Yıldızlar Şahidim

15.YŞ/Parti!!

Multimedya; Yeni karakter Eylül
Güzel bir duş aldıktan sonra giyinme  odamdan rahat bir şeylere buldum ve giyindim . Sanırım ders çalışsam iyi olacaktı zaten projelerin teslim tarihi de yaklaşıyordu . Çalışma masama oturdum ve bilgisayarımı açtım ödevimin devamını tamamlarken parmaklarım acıyana kadar yazı yazdım. Kopyala , yapıştır yöntemi ile iki üç saatlik işti ama özetti yapıp kaynak belirtmez isem geçer not alamazdım.Zaten az kalmıştı okulların da bitmesine sonra yaz tatili ...

Ödev işlerini bitirince odamda sıkıntıdan ölmemek için aşağıya indim ve mutfağa yöneldim, mutfak kapısına yaslanıp minik telaşı ile yemek yapan Ela teyze baktım.

"Yardım etmek istiyorum kraliçem." Dedim beni fark etmesi için .
"Kuzum sen yorulma ben yapıyorum sen geç otur." Dedi ve gülümsedi.
"Ama yardım etsem olmaz mı?" Dedim sulu sulu.
"Bir çıkarın yok bu işten değil mi kuzum ?" Dedi sanırım birazcık vardı .
"Hayır yok ne olsun ki." Dedim şimdi yalanım toz pembe falan demeyeceğim çünkü yalanın rengi yok ve yalan yalandır .
"İyi tamam tabakları masaya götürmen yeter sadece yorulma sen." Dedi bende dediğini yaptım ve geniş beyaz tabakları masaya kodum ve simetrisine dikkat ederek dizdim . Daha sonra yukarı çıkıp telefonumu aldım ve tekrardan salona geçip oturdum.
İlk şansımı Toprak'tan yana kullandım .
Toprak Prens aranıyor...
"Buyur canım ne istersin." Dedi Toprak çok değişik telefon açıyordu .
"Yarın akşam işin var mı?" Dedim.
"Hım... Benim kadar işsiz bir insana işin var mı denir mi be ." Dedi bu lafına gülümsedim .
"Şey Bora dedi ki yarın bir barda parti varmış gidelim mi?" Dedim bir ara ses gelmedi .
"Sırf sen Bora ile tek gitme diye aşkımcımı akıp geleceğim, öptüm yarın görüşürüz." Dedi .
"Toprak çok iyisin ya." Dedim ve telefonu yüzüme kapattı.

Rehbere tekrardan girdim ve Sera'yı aradım .
Mavi çiçeğim aranıyor...
"Efendim Aşkım ." Diyerek telefonu açtı .
"Yarın işin var mı bir tanem ?" Dedim .
"Hayır yok ama , bir şey mi oldu ?" Dedi .
"Yok ya Bora dedi ki yarın bir barda parti varmış , Toprak ve Dolunay gelecekler siz gelir misiniz?" Dedim
"Aşkım Kerem'e sormadan bara gelirim diyemem onunla konuşurum , yarın söylerim tamam mı?" Dedi vedalaştık ve telefonu kapattım . Mert'i davet etmeyecektim zaten Duru'su onun davet ederdi . Bora arkadaşların demişti o benim arkadaşım mı? Hayır yani sıkıntı yok..

 Akşam yemekten sonra film izledim pek geç olmayan makul bir saate de uyudum . Şimdi ise okula gitmek için yataktan kalkmış okulun yıkılmış olması için dua ediyordum . Gözlerimi açık tutmayı başardığımda lavaboya yöneldim işlerimi halledip hemen ardından giyinme odama girdim . Gri bir kot pantolon giydim ve okul kıyafetini tişörtünü kafamdan geçirdim. Üzerime siyah baskısız bir kazak giydim ve siyah beyaz ayakkabılarımı giydim, saçlarımı tarayıp topladıktan sonra çantamı alıp aşağı indim.
"Kraliçem senden bir şey isteyebilir miyim ?" Dedim bu sefer daha sulu bir şekilde .
"Söyle bakalım kuzum." Dedi.
"Ya şey benim bir arkadaşım var adı Bora , eve gelmişti geçen gün ,bir tane parti var oraya gidebilir miyim ? Babamdan izin alır mısın ?" Dedim.
"Okuldan arkadaşım , hem Toprak ve Dolunay gelecek belki Kerem ve Sera da gelirler lütfen lütfen ."dedim.
"Ben konuşurum Toprak gelirse 'hayır' diyeceğini sanmıyorum hem baban sana güvenir , saçma sapan şeyler içmesin olur biter değil mi?" Dedi Tabii ki alkol kullanmayacaktım . O iğrenç şeyi ağzıma hayatta sürmezdim ben.
"Tabii ki kraliçem , sen bir tanesin ." Dedim ve aradı ardına öpücük yağmuruna tuttum onu .

*
Okula ulaştığımda bizimkiler her zamanki yerimizde oturuyordu. Tesadüfe bak ki Yeliz yoktu olmasın da zaten. Birde Mert daha gelmemişti .Çardağın yanına geldiğimde  masaya çantamı bıraktım.
"Günaydın"dedim mutlu bir şekilde tek tük 'günaydın' dediklerinde kaşlarımı çatıp yerime oturdum.
"Mihri  konuşalım."Dedi Kerem.Kaşımı kaldırıp ona baktım.
"Artık Yeliz yok gitti." Dedi.
"Artık canını yakmaz merak etme ve şu parti mevzusu bize uyar ." Dedi bende gülümseyip kafa salladım. Yeliz konusu hakkında hiç konuşmak istemiyordum çünkü moralimin bozulacağına adım kadar emindim.
"Ne partisi?" Dedi yeni gelen ve tepemde dikilen Mert.
"Ne partisi biz öyle bir şey mi dedik,  Mert galipten sesler mi duyuyorsun?" Dediğimde hepsi bana inanmaz gözlerle baktı. İstemiyordum onun gelmesini ne vardı  bunda yahu, boş verin der gibi elimi salladım.
"İyi." Dedi ve hep birlikte kalkıp sınıfa çıktık.