Desteğin ve burada olduğun için teşekkür ederim.
Keyifli okumalar!
"𝟐𝟎𝟏𝟑"
📼
Hücrenin kapısı sertçe yumruklanırken, Cansel kulaklarını aniden tıkamıştı fakat durmadan olduğu yerde sallanmaya devam etmişti. Enver, Cansel'in duyduğu rahatsızlığı fark eder etmez, hücrenin kapısını açtı ve göz göze geldiği kişiye şaşkınlıkla baktı.
Bu Azra'ydı. En son sabah, ilk gelişinde karşılaşmışlardı ve onu bu halde görmeyi beklemiyordu. "Hocam, hasta iyi görünmüyor," dedi hasta bakıcılardan biri, Azra'yı zapt etmeye çalışırken. Azra ise, "Bırakın beni!" diye bağırdı. "Neden buradayım, neden kimse bir açıklama yapmıyor?" Hasta bakıcıdan kurtulmaya çalışırken bir yandan da bağırıyordu.
Enver hemen hücrenin kapısını kapayıp kilitledi ve Azra'ya döndü. "Bırakın," dedi hasta bakıcıya bir bakış atarak. "Dokunmayın."
Hasta bakıcılardan biri Azra'yı bıraktı ve birkaç adım uzaklaştı. Kız, ellerini saçlarına daldırmış bir şekilde çekiştirip duruyordu. "Herkes yabancı," dedi ağlamaya başlarken. "Herkes bana yabancı, kimseyi tanımıyorum." Saçlarını çekiştirmeye devam ederken, koridorda bir ileri bir geri gitmeye başlamıştı. "Ben kimim?" diye fısıldadı bu kez, kendi kendine konuşur gibi. Çok geçmeden Enver'e bakarak, "Sen," dedi, parmağıyla onu işaret etmişti. "Sen doktorsun," dedi, yine kendi kendine konuşurmuş gibi bir hali vardı. Başını salladı. "Sen doktorsun ve burası hastane."
Enver, çaktırmadan yanında dikilen hasta bakıcıya baktı. "Nasıl çıktı hücreden?"
Hasta bakıcı, Azra'ya ürkek bir şekilde bakmaya devam ederken, "Hocam, az önceki gibi kendi kapısını sertçe yumrukladı, iyi olmadığını söyledi. Sizden izin almadan açma durumunda kaldık fakat hasta sanırım kriz geçiriyordu, anlam veremedik. Bizi es geçip koşmaya başladı ve koridor boyunca bütün hücrelerin kapısını yumrukladı," diyerek açıklama yaptı.
Enver, derin bir nefes alıp verdikten sonra Azra ile göz teması kurdu. "Ben doktorunum," dedi sakin bir sesle. "Ve seni iyileştirmekle hükümlüyüm, bana yardımcı olursan her şeye bir açıklık getireceğim," dedi bir adım atarak. "Hadi, gel benimle." Azra'ya elini uzattı.
Kız ürktü, bunu fark eden Enver herhangi bir harekette bulunmadan öylece kaldı ve vereceği cevabı bekledi. Kız bir müddet, yalnızca Enver'in yüzüne baktı. Enver ise hala eli ona uzanmış bir şekilde Azra'yı bekliyordu. "Hadi," dedi hastasına bakarak. "Gel benimle."
Azra yine sesini çıkarmadı fakat birkaç dakika sonra, "Benden uzakta yürü," dedi, iki adım attı. "Yaklaşma." Enver başını sallarken, "Tamam, bu mesafeden sana eşlik edeceğim," dedi, artık elini indirmişti. "Gel."
Azra, başını bir kere salladıktan sonra hasta bakıcılara kötü bir bakış attı ve ufak adımlarla koridorda ilerlemeye başladı. Enver ise ona ayak uydurarak arkasından adımladı, mesafeyi korumaya çalışıyordu.
Koridor boyunca ilerledikten sonra kapısı açık hücrenin önünde durdular ve Azra, doktoruna yandan bir bakış attı. Enver hala mesafeyi koruyordu, bu Azra'yı memnun etmişti; en azından laftan anlayan bir adam olduğunu düşündü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐘𝐀𝐋𝐀𝐍𝐂𝐈 𝐌𝐀𝐒𝐊𝐄
Mystery / ThrillerGece, Anoreksiya Nevroza hastasıdır ve bir Psikiyatr ile tedavi görür. Psikiyatr Enver'in, yıllar önce Akıl Hastanesi'nde tedavi ettiği hastalarıyla bir gün karşı karşıya gelir. Hastaların ve Gece'nin geçmişi, onlar da bir yara bırakır; geçmişte yaş...