3. DÖVÜŞ

390 50 85
                                    


Satır arası yorumlarda buluşalım^^

BÖLÜMÜN UFAK KISMI DÜZENLENİP TEKRAR YAYIMLANMIŞTIR.

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin :)

Keyifli okumalar!

"3.BÖLÜM: DÖVÜŞ"


...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



Hayatın size getireceklerini bilemezdiniz.

Ya yeni bir yenilik katardı, ya da hayatınızı zindana çevirecek o adımları atmanızı sağlardı. Tuhaftı. İstemediğiniz şeyleri yapmaya mahkum kalırdınız bazen; uyumak istemezdiniz mesela, ders çalışmak ya da arkadaşlarınızla sosyalleşmeyip yalnızlığı tercih etmek. Bu üç şey de bize zarar verirdi işte.

Uyumamak bünyenize zarar verirdi, ders çalışmamak notlarınızı düşürürdü, arkadaşlarınızı istemeyip yalnızlığı tercih etmek belki de sizi depresyona ve asosyalliğe kadar götürdü...

Öyle ya, hayatın size getireceklerini bilemezdiniz.

Gözlerimi zar zor araladığımda güneşin ışıkları adeta göz kapaklarımı delip geçmek istiyordu. Gözlerimi kırpıştırarak yataktan doğruldum ve hemen yatağın yayında, komodinin üstündeki saate baktım. Dokuz olmuştu.

Yataktan tamamen doğrulup bacaklarımı sarkıttım. Dün gece çok yorulmuştum, sıcak bir duş alıp yatağa girdiğimde saat gecenin ikisiydi, sabahın bu saatinde uyanabilmek bile bir mucizeydi. Bugün derslerim saat on ikide başlıyordu, yalnızca iki dersim vardı bu yüzden şanslıydım.

Elimi saçlarıma daldırıp dağıtırken, istemsizce boynuma dokundum ve yüzüm acıyla buruştu. Pislik herif bütün gücünü boğazımda kullanmıştı sanki, dün geceden beri canımı yakıyordu.

Çok geçmeden lavaboda işerimi halledip aşağıya indim. Salonda uyuyan mandayı görmem uzun sürmedi. Okan dün gece burada kalmıştı ve bundan elbette ki haberim yoktu. Ece'nin de benim çevirdiğim işlerden haberi yoktu gerçi.

Okan'ın üstünde yatan ve her nefes alışverişinde göğsüyle beraber yükselen Yumak'ı gördüğümde, yüzüme geniş bir tebessüm yerleştirdim. Yumak ile sıklıkla Ece ilgileniyordu, onu düşünecek vaktim bile yoktu artık... Dengemin bu kadar sarsılmasına izin vermemeliydim.

Gözlerimi mandadan ve Yumak'tan çekerken derin bir nefes aldım ve mutfağa adımladım. Kahvaltı hazırlayan kardeşimle göz göze gelmem uzun sürmedi. "Günaydın," dedi neşeli bir sesle. Sırf güzel bir kahvaltı hazırlamak için benden daha erken uyandığına şüphem yoktu, ayrıca mutfak çok güzel kokuyordu. "Günaydın," dedim hafifçe gülümseyerek. Birkaç adımda mutfak masasına ilerleyecekken, kolumdan tuttu ve o an tekrar göz göze geldik. "Boynuna ne oldu senin?"

𝐘𝐀𝐋𝐀𝐍𝐂𝐈 𝐌𝐀𝐒𝐊𝐄Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin