DOĞUŞTAN ASKER #Wattys2018

23 | Ayrılsak Bile

Bölümü düzenlemeden atıyorum, hatalar olabilir. Diğer bölümlere nazaran daha kısa ama bir arkadaşın baskısı yüzünden bu gece yüklemek zorunda kaldım😂 Birde ilk defa bir bölüme şarkı bırakıyorum, sonlara doğru özellikle dinlemelisiniz💙 Keyifli okumalar, yorumlarınızı bekliyorum🌈

Elif Kaya- Yar🎶

🌷

SEVGÜL,

Odamda oturmuş, kitap okurken çalan telefonumun sesiyle daldığım kitaptan gözlerimi ayırdım. Ayracı kaldığım sayfaya koyup, kitabı kapattım ve yerimden kalkıp çalışma masamda duran telefonumu elime aldım. Yeşil ikonu kaydırıp, kulağıma götürdüğümde Şeyda'nın sesi kulaklarıma doldu.

"Sevgüloş, naber?"

Neşeli sesini duymamla gülümsedim. "İyiyim, sen?"

"İyi," durdu, "Bize gelsene bugün ya. Mersa'nın annesi Nur yengem geldi, hem biraz vakit geçiririz."

"Olur, gelirim ama çok duramam. "

"Niye ki?"

"Abim gelecek yarın. Onun için hazırlık yapacağız annemle."

"Tamam, sen gel yinede. Bekliyoruz."

Telefonu kapattıktan sonra pijamalarımı çıkartıp, üzerime gündelik bir şeyler geçirip evden çıktım. Hemen alt katta oturan Şeyda'ların evine geldiğimde, kapıda duran başka biri çekti dikkatimi.

"Kübra?" diye seslendim. Öylece gözlerini kapıya dikmiş, derin derin soluklar alarak bekliyordu. Sesimi duymadı. "Kübra?" diye daha yüksek ses tonuyla ismini söylememin ardından, irkilerek bana döndü.

"Ne yapıyorsun burada böyle?"

Başını iki yana sallayarak, "Dalmışım."

Daha sonra zile uzandı ve bastı. Saniyeler sonra kapı otuzlu yaşlarının sonlarında olan, esmer bir kadın tarafından açıldı. Bu kadın, Mersa'nın annesiydi büyük ihtimalle. Birbirlerini andırıyorlardı.

"Hoş geldiniz kızlar."  dedi, neşeli bir ses tonuyla. Güler yüzlü, sevecen bir kadına benziyordu. Fakat biraz hâlsiz gibiydi..

Selâmlaşarak içeri girdik, kısa bir tanışma faslının ardından Nur teyze telefonla görüşme yapacağını söyleyerek  salonun balkonuna çıktı. Bizde kızlarla beraber elimize içecek bir şeyler alıp mutfak balkonuna çıktık. Balkonda ki köşe takımına oturduğumuzda, Şeyda Kübra 'ya bakarak, "Neyin var senin?" diye sordu. Bunun cevabını bende merak ediyordum.

"Noldu ki?" diyerek kaşlarını kaldırdı Kübra. Elimdeki koladan bir yudum alıp, "Biraz dalgın gibisin. Bir şey mi oldu?" diye sordum.

Gözlerini etrafta gezdirip, mutfak tarafına doğru baktı. Daha sonra sessiz bir şekilde, "Mücahit burada."

"NE?"

"Nasıl ya?"

Omuz silkti. "Burada işte. Artık sahada görev yapacakmış."

Mersa sorarca baktı. "Sekiz aylık görev değil miydi? Bitirmeden nasıl geldi?"

"Bilmiyorum, " dedi Kübra ve ardından gülümsedi. "Ama artık burada. Önemli olan bu."

"Burada olması neyi değiştirecek," dedi Şeyda. "Aranızda bir şey olamaz, bunu biliyorsun değil mi? Ne annem, ne de babam buna izin vermez. "

"Sen Bedirhan'la üç ay çıktın ama?"

Kübra'nın dediği üzerine dudaklarında acı bir tebessüm oluştu Şeyda'nın. "Ve bak, sonumuz. Terk edildim." Uzandı ve Kübra'nın elini tuttu. "Sende mi böyle olmak istiyorsun?"