Yıldızlar Şahidim

36.YŞ/ "Beni sevme şansın var mı?"

Gözlerimi yavaşça araladığımda Mert hala yanımda  yatıyordu, onunla uyumak sandığımdan daha farklıydı, o yanımda olmasaydı şuandan daha kötü olacağıma emindim, muhtemelen yanımda uyumanın onun için hiçbir anlamı yoktu, öylesine takıldığı tiplerden biri olacaktım. Aptal olduğum için gün geçtikçe ona karşı hislerim oldukça farklı yollardan ilerliyordu. Muhtemelen ileride bu duygular başıma bela olacaktı ve zararlı ben çıkacaktım.

"Saat kaç ?" sorusuyla irkilsem de telefonumdan saate baktım.

"Yedi. "dedim kafamı ona çevirerek.

"Bu saate neden uyandın? Biraz daha uyuyalım ."dedi gözlerini kapatarak.

"Benim uykum yok sen uyu ."dedim ve yataktan çıkıp lavaboya girdim .Banyoda bir süre oyalandıktan sonra banyodan  çıktığımda sesiyle duraksadım.

"Kahvaltı yapalım sonra işlerim var benimle gelirsin ."dedi.

"Temiz kıyafetim yok yanımda ."dedim. 

"Bu kıyafetlerle de oldukça iyi görünüyorsun ."dedi gülümseyerek.

"Böyle mi geleyim gideceğimiz yere ?"dedim üzerimdekileri göstererek.

"Bir sakınca göremiyorum ."dedi ve hazırladığı tabakları terasa çıkardı. 

Masaya oturduğumda Mert sorduğu soruları dikkatlice soruyor ve kelimelerini seçerek söylüyordu ,onu bu dertten kurtarmak için olan biten her şeyi dümdüz anlatmaya başladım.O ise anlattıklarıma karşılık "Benim annem de yıllar önce vefat etti yani tam olmasa da seni anlayabiliyorum ."demişti. 

Elbette annesini kaybettiğini öğrendiğim için üzülmüştüm ama bana hayatıyla alakalı önemli şeyler anlatmasına şaşırmıştım .Kötü sohbetimizden sonra  evden gerçekten de Mert'in tişörtü ve eşofman altıyla çıkmıştım. Mert babasının şirketine girerken beni de motorunu yanında bırakmıştı yaklaşık bir yarım saat boyunca Mert'i  bekledikten sonra   Kerem'in evine geldiğimizde  fazla sorgulamadan  peşinden eve girdim. Açıkcası kendimi Mert'in bakmak zorunda olduğu kardeşi gibi hissediyordum ama onun peşinde dolanmaktan başka çarem yoktu. 

Kerem tek gözü kapalı saçı başı dağınık bir şekilde kapıyı açtı                                                                  "Mutfağın yerini biliyorsunuz, çok ses yapmayın gece geç geldim uykum var ."dedi  ve merdivenlere yöneldi. Mert ise umursamadan salona geçip televizyonu açıp koltuğa oturdu.

"Dikilmesene kızım, Kerem uyanana kadar bekleyelim uyanınca Sera'nın buradaki kıyafetlerinden falan verir sana da ."dedi.

*****

"Ben diyorum size  bu Mihri iyice niyeti bozdu daha sevgili değiller ama maşallah birlikte bile uyumuşlar ayıp ulan ayıp ."dedi Eylül güneş kremini sürdüğü sırada.

"Ya planlı olan şeyler değil , bilerek olmuyor böyle şeyler ."dedim ona dönerek.

"Ben bilmem, bak bana nasıl Yiğit efendiyi  süründürüyorum ,onu daha Ekim'le tanıştıracağım.é dedi ve kahkahayı bastı.

"Tamam Eylül kızın üstüne gitme bu kadar, hem o gün sen de söyledin Mihri'nin baya kötü olduğunu ."dedi Sera havuzdan çıkarken.

"Ya tamam ama kaçan kovalanır ,bu kadar müsaade edersen cepte gözüyle bakar ."dedi Eylül.

"Tamam kapatın şu Mert konusunu ."dedim bezgince.

"Mihri kalk havuza gir güneşlenmekten bir kaç ton daha bronzlaştın ."dedi Dolunay. Söylene söylene tişörtümü çıkartıp havuza girdim.