10.YŞ/'Duru Kuru'nun" Arkadaşı mı ?

111 20 2
                                    

Multimedya; süpriz karakter

Şuan yorgunluktan ölmek üzereydim kızlar 'alışveriş yapalım' Dediğinde salaklık edip 'evet' dediğim için kendimi dövmek istiyordum, keşke demeseydim girdikleri her mağazadan bilmem kaç tane poşetle çıktılar, tamam aldıkları güzeldi ama çok aşırıya kaçıp ve abartmışlardı. Ben de onlardan vakit kaldıkça kıyafet baktım ama içime sinen çok bir şey olmamıştı. kızlar benim aksime her dokundukları kıyafeti alıyorlardı , başım ağarmaya başlayınca bu duruma el atmam gerektiğini anladım . Toprak benden önce isyan bayrağını çekti .
"Kızlar hadi gidiyoruz." Dedi kararlı bir dille .

Toprak en son beni bıraktıktan sonra bir taksiye atladı ve gitti. Zile bastım , yürümekten bacaklarım acıyordu bir insan Alışveriş merkezinde Nasıl yorulur sorusunun cevabıydı bu. Bir kez daha zile bastım açan yine olmadı . Çantamı açtım ve en diplerdeki anahtarımı çıkardım. Kapıyı açıp içeri girdim . Kimse evde yoktu hiçbir çalışan yoktu . Telefonumu açtım ve Ela teyzeyi aradım ama açmadı.

Sürünür vaziyette odama çıktım , ilk kez üzerimi değiştirmeye üşendim ve yatağıma oturdum . Bir süre oturup düşünme kararı aldım . Bu şehre geldik ve ben bu şehirde hep çevremde biri olduğu için her şeyi düşünmeden yapıyordum . Buraya Mutlu olalım o peşimizi bıraksın diye geldik ama Mutlu muyum ? Bilmiyorum. O peşimizi bıraktı mı? Hayır. Dersler , okul , arkadaşlar , davetler , muhabbetler bunlar acıların geçici örtüleri ya örtü kalkarsa . Ya geçicide olsa bu mutluluğum giderse , geçicide olsa gitmesin mutluluğum hep kalsın . İnsanlar hani aşk her şeyi geçirir tüm hüznü alır diyorlar ya bence sadece gerçek aşk bu denileni yapar, midemi bulandıran insanlar var her sevgilisine aşık oldum deyip ayrılınca karalar bağlayan üç gün sonra başkasına aşık olan işte onların aşk diye nitelendirdiği şey gerçek aşk değil ki onlar sadece aşkın anlamını düşüren şeyler. Bence insan ömründe sadece bir kişiye aşık olur , ama insan bir kişiye aşık olur diğerlerini bilemem .

Zihnim çok karışıktı benim değer verdiğim çok az şey vardı bu dünyada evet belki renkli görünebilirim ama içimi kimse bilemezdi. Kalbimi ve düşüncelerimi kimse bilemezdi.

Annelik doğurmakla mı olurdu? Büyütmekle mi? sorusunun cevabı bence büyütmekti sonuçta doğurunca anne olunmuyordu sadece onu büyütürken olgunlaşan anne olurdu . Beni büyüten bir annem olmamıştı aslında beni o büyütseydi 'sevgi,değer' ne demek bilemezdim çünkü o beni büyütse kendi gibi bencil,kendinden başka kimseyi sevmeyen biri olarak büyütürdü . Babam beni çok seviyordu biliyorum bende onu seviyorum ama babam da bana sevgisini gösterememişti sonuç olarak terk edilen ve bunu sır olarak saklayan babam da kendini işe verdi ve belkide bazı şeyleri böyle unuttu . Sahi babam da annem gibi beni istemese ne olurdu . Şuan nerede olurdum ne yapardım .

Yoğun bir uyku bastırdığında oturduğum yerden kalktım , yatağa üzerimdekilerle girdim ve uykunun sıcak kollarına kendimi bıraktım .

Çalan ısrarlı telefon ile gözlerimi araladım . Bir süre kendime gelemedim fakat hala çalan telefonu komidinin üzerinden aldım gözlerimi ovuşturarak aramayı cevapladım .
"Alo." Dedim uykulu sesimle .
"Alo Mihri canım nasılsın? Umarım iyisindir ya pazartesi günü sizinkilerle kafede buluşalım, sizi biri ile tanıştıracağım hmm Mihri orada mısın canım?" Dedi Duru, keşke bu kabus olsaydı bir insan böyle nereden çıktığı hesaplanamayan cırtlak bir sesle ve her bir dakikada 'hmm' diyen bir sesle uyandırılmak zorunda kalsa ne yapardı.
"Mihri Canım orada mısın ?"dedi. O kadar yapmacıktı ki insanı 'Canım ' kelimesinden soğutuyordu.
"Kimle buluşacağız ya." Dedim bezgin bir biçimde Allah'ın bu kıza aklından alıp yüzüne verdiğine emindim.
"Hmm sürpriz olsun bebeğim ." Dedi ve telefonun kapattı .

Yıldızlar ŞahidimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin