BÜŞRA'NIN AĞZINDAN

5 1 0
                                    

Saat akşam 16'sı olmuştu hepimiz hazırlık çay hazırdı bugün hamaratlığım üstündeydi Mutluluktan 4 çeşit kurabiye yapmıştım Hepsi de mis gibi olmuştu Muratlar hala gelmemişti kapının arkasında bir oraya bir buraya dönüp duruyordum her an kapıyı çalabilir de bir türlü çalmak bilmiyordun Edirnekapı bir aksilik çıktı mı düşünmeye başlamıştım artık ve endişeleniyorum telefonum elimdeydi Ama arayıp da sıkboğaz etmek istemiyordum da ne yapsam diye düşünürken telefonum çaldı arayan; Murat
Korku heyecan arasında hemen açtın telefonu efendim Murat Büşra biz evi bulamadık dediğinde korkum geçmişti yerine huzur almıştı eve hemen tarif ettim ve oğluma haber verdim yaklaşık 2 dakika sonra zil çalmıştı kapıyı babam açtı ve hemen yanında ben varım benim yanımda Annem heyecandan titriyordum yeşil elbisen ve Siyah şalım siyah hafif topuklu terliğimi ye çok güzel ve zarif göründüğümden emindim  Murat elinde ki güzeller güzeli orkideyi Bana Doğru uzatmıştı gözlerinin mavisi beni içine doğru çekiyor da bu yüzden çok bakmamaya çalışıyordum çok ama çok güzel bir akşam geçirmiştik ailelerle tanışmak büyük bir adım da bizim için bu günümüzde bitmiştir misafirleri güzelce ağladıktan sonra yolcu etmiştik Yorucu günün ardından uyumak için odama gidip kendimi yatağa attın Murat'la yola çıkalı henüz 10 dakika bile olmamıştı telefonun çaldı Murat arıyor da hiç vakit kaybetmeden hemen oturup Telefonu açtım Murat'ın korkulu sesi kulaklarım içinde dolmuştu veya söylediği sözler karşısında donup kalmıştın Şok'a girmiştim Ağlamak Geliyor İçimden sadece ne yapacağımı bilemiyorum tek söyledim Tamam Murat hemen geliyoruz olmuştu koşarak babamın yanına gittim koşarkende korkulu ve ağlamaklı ses tanımla baba baba diye bağırma ihmal etmiyordum Babam paniklemiş dedi oturduğu koltuktan kalkıp bana doğru gelmeye başlamıştı Ne oldu kızım sakin ol demişti buba kaza yapmışlar mısın sesi çok kötü geliyor orada nerede yapmışlar hemen alt mahallede Tamam kızım hadi hemen giderim sakin ol tamam mı Bir şey olmamıştır Allah'ın izniyle babam sağlıkçı de hemen ilk yardım malzemelerini kontrol edip eksikleri tamamladı Ben de üzerimi değiştirip koşarak Arabaya bindim olay yerine vardığında polis çoktan gelmişti bile arabadan hızlı yine bir yere oturmuş kolunu tutmak Tuna Murat'ın yanına doğru koştum kolu kanıyorduk yarası derinde baban diğerleri ile ilgilenirken Ben de ilk yardım için kollarımız sıvadım temiz bir bezle Murat'ın yarasanın üstüne sıkıca bağladım onu orada bıraktım ve Elif'e aradı Gözlerim henüz 10 yaşındaydı Elif hemen çok yardım olma ihtiyacı var diye düşündüm bir yandan da arabanın içine ve etrafına bakıyordum Aman Allah'ım Elif yoktu koştum varsa doğru Elif yok dedim Gözlerinin içine bakarak acı içinde kıvranan Murat haber karşısında hemen ayaklandı çok kan kaybettiği için ayakta zor duruyordum bana bakarak ne demek yok Büşra her yere baktın mı arka koltukta oturuyordu dedi gözyaşlarını silerken Ben tekrar arabaya gittim bakmak için Elif yoktu işte ön camı kırık olduğu dikkatimi çekti ve Yaklaşık 5 kilometre ötede biri yatıyordu Aman Allah'ım aklıma neler geliyor geliyordu konuşmaya başladın yerdeki yatan cisme doğru Elif de bu camdan fırlamış bilinci kapalıydı ben müdahale etmek istemedim hemen babamı çağırmak için tekrar olay yerine doğru koşup babamı buldum nefes nefese yedim Baba Elif arabanın ön camına fırlamış Galiba biraz ileride yatıyor bilinci kapalı dediğinde babam cevabı bile vermeden Elif'in olduğu tarafa doğru koşmaya başladı ona ilk yardım yapmış da babam ve gelen ambulansa bindirmişler de ambulansla acısı randevu için de hastaneye doğru yola çıktılar bizde arabamıza Murat'ı annesini ve babasını hastaneye gitmek için ambulans peşinden yola çıktık çok üzülüyordum hepsine ayrı ayrı üzülüyordum Üzülmemek elde mi onları O halde görmek beni çok etkilemişti her şey çok güzel gidiyordu Çok mutluyduk Her şey bir anda Tepetaklak olmuştu tekrar eskiye dönecek miydik eskisi gibi mutlu olabilecek miydik hiç bilmiyorum ağlıyorum sürekli bize gelmemiş olsalardı bugün bu olaylar yaşanmış olacaktı olanlardan Kendimi suçlamaya başlamıştım artık Murat'ın annesi yani Nermin Teyzenin durumu ve babası Tekin Amcanın durumu iyiydi Murat'ın koluna tam 18 dikiş atılmıştı yine de çok şükür o da iyiydi ama Elif onlar kadar şanslı değildi kafasına ağır darbeler aldığı için beyin kanaması riski vardı Babam ve Arkadaşları bizzat kendileri Özen ilgileniyordum ilk Elif için hepimiz Tek Yürek olmuş Elif için dualar ediyorduk Murat Kardeşine bir şey olacak diye Çok tedirgin de bir yandan Kolumun ağrısı bir yandan Kardeşine bir şey olacak korkusu içerisindeydi onun sakinleştirmeye falan düşmüştü Ama ne diyeceğimi bilemez haldeydim Çünkü ben de korkuyordum bir şey olacak diye içimden nota sarılmak geliyordu ailene sup ona güç vermek istiyordum ama bunları yapamam ona dokunamam henüz Helalim değil tek yapabildiğim yanına Otur onunla konuşmak da Ve öyle de yapmıştım Murat Elif giyilecek iyileşecek Allah'ın izniyle bu kadar insan Elif için dualar ediyoruz inşallah bir şey olmayacak diyebildim ikimizde ağlamaklı gözlerle birbirimize bakıyorduk Murat cevap vermişti İnşallah Büşra o benim tek kardeşimi evimizin neşesi abisinin prensesi gözümüzün doğruydu ona bir şey olursa ben ne yaparım demişti olmayacak mı Allah'tan umut kesilmez aklına kötü şeyler getirme Senin üzülmene ben dayanamıyorum demiştim ya Murat gözyaşlarını elinin tersiyle sıkıp bana bakmıştı suları akan deniz gözleri ile Elimde değil ister istemez üzülüyorum işte demişti Ve Tam bu sırada Doktor olan çıkmıştı ve ağzından Müjdeli Haber de çıkarım çıkarmıştı Elif uyanmış benim beyin kanama tehlikesi ortadan kalkmış ve gayet iyiymiş bu sırada Saat sabahın 9.30 civarıydı gece 12'den bir hastane köşelerinde bu haber için bekliyordu haber karşısında hepinizi çok mutlu olmuştuk Murat annesinin yanına gidip ona sımsıkı sarılmıştı anne ol Hem ağlıyor hem gülüyor hem de şükür ediyorlardı Murat'tan sonra dayanamadım bende sarıldım neyim Nermin teyzeye Murat'a sarıldı gibi sarılmıştı bana da Geçmiş olsun Nermin teyze İnşallah bir daha böyle bir şey olmaz dedim bir yandan gözyaşlarını silerken İnşallah kızım Amin demişti o da evde haber bekleyin Annem eve kardeşlerime de Müjdeli haberi vermiştim hemen Elif'in babasına gidiyorduk Ama aklıma güzel bir fikir gelmişti Bu fikir hasta yatağında Ya sen ilki çok mutlu edeceksin kapıdan girmekte olan most engelledin ve fikrim anlattın tamam Demiştim beklemişti seni gerçekten çok seviyorum utanmıştım bir şey diyemedim sadece Hadi o zaman gelsin Ne duruyor istedim ve hızlı adımlarla gittik yaklaşık 10 dakika sonra tekrar odanın kapısına mutluluk içerisinde dönmüştük elimizde bir sürüp olamıyor ancak ayrıca güzel yiyecekler kapıyı tıkla tık veya ağladık elimde 2'si şişmiş rengarenk balonları kapı aralığından içeriye bırak verdim Elif'in heyecanı sesi geliyordu dışarıya o Bunlar ne Anne baksana çok güzel der diye Nermin teyze ile konuşuyorduk ve artık Biz sonuna kadar açık Elif'in boyu kadar olan ayıcığı göster hepsi diye bağırdım ama şahitlik eden yorgun ve Uykulu gözler çok mutlu olmuştu En çok da Elif Tabii ki Murat elindeki yiyecekler poşetini Elif'e verip kardeşinin yanaklarından 2 Bursa almıştı artık dünkü korku üzüntü gözyaşının yerine mutluluk ve sevgi dolu kalpler almıştı aileler birbirlerini ve bize çok sevmişler de biz her şeyin en başından saygı ve sevginin olduğunu düşünen kesimlerden dik Rabbim inşallah mutluluğunuz hiç bozmaz

HER ŞEY GÜZEL OLACAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin