Yeni bölümümüz geldiiiiii. İnşallah beğenirsiniz. Diğer bölümün ithafı için güzel yorumlarınızı bekliyorum. Ayrıca sizlere 10k olmamızı duyurup çok çok çok teşekkür ediyorum. Sizi sayenizde 10k olduk. inşallah 100k ve daha fazlasını da görürüz beraber. :)
Yazarın anlatımı
Yeni bir güne, yine umutsuzlukla gözünü açtı Ayşe. Evleneli iki hafta olmuştu ama ona bu süre genç kıza iki asır gibi gelmişti. Evlendiğinin ertesi günü başlamıştı kaynanasının iğneleyici lafları ,eziyetleri. Kendine yapılanlara karşı yine de sesini çıkarmadı Ayşe. Ziraa ailesinden gördüğü terbiye buna müsaade etmiyordu. Tabii bazı insanlar vardı ki bu durumu kullanmaya bayılıyorlardı. Neriman hanımda onlardan biriydi.
Neriman hanım halen daha kabul edemiyordu Ayşe'yi. Evlendikleri gecenin sabahında oğlunun dedikleri hala kulaklarından gitmiyordu. 'Ayşe temizmiş anne. O kadar laf ettiğine değdi mi? Karıma ilk dokunan benim o adam ona sahip olamamış'.
Ne kadar temiz olursa olsun istemiyordu Neriman hanım genç kızı. Hem kim bilir ne yapmıştı da Cemal elini sürmeye tenezzül etmemişti, Allah bilir. Ama yapacaktı, o da Neriman ise o küçük zilliyi geldiği yere gönderecekti.
Mustafa ise başka alemlerdeydi. Sevdiğini almıştı. Onundu artık. Kendinden daha mutlusu var mıydı? Tabii ki yoktu. Gerçekten de yoktu ve genç adam bunun maalesef farkındaydı. Ne karısı ne annesi mutlu değildi. Kendisi evdeyken pek bir şey demiyordu(!) annesi. Ama kardeşinden duyduğuna göre annesi, kendisi evde yokken genç kıza yapmadığını, demediğini bırakmıyordu. Bir kaç defa annesi ile konuşmaya çalışmış, karısının üstüne gitmemesini söylemişti lakin Neriman hanım daha Mustafa lafını bitirmeden genç adamın ne hanım köylülüğünü, ne adamlığını bırakmıştı. Yok efendim karısının ağzına bakan adama adam mı derlermiş. Babası öyle değilmiş. Oğlu olarak onunda bir ağırlığı olmalıymış. Ve daha neler neler. Annesinin susmayacağını anlayan Mustafa o anda ne Ayşe'yi savunabildi, ne de babasının kendisi yüzünden dağ evinde kaldığını söyleyebildi Neriman hanıma. Ve bu genç adamın karısına karşı yaptığı ilk hata idi.
Çok değil birkaç gün sonra gelin görmeye(!) gelen bir grup kadına servis yapan Ayşe, mutfağa geçip çayları tazelerken hem kaynanasının dediklerini duyuyor hemde misafirlerin yalandan ahlanıp vahlanmalarını dinliyordu.
"İnsanda şans olacak bacım. Bende ne oğuldan yana ne gelinden yana şans var. Oğlum karı köylü, karısı desen şimdi bakmayın iş yaptığına geldiği günden beri odasından çıkmıyor. Sözde size gösteriş yapacak işte."
"Ahh kardeşim yazık sana yahu. Benim anlamadığım Mustafa oğlum nasıl aldı bu Cemal'in artığını. Yanlış anlama kardeşim kötülükten demiyorum(!) sırf sizi düşündüğümden bu laflarım."
Neriman hanımın kendi gibi içten pazarlıklı komşusu Firdevs hanım resmen içindekileri döküyordu ağzından. Çok istemişti kızı Feride'nin, Mustafa ile evlenmesini. Genç adamın bir türlü bu işe yanaşmamasını henüz askerliğini yapmamasına yormuştu anne-kız. Ama Mustafa Ayşe'yi kaçırınca resmen delirmişlerdi. Feride, Mustafa'yı elinden kaçırmanın hırsıyla yanarken, Firdevs hanım arkadaşı Neriman ile birlikte Ayşe'yi alt etmenin yollarını düşünüyordu.
"Bilmez miyim kardeşim? Kötülüğümü istemezsin sen benim. Ne yapayım bende kaderimdir deyip boyun eğeceğim. Mustafa çok asi oldu komşular."
O arada çayları tazeleyip getiren Ayşe'ye bakıp konuşmasına devam etti Neriman hanım.
"Evlilik yaramadı oğluma. O akıllı annesinin sözünden çıkmayan Mustafa'm gitti yerine bambaşka biri geldi. Artık neyden etkileniyor, kimin dolduruşuna geliyor bilemem. Allah ana oğlun arasına fitne sokanları bildiği gibi yapsın inşallah."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYŞE'M (Muhteşem Kadınlar 1)
Genel Kurgu"Köyün en güzel kızlarındandı Ayşe. Daha yaşı 16 olmasına rağmen isteyeni çoktu tabii. Ama o istemezdi kimseyi. Kalbi başka bir erkek için atarken yâr olabilir miydi hiç kimseye? O da istemedi tabii hiçbir görücüyü, ama hayat ne Ayşe'nin istediği gi...