Ne olduysa 25 yaş doğum günü partimde arkadaşım Yelda'nın beni gaza getirmesi ile başladı..
Neymiş efendim kaç yaşına gelmişim hala bir sevgilim yokmuş, elime erkek eli değmemiş, ben kimseyi beğenmiyor muşum , beni kim beğensin miş (ki ben bence güz...
Bölümleri okuduktan sonra beğeni ve yorum yapmayı atlamayalım.. Umarım beğenirsiniz :) :) :)
Bütün gece dönüp durmaktan adam gibi uyuyamadım. Düşüncelerimde tamamen bundan sonra nasıl bir yol izlemem gerektiği dönüp durdu. Gözlerimi her kapattığımda Emir'in arabanın arkasında ki silueti vardı.. ya da yemyeşil gözleri ve hatta gülünce beliren gamzesi.. Ama biz onunla bir elmanın iki yarısı olamayacak kadar uzaktık. Ben ne yaparsam yapayım o beni sevmezdi. Bilmiyorum belki de hayatında birisi olmasaydı bir şansımız olurdu ama artık bu imkansızdı. O benim doktorum idi ve ben zaten doktor asistan ilişkisinin aşka dönüşmeyeceğine kendimi ikna etmiş gibiydim. Sabahın ilk ışıklarında uyku artık zorda olsa beni kollarına almıştı.
"Alya Uyan hadi duş al canım ve kendine gel "
"5 dakika daha..."
"5 dakika falan yok uykucu kalk hadi ben sana kıyafet hazırlarım kahvaltı da hazır işe geç kalacağız hadi Alya"
"Hıhıı Tamam sen suyu aç ben giriyorum"
"Alyacım eğer 10 saniye içinde kalkmaz isen elimdeki bir sürahi dolusu suyu ki içerisinde minik buz parçacıkları var üzerine dökmekten hiç çekinmem tatlım şimdi kalkıyor musun? kalkmıyor musun?"
Sürahi, su ve buz parçacıkları kelimelerini duyduğumda gözlerimin ucuyla Yelda'ya baktım ve gerçekten de elinde buzlu su ile beklediğini gördüm.
"Kızım sen deli misin? Böyle insan mı uyandırılır ya?"
"Uyanmak bilmez ise kaldırılır canım. Neredeyse yarım saattir sana sesleniyorum cevap bile vermedin uyanmadın da dökmeden önce son kez seslenmiştim şansın varmış ki uyanabildin.. Hadi ama çok işimiz var bugün banyoya gir duş al bende sana kahvaltı hazırladım kıymet bil be"
"Off tamam Yelda ya tamam" diyerek banyoya ilerledim. Banyo ya girip hızlı bir duş alıp havluya sarınarak çıktım . Yelda'nın odasına geçtiğimde yatağın üzerinde giymem için hazırlanmış etek bluz kombinini görünce Yelda'nın uslu durmayacağını bir kez daha anladım.
"Nasıl beğendin mi?" demez mi bide deli kız.
"Yelda bu ne Allah aşkına. Ben bu kadar mini etek ne zaman giydim canım?" deyip kollarımı bağlamış şaşkın bir şekilde yüzüne baktım.
"Bundan sonra böyle Alyacım zaten güzel giyiniyorsun ama birazcık Yelda dokunuşu lazım sana hem Emir Bey görsün ne kaybettiğini! "
"Senin niyetin belli zaten kızım bir ton işim var rahat edemem ben bu kıyafet ile Sağlık Müdürlüğüne ve Tabipler Odası'na gideceğim. Olmaz başka bir şey bulalım."
"Bugün sana başka kıyafet veresim yok güzelim dün akşamki elbiseni de yıkadım ıslak giyemezsin pijama ile de gidemeyeceğine göre" diyerek sinsice gülerek odadan çıktı.
"Hadi son yarım saat geç kalıyoruz."
"Yelda intikamım çok fena olacak demedi deme!"
"intikam soğuk yenir bebeğim hepsi toplu gelsin benden yana sıkıntı olmaz " hahaha diyerek odadan gelen kahkahalarına gülmedim desem yalan olurdu. Pekala yapacak bir şey yok kız haklı Emir Bey ne kaybettiğini görsündü.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
