ÖFKEM KENDİME

8.4K 345 29
                                    

Dicle huzur ile kocasının kolları arasındaydı ilk defa evlendiğinden Beri bu kadar mutlu ve huzurluydu. Hafif yüzünü kocasına dönüp yeni çıkan sakallarını okşamaya başladı . Ve şükretti binlerce kez hem de...
Sonra kızar mi acaba diye düşündü şimdi öpse onu kokusunu içine çekse kızar mıydı Miraç ağa ...
O bunları düşünürken bir anda kendini miracın altında buldu . Miracın yüzünde kocaman bir tebessüm ile dicleye gülüyordu . Ve yüzü ile onun yüzüne baskı yapıyor ve gıdıklanmasını sallıyordu . Dicle ise en masum hali ile kollarını açıp teslim oldum diyordu . Miraç daha da çok güldü bu haline . Sonra dün gece ki halleri geldi aklına . Sonra akılsızlığına kızdı . Dün akşam bu kızın ilk gecesiydi hayla canı yanıyor olabilirdi ve o farkında olmadan yine onun canını yakmış olabilirdi de ...
Hemen üzerinden kalkıp karısının yüzüne düşen saçları geri atıp masum bir öpücük kondurdu . Ardından karnına doğru eyirip bir öpücükte olaya koydu . Dicle ise çoktan kırmızının en koyu rengini almıştı bile . Miraç ise daha çok çekti karısını kendine ve kucağına alıp banyoya getirdi . Dicle kırmızıdan Mora geçmişti bile Miraç suyun sıcaklığını ayarlayıp karısını kendine çekti ve küvete oturttu . Bugün karısını o yıkayacaktı. Güzel bir günde bugün ve yeminliydi artık Miraç ağa her gün ama her gün bu kadar huzurlu uyanacaklardı.

..............

Rojda eczane de ilaçları yerleştirirken arkadan kocaman kollar tarafından esir alınmıştı arkasına döndüğün de sevdiği adam vardı . Bir saniye bile görmese hasret kaldığı . Yüreğinin tek sahibi olan adam .... Gülüşü büyüdü bir anda artık bu adamın olmak istiyordu ilk gecelerini unutmak ve yeniden onun olmak onun her zerlesine her hücresine ait olmak biraz daha yaklaştı kocasına ve hayran olduğu yüzünü avuçlarına alarak kısık ses ile " yiğit senin olmak istiyorum " dedi .

Yiğit şaşkınlık ile bakıyordu karısına . Ellerine ellerine alıp "emin misin güzelim hazır değilsen beklerim " dedi
Rojda daha da çok aşık oldu bu adama

"Eminim kalbim ben artık senin olmak istiyorum " dedi .

Yiğit ağa hiç olmadığı kadar gülümsedi bu kadın onundu herseyiydi onun bir anda kendine çekip masumca bir öpücük bıraktı dudaklarına ardından alnını birleştirip "dışarı çıkarız o zaman ev de olmayalım " dedi

Rojda tebessüm ederek işi şakaya vurdu " eee ağam bir de beklerim dersin ama teklifi duyunca hemen dışarı çıkartırsın "dedi .

Yiğit karısının bu şiveli haline daha da çok gülümseyip " beş aydır beklerim ben bu günü hatun , napıyım kokunu özledim "dedi . İkisinin yüzünde en güzel gülüş vardı şimdi .
Karısını kollarına almış daha da sıkı sarmışken telefon çaldı arayan mertti hemen telefonu açıp kardeşini dinlemeye başladı ve telefonu kapattı .
Sonra rojdaya bakıp "benim gitmem gerek güzelim akşam konağa gelirsin sonra da beraber çıkarız "dedi .

Rojda ise masum bir öpücük bırakarak tamam "dedi . Sonra aklına telefonu konakta unuttuğu geldi " yiğit ben telefonu konakta unuttum canım haberin olsun " dediğin de yiğit daha da gülümseyip " canını yesinler " diyerek eczaneden ayrıldı .
.............

Miraç ve Dicle sonunda duştan çıkmışlardı . Diclenin hayla biraz acısı vardı ve Miraç bunu anlayabiliyordu isteksizce gülüyordu bu duruma . Dicle ise sinirlerini tutabilmek için tarağı eline alıp saçlarını taramaya başladı ama Miraç bir anda elinden tarağı alıp saçlarını kendisi taramak istedi . Öyle kırılgan tarıyordu ki küçük bir çocuğun saçını Tarar gibi ve bu sıra da kokusunu da içine çekmeyi ihmal etmiyordu . . Dicle bir anda kocasının gözlerime baktı bunların hepsi bir rüya olabilir miydi ? Elleri ile yüzünü okşamaya başladı hayla bir korkaklık vardı içinde elinde değildi .

YÜREK YAKAN FIRTINA (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin