Episode / 4

2.8K 289 181
                                    

MİN YOONGI

Ah, bu alarmın sesi beni öldürüyordu. Daha fazla katlanabileceğimi sanmıyordum. O yüzden hemen kalkıp alarmı kapattım. Bugün cumartesi idi. Normalde hafta sonu olduğu için işe geç gidebilirdim ama dün olanlardan sonra Namjoon'un bulmuş olduğu çözüm sonucunda bugün sekiz buçukta Bay Jung'un evinde olmam ve ona saç bakımı yapmam gerekiyordu.

Evde Jungkook'la birlikte kalıyorduk. Annemiz ve babamız Daegu'daydı. Aslında bizde Daegu'da yaşıyorduk ama 3 yıl önce ben çalışmak için Jungkook ise okumak için Seul'e gelmiştik.

Çok sessiz bir şekilde hazırlanmaya başladım çünkü Jungkook'un uyanmasını istemiyordum. Jungkook için gerçekten endişeleniyordum. Durumu iyiye gitmiyordu. Her zaman bana ve arkadaşlarına güler yüzlüydü ama ben onun abisiydim ve aslında canının çok fazla yandığını anlayabiliyordum.

Onunla bu konu hakkında konuşmak istediğim zamanlarda ise iyi olduğunu söyleyip duruyordu fakat ben buna kesinlikle inanmıyordum.
Hazır olduktan sonra arabamın anahtarını ve saç bakım malzemelerinin olduğu çantamı alıp, sessiz bir şekilde evden çıktım. Garaja gittim ve arabama binip yola koyuldum. Saate baktığımda tam sekiz olduğunu gördüm. Yani Bay Jung'un evine gitmem için yarım saatim vardı. Bay Jung'un menajeri dün evin adresini Namjoon'un E-mail adresine atmış. Namjoon'da mesaj olarak bana atmıştı. Arabayla yolda giderken dün Bay Jung kuaförden çıktıktan sonra olanları tekrar düşündüm.

Namjoon'a çok fazla bağırmıştım. Haksızda değildim ama şuan pişmandım çünkü eminim ki kalbi kırılmıştır. Namjoon ise aklına o an için daha mantıklı bir fikir gelmediğini söyleyip, sürekli olarak özür dilemişti. O gün sinirle çıkıp eve gitmiştim ama şimdi çok azda olsa Namjoon'a hak veriyordum çünkü gerçekten o an'ın başka bir telafisi yoktu.

Gideceğim yere vardığımda güzel bir park yeri bulup, arabadan indim. Bay Jung'un evini gördüğümde ise gözlerim fal taşı gibi açıldı. Evinin dış tasarımı saray gibiydi. Çok büyüktü. Tamam evinin güzel olmasını bekliyordum ama bu beklentimin kat kat üzerindeydi. Transtan çıktıktan sonra evin kapısına gidip, zile bastım. Kapıyı üzerinde hizmetçi kıyafeti olan bir kadın açtı.

"Merhabalar, ben Min Yoongi. Buraya Bay Jung Hoseok'un saç bakımını yapmak için geldim."

Hizmetçi kadın onaylar gibi başını salladı.

"Bay Jung geleceğinizi haber vermişti. Lütfen içeri geçin. Ben Bay Jung'a geldiğinizi haber vermeye gideceğim."

Hizmetçi kadının dediğini yapıp, içeriye geçtim. Salona girdiğimde ise büyülenmiş gibiydim. İçerisi evin dış görünüşüne göre bin kat daha güzeldi. Tüm eşyalar 'ben pahalıyım' diye bağırıyordu sanki. Tamam benim de gelirim iyiydi. Sonuçta Güney Kore'nin en iyi Kuaföründe çalışıyordum ama bu adamın kazandığı paranın çeyreğini kazanmadığıma bahse girerim. Evin güzelliğine o kadar dalmıştım ki, hizmetçi kadının geldiğini bile duymamıştım.

"Bayım, Bay Jung odasında sizi bekliyor. Beni takip edin lütfen."

Adama bak ya! Tenezzül edip aşağıya bile gelmiyor. Namjoon'a ne kadar kızgın olsam bile şuan onun itibarı için buradayım. Bu yüzden Bay Jung'un odasına gitmek için hizmetçi kadını takip ettim. Yukarıya çıkıp Bay Jung'un odasının kapısına vardığımızda kadın beni orada tek başıma bırakıp, aşağıya indi. Bende kapıyı tıklatıp içeriye girdim. Bay Jung çalışma masasına benzer bir masaya oturmuş bir şeyler yapıyordu.

"Henüz 'girebilirsin' dememiştim ama neyse"

Ona gözlerimi devirdim.

"Saç bakımınızı burada mı yapacağım yoksa böyle şeyler için başka özel bir odanız var mı?"

HAIRDRESSER / SOPEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin