16YŞ/'Beni kıskanıyor musun?'

130 18 4
                                    

Gözlerimi yüzüme vuran güneş ışığı ile araladım ama keşke açmasaydım. Başım o kadar şiddetli ağrıyordu ki yüzümü buruşturmadan edemedim. Gözlerimi tamamen açtığımda, yanımda uyuyan yeni tanıştığım Eylül'ü beklemiyordum. Kafamı kaldırdığım an tekrar yastığa gömmem bir oldu acaba Eylül'ün evine neden gelmiştim?

Bir süre sonra Eylül uyandı, kızla tanıştığım ilk gün aynı yatakta uyumam da ayrı bir şeydi.
"Günaydın Eylül." Dedim
"Aaaa! Eylül mü dün akşamki Eylüş'e ne oldu o da çok iyiydi bence. " Dedi. Eylüş mü? O kadar saçmalamış olamazdım.
"Eylül benim başım çok ağrıyor."dedim .
"Dün akşam koklamadan içersen ağrır başın tabii."Dedi.
"Birde ilk defa içtin değil mi."Dedi kıkırdayarak.
"Evet de, gülme lütfen sesinin  o kadar şiddetli geliyor ki , beynim zonkluyor." Dedim o da yataktan kalkıp iki çekmece karıştırdı ve bir tablet ilaçla geri döndü.
"Al iç ağrı kesici elini yüzünü yıka kahve içince kendine gelirsin hadi." Dedi ilacı içip yataktan kalktım ve odadaki banyoya girdim. Bu banyo erkek banyosu gibiydi Eylül'ün banyosu da amma değişik. Kız acaba erkek ürünü kullanmayı mı seviyor anlamadım.
Lavabodan çıktığım da Eylül yatakta oturuyordu.
"Eylül burası kimin odası  banyo erkek ürünü kaynıyor."dedim.
"Hayır ben aslında erkeğim."dediği an yüzümün şekli değişti. Ne saçmalıyor yine bu Eylül!
Kahkaha atmaya başladığın da yine mal gibi bakıyordum.
"O surat ne ya."Dedi ve gülmeye devam etti.
"Bora'nın odası burası. Bu oda ve bu ev onun dün seni eve götürmemiş beni çağırdı işte öyle yani, neyse artık arkadaşız ama ben tüyeyim daha eve gideceğim ."Dedi ve yanağımdan öpüp gitti. Elbisemle uyumuştum dimi ben. Kırış kırış olmuştu canım elbisem. Kapıyı açıp aşağı indim.
Mutfaktan ses gelince oraya ilerledim Bora kahvaltı hazırlamıştı. Bora - kahvaltı - hazırlamış.
"Günaydın Sarhoş kız "Dedi.
"Ya Bora deme şöyle ." Dedim.
"Hem beni neden evime bırakmadın?" Dedim.
"Yani sarhoş olduğun için olabilir mi?"dediğinde kafa sallamakla yetindim.

"Hadi kahvaltı yap ta eve bırakayım seni." Dedi. Ev,ev,ev
Sessizce masaya oturdum.
"Kahve iç."Dedi ve siyah kupayı bana verdi.
Kahveden bir yudum aldım ki kapı yumruklanmaya başladı.
"Bora,kimdir?"dedim.
"Bilmem " Dedi ve ayaklanıp kapıya doğru gitti.

Bir süre kimse gelmeyince ayaklandım , kapıya ulaştığımda karşımda gördüğüm kişiyi görünce istemsizce kaşlarım havalandı.
"Mert?"dedim.
"Mihri?"Dedi.
Bora Mert'e baktı ve kaşlarını çatarak
"Neden geldin?"Dedi.
"Mihri gidiyoruz hadi."Dedi.
Bora ise söze girdi .
"Hayır hiçbir yere gitmiyor Mihri , hem sana ne?"Dedi sinirle.
"Hadi Mihri."dedi.
"Mert kafana bir şey mi düştü? Sana ne benden annem misin? Babam mısın?"dedim.
"Baban seni bana emanet etmedi mi kızım. Hem bu gün geliyor ve bil bakalım senin burada kaldığını -hemde bir erkekle- biliyor mu?"Dedi.
"Ben evine bırakırım onu sana ne , git buradan ."Dedi Bora.
"Gitmiyorum lan!"Dedi Mert sinir eden bir ses tonuyla.
"Ne mi olur? İşte bu olur dingil herif." Dedi ve aynı anda Mert'e yumruk attı.
Şok olmuştum. Mert doğrulduğu an Bora'ya doğru atladı ben dikilmiş olanlara bakıyordum.
"Durun! Ya dursanıza ."dedim ama yok o ona yumruk atıyor o ona.

Mutfağa koştum ve büyük bir bardağa su doldurdum . Yanlarına gittiğimde hala kavga ediyorlardı. Bende yaklaştım ve zamanını bulduğum an başlarından aşağı döktüm. Sanırım beklemiyorlardı bu yüzden ayrıldılar. İkisi de ıslanmıştı ama Mert daha fazla ıslanmıştı.
"Manyak mısın kızım sen?"Dedi Mert sinirle.
"Bir benim babam değilsin  kızım deme bana ,  siz ikinizsiniz asıl manyak . Ne diye kavga ediyorsanız."dedim.

"Hadi gidelim ."Dedi Mert sorumu es geçerek.
"Lan git bak evimden ne hadi hadi."Dedi Bora.
"Gelmeyeceğim ben kendim giderim."dedim.
"Öyle mi? Tabii küçük hanım. Çantan nerede?"Dedi . Anlamaz gözlerle ona baktım.
Asılı duran  çantamı aldı ve yanıma yaklaştı. Eğildi ve kollarını bacaklarıma doladı ve havaya kaldırıp omzuna attı.
"Mert indir beni hemen!"diyerek bağırdım.
"Bora sakın yaklaşma lütfen diyorum bak."Dedi ve açık kapıdan omzunda ben varken çıktı.
"İndir beni be , indir , indir beni."dedim.
"Kes Mihri , sus yeter."Dedi.
Beni arabaya fırlattı  ve kapıyı kilitledi.
Şoför koltuğuna oturdu ve çantamı kucağıma bıraktı.
"Sen kimsin ya?Kim? Bu hakkı sana kim verdi de bana böyle davranabiliyorsun sen?"dedim.
"Bir ben Mert oluyorum, iki baban verdi."Dedi.                                                                                                            Şimdi dürüst olmak gerekirse beni düşünmesi güzeldi ama böyle kaba değil de kibar olması çok iyi olabilirdi.
"Babam ne zaman gelecekmiş."dedim kinayeli bir sesle.
"Bilmem!"dediği an onu boğma isteyim arttı.
"Ne !"dedim.
"Ne'ne?"Dedi.
"Sen 'bu gün geliyor' demedin mi?"dedim.
"İki gün sonra falan dönerler herhalde babam öyle dedi."dedi.
"Sen , sen çok yalancısın Mert Güngör."dedim.
"Ya ne demessin."Dedi ve arabayı çalıştırdı.
"Mert derdin ne ? Neden geldin buraya."dedim
"Burada kalamazsın ." Dedi ama gözlerini kaçırarak söylemişti bunu. Belkide beni kıskanmıştır

Yıldızlar ŞahidimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin