Multimedia: Ayaz
12. Bölüm
"Dırırım dırı dırırım"
Alarmın o acı veren sesi ile yeni güne uyandım. Bugün tatil ama bi o kadar da kötü bi gün.
Kıyamet kopacak çünkü ilk defa bir tatil gününün tatil olmaması için yalvardım.
Neyse bugün çok işim var. Daha Simge ile bana oyuncuk sevgili adayı bulucaz. İşim çok zor.
"Simge hadi bugün işimiz var."
"Sen önce kahvaltını yap sonra gidicez.
Yanlız kızın kahvaltı dediği ekmek ve meyve suyu. Her neyse konumuz bu değil biraz güzel olim ki yakışıklı birini bulabileyim.
Altıma şort üstüme göbek model bir badi giydim. Gözüme eyeliner çektim dudağıma da bir lip balm sürdüm.
Aşağı indiğimde Simge çoktan arabama bitmişti. Bu kızdan korkulur. Acaba nasıl bir plan var kafasında da birini bulabilecek bana. Kafamda deli sorular.
"Ever Simgecim kafanda ne gibi düşünceler var acaba?"
"Şimdi benim kafamda birkaç isim var ama sanada göstermem lazım ve aynı zamanda onlarla tanışman lazım. Seni ilk önce Ahmetle tanıştırmak istiyorum. Bu ...lokantasına sür."
"Emriniz olur hanımefendi." dedim gülerek. Kim bilir şimdi beni kaç tane gereksiz insanla tanıştıracak beni.
Geldiğimiz yer sahil kenarı çay bahçesiydi. Hemen iki tane çay söyleyip çay içmeye başladık. Bize doğru gelen idare eder bi tipi olan adamı kastederek "Ahmet bu mu?"
"Hee."
"Peki"
Ahmet masaya gelir gelmez durumu anlattık ama Ahmet biraz abaza çıktı zorda olsa onu masamızdan gönderdikten sonra sıra geldi Baran'a, baranda baya çirkin olduğu için onu da ben istemedim.
Daha sonra saat 15:45'e kadar böyle devam etti ama ne hikmetse hiçbiri olmadı.
"Kızım elimde sadece bir kişi kaldı. Bu da olmazsa boku yedin demektir haberin olsun."
"Sağol Simgecim inanılmaz güzel motive ediyorsun beni." ditim göz devirdim.
"Ha bak gelen Ayaz çok iyi çocuk taş gibi de bu olur bence."
Karşımda gerçekten yakışıklı aynı zamanda sempatik duran adama baktım ve Simgeye göz kırptım.
17:00'a kadar Ayazla sohbet ettik durumu izah ettik. O da anlayışla kabul etti.Telefonlarımızın numaralarını birbirimize verdikten sonra eve döndük.
Ayaz gelene kadar hazırlandım. Ayazla birlikte Aras'ın verdiği adrese geldik. Lokanta güzeldi. Tabi bizde lokantaya girmeden önce el ele tutuştuk. Şuan kendime inanılmaz sinir oldum. Ben ki kimsenin dediğini takmayan kimseye kendini kanıtlamaya ve kabullenemeye çalışmayan kişi kendimi Aras'a kanıtlamaya ve inandırmaya çalışıyorum.
İçeri girince Hemen Aras'ı gördüm. Masaya doğru ilerledik.
"Bak sakın çaktırma çok kolay sevgili gibi davrancaz ve bitecek."
"Selin benden fazla heyecan yaptın bi sus kolay birşey takma bu kadar."
"'peki."
Masaya geldiğimiz an Aras Ayaz'ı sert bi şekilde süzdü.
"Eveeet. Ayaz bu Aras Bey patronum. Aras bu da Ayaz sevgilim."
"Bey mi? Lan sen bana işte bile bey demiyosun. Neyse tanıştığıma memnun olmadım Ayaz. Oturun."
![](https://img.wattpad.com/cover/121145534-288-k406074.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PATRON
Teen Fiction"Ben senin hiç birseyinim sadece asistanınım" dedim sinirle "Gerçekten öyle mi düşünüyorsun" diye bağırdı. "Evet"dedim. "Hayır gerizekalı kız hayır. Sen benim hiçbir şeyim değil herşeyimsin ve ben senin asistanım değil karım olmanı istiyorum" #küfür...