar serinleticisin,
Neredesin ömrümün en güzel yarınları,
gözlerim hep seni arıyor, seni hayalimde yaşatmak en güzel derdim,
Benim derdimin dermanı sensin...

Bu şiir çok şey anlatıyordu. O da beni seviyormuş Allah'ım şükürler olsun. Mutluluktan g özyaşlarım neredeyse yerinde duramayıp yanaklarıma doğru akıp gelecekti. Galiba bu dünyada aldığım en güzel haberlerden biriydi, acaba bir daha ne zaman görüşecektik onunla çok çok mutluydum. Ne yapacağımı bilemez halde yatakta döndüm durdum.

HER ŞEY GÜZEL OLACAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin