Zeynel Cevat

VII

Zeyn ailemizden biri gibi olmuştur umarım. Medyada kavga ederkenki hali var. İyi okumalar gençlik.

웃 

'Ayyy, ben gelemem böyle şeylere. Arama sen beni tamam.'

Peri bu sefer yine beni terk ediyor. Bir gün de ipini koparmış it gibi bi kızın bu kızın peşinden koşmayayım lan yeter!  Kafeden çıkıyor. Ben de koşarak peşinden. Ya bi gün de ekşınsız geçsin.

'Periiiiiii! Dursana!'

Bak ya illa bana Amerikan romantik kavgası yaşat diyo bu kız.

Koşuyorum iyice. Belinden duttuğum gibi döndürüyorum kendime. Abovvvv. Gözler kızarmış.

'Nere gidiyon? Niye ağlıyon?'

Dudak büküyor. Bir hatun bu kadar seksi olabilir. Neyse hayvanlaşma Cevo.

'Bırak!'

Sanırım içimdeki İnkiliz beyini çıkarma vakti geldi. Üzgünüm ergenliğim.

'Ne yapmaya çalışıyorsun? Gerçekten? Kız peşimi bıraksın diye öyle dediğimi biliyorsun. Kıza bakmadım bile! Sana seni seviyorum dediysem seni seviyorumdur. Seviyorum dersem sevgiyi kast ederim bir geyiği deği! Başkalarına bakacak kadar karaktersiz de değilim!'

Alnımı onun alnına yaslıyorum ve bir süre öylece kalıyoruz. Yanağını öpüp geriye çekiliyorum. Gözlerini hızlıca kırpıştırıyor.

'Sen, benim Zeyn'ime ne yapıtın?'

Aferim sefkilim. Beni özlemeni sevdim. Pravo! Ket vumın!

Tuttum elinden.

'Gel geri dönecez. Bizimkiler merak eder. Zati heyecan yarattın boşuna.'

'Vayyyy vayyyy vayyyyyy çantaya bahhhhhh!'

Bu laf atma! Bu barzoluk! Bu sadece bir varlıktan çıkıyor olabilir! Arkama bakınca tahminim doğru çıkıyor. Yurdum apaçisi.

BıraktıyorumPeri'nin elini.

'Ne diyon lan sen!'

'Kimsin laaaaan seeeeen?'

Bah illa diyor ki gebert beni Zeynel! Gidiyorum yanına.

'Ben Cevat. Zeynel Cevat. Ama sen kısaca kurtarın beni diyecen birazdan.'

Ulan hep bunu söylemek istemiştim. Valla. Çok egom tatmin oldu şu an. Peri de arkadan bağırıyo durayım diye ama dinleyen kim?

Bebe tam üzerime geliyor çıkarıyorum benim tabancayı. Yakasını tutuyorum. Tabi şoka giriyo. Gidiyoz Peri'nin yanına.

'Demin ne dedin sen koç?'

'Allah sahibine bağışlasın dedim abi! Valla yeminle!'

'Kedi mi lan bu da sahip diyon! Sevgilim lan benim o! Düzgün konuş!'

'Ablayla evlenin abi!'

'Abla ne lan?'

'O zaman hanfendiyi çaya davet edin abi.'

Ulan Esra Erol'da mıyız lan? Ne diyo bu manyak? Bırakıyorum yakasını. Kaçıyor. Silahı da geri yerine koyuyorum.

Peri korkmuş bakıyor bana.

'Zeyn, sen silah mı taşıyorsun?'

Hayvan gibi gülüyorum. Silah diyo lan silah. Silah kim ben kim? Tabi bozuntuya vermiyorum su tabancasıydı o, mahallede seni beklerken aldım denilmez sonuçta.

'Peri sana anlatmam gereken bir şey var ailemle ilgili.'

Açmış gözlerini dinliyor beni baykuş gibi ben de bir sıkıyorum anlatamam.

'Babam yurt dışında dediydim ya. Yalandı o. Babam mafya. Yani küçük boy bir Poli. Poli kim diyecen tabi. Polat var ya Polat. Alemdar olan ondan.'

Poli dedim koskoca Polat abiye lan. Abi okuyorsan saygılar yani. Kafa buluyom biliyon yoksa 1238565890 kere vurulup ölmeyen birine saygım var. Sayıyı okumuş gibi yaptın di mi abi? Olsun yine de sana saygım büyük.

'Bana zarar gelmesin diye silah taşıttırıyor. Yani ayrılmak istersen anlarım.'

Gözleri fal gibi açılıyor. Gerçi ben hayatımda fal taşı görmedim. Fala da gitmedim ama teyzem iyi bakıyo diyolar sormak lazım tabi.

'Onu...onu öldürecek miydin?'

Kız titriyor yanaşıyorum buna.

'Sana zarar gelirse tabi cano.'

Bu arada cano diyince kendimi doğulu bir çılgın gibi hissediyorum.

'Hayır.'

Ağlamaya başlıyor. Ulan kıza fazla yüklendim heralde. Katil sanıyo beni iyice.

Çıkarıyorum tabancayı.

'Şaka kız şaka. Maytap geçtim valla bah.'

Fışkırıyorum havaya suyu.

'Korkutmak için. Valla bah. Yoksa ben manyak mıyım? Niye öyle ediyim? Babam da yurt dışında zaten. Normalik biz.'

Bu koluma bir geçiriyor sanırsın con sina bunun babası. Öyle sert vuruyor yani.

'Ovvvvv acıdı!'

'Ya! Sen salaksın! Ne sand...'

Öpüyom yanağından. Allaaaah bu gün iyiyim hadi yine. Aslında dudağından öpmeyi isterdim ama yapamam. Sonuçta Türkiye'deyiz.

'Hadi kafeye dönek bizimkiler mal oldu iyice.'

***

Kafede oturuyo hala bizim camışlar. Biz de yanlarına. Ediz meraklı tabi soruyo hemen.

'Abi naptınız?'

'Peri'ylen kaç çocuk yapcamızı konuştuk.'

Nail sırıtıyor.

'Ee kaç tane?'

'Futbol takımı kurcaz 9 tane Nail. Bak mal demedim iyisin yine.'

'Mal sensin futbol 11 kişiyle oynanıyo.'

Tebrikler Nial bu cevabın sana bir çatal bıçak takımı kazandırmadı.

'Biz ne güne duruyoz lan 2 kişi senlen beniz.'

Aleyna gülüyor. Bu da ilk kez gülüyo lan heralde bi garip geldi bana. Sanki bir anırma gibiydi. Sen gülme lan. Gülme.

'E isim bulmak zor olmaz mı?'

'Yoh la ben buldum bah sayıyom. Seyfullah, Hayrullah, Abdullah, Nurullah, Nurettin, Hayrettin, Zekayi, Zahit, Ziyaeddin.'

Peri gözlerini açıyor kocaman.

'Zeyn!'

Gülüyom, tabi bu isimleri koymayacam ulan ben çektim onlar da çekmesin. Hayrullah kısaltılmazda. Hayruş gibi bi şey olur. Dedirtmem ben oğluma top mop.

'Korma len peri kızı o zamana tıp gelişir 5'ini sen 4'ünü de ben doğururum. Hatta suda doğurruruz yüzerek hayata başlarlar. Cilet mat 3 gibi 3-0 önde olurlar.'

Peri bana tam bir malsın bakışı atınca Nail gülüyor.

'Ne gülüyon lan Hanzo?'

'Hanzo ne lan, düzgün konuş!'

İlla diyor ki Tm'ci olduğunu ispatla bilgini konuştur.

'Hanzo dile İtalyancadan geçmiş bir kelimedir. Dilimizce anlam değişimi yaşayıp senin gibiler için kullanılmaktadır.'

Bu sefer bana tip tip bakıyorlar. Ne lan bozuk bi saat bilenem günde 2 kez doğruyu göstermiyo mu?