Episode / 14

1.9K 219 216
                                    

*Selam çukulatalarım.

*iyi okumalar. Oy atıp, yorum yapmayı unutmayın plsss.

MİN YOONGİ

"Hyung'lar televizyona baksanıza."

Müşterinin saçını boyarken erkek çalışanımızın bağırmasıyla başımı arkaya çevirip, 'Ne var' der gibi ona bakmıştım.

"Televizyon Hyung, televizyon"

Umursamaz bir tavırla başımı televizyona dönderdim ve ekranda yazan kocaman 'SEVGİLİLER Mİ?' yazısıyla karşılaştım.

Hemen ardından ise Jung Hoseok ve Joon Hyuk un bir restoranttan çıkarken, paparaziler tarafından çekilmiş el ele videoları çıkmıştı.

"Tanrım! Umarım sevgililerdir. Şunlara baksanıza! Çok tatlılar"

Saçını boyadığım kadın müşteri cırlayarak konuşunca bütün saçını yakma isteği uyanmıştı içimde.

"Hiç tatlı değiller. Hiçte yakışmıyorlar zaten"

Birden herkes susmuş ve bana doğru dönmüştü. Tanrım... Sesli mi düşünmüştüm ben??

Utanarak ve kimseye bakmamaya özen göstererek önümdeki kadının saçını boyamaya devam etmiştim.

Saç boyama işini bitirdikten sonra saate bakmıştım. Öğleyi geçiyordu. Acıktığımı hissettiğimde ise ceketimi üzerime geçirip, kuaförün karşısındaki, Seokjin'e ait olan Kafe ye girmiştim.

Az ötemdeki masada oturan ve önündeki kağıda bir şeyler çizen Eunjin i görünce gülümseyerek, ona doğru yürümeye başladım.

"Selam prenses"

Eunjin benim sesimi duyunca hızla başını kağıttan kaldırmış ve heyecanla yerinden kalkıp, kucağıma almamı ister gibi kollarını açmıştı.

Koltuk altlarından tutup, kucağıma almıştım. Ardından yanaklarından öpmeye başladım. Tabi o da bu süreçte kıkır kıkır gülüyordu.

"Baban nerede güzelim?"

"Kuaföyde"

Verdiği cevap üzerine güldüm.

"Ah, hayır hayır. O değil. Diğer baban nerede?"

"Haaa... O mutfaykta"

Son bir kez daha Eunjin in yanağından öpüp, onu tekrar sandalyeye oturtmuştum ve Kafe nin mutfağına ilerleyip, içeriye girmiştim.

"Ben geldim"

Seokjin başını süslediği pastadan kaldırmış ve gülümseyerek bana bakmıştı.

"Hoşgeldin Yoongi"

"Evet evet hoşgeldim. Hadi şimdi bana yiyecek bir şeyler ver"

"Şuna da bakın. İş başında olduğumu görmüyor musun sen?! Git içeride sandviçler var. Ye onlardan işte"

"Amma söylendin sende"

"Cevap verme büyüğüne."

Ona dil çıkartıp, arkamı dönmüştüm ki tekrar konuşmaya başlamıştı.

"Dur bakayım orada."

"Ne var?"

"Kocam nerede?"

"Kuaförde"

"Onu neden getirmedin?"

"İstersen bir de tasma takayım. Nereye gidersem yanımda gelsin."

HAIRDRESSER / SOPEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin