Sabah uyandığımda çocuklar her zaman olduğu gibi beni bekliyordu.Ama Burak yoktu yine.Bu sefer Uğur tuttu elimden.Huzursuzdu içim.Neden gelmediği,bizimle takılmadığı zaman olmamıştı.Bu kadar sakin bir çocuk nasıl olur da onun gibi bir kızla takılırdı anlamıyorum.Hem de bana bir şey demeden.İlkokulda bile benim için kızlar tuvaletine giren bu çocuk nasıl...Ben bunları düşünürken okula geldik.Burak da gelmişti.Yanına gidecekken zil çaldı.Teneffüste Burak'ın sırasına zıpladım.Beni görünce üzüldü.Yaptıklarından dolayı özür dileyecek gibi ağzını açarken tuttum yanaklarından."Bizim oğlumuz artık kız arkadaş mı bulmuş?"dedim alaycı bir tavırla."ellerimi aldı yanaklarından ve kendi yanaklarıma götürdü.İyice sıktı.Fok balığı gibi oldu yüzüm. "Oradan öyle mi görünüyor bal böceği,yanlış görmüşsün."Tam cevap verecekken gitti yanımdan.Öğle yemeği zili çalınca ilk o çıktı sınıftan.Hızla yemekhaneye giderken tuttum kolundan."Pardon beyefendi sorunuza cevap veremedim."dedim kızgın surat ifademle."Buyurun hanımefendi,sizi dinliyorum."sinirden yeni aldığı dondurmayı yere düşüren kız gibi olmuştu."Evet."dedim bağırarak.Sanırım sesim istediğimden daha fazla çıkmıştı.Anlamamıştı Burak."Buradan çok mutlu görünüyorsun,ama benim sinirlendiğim bu değil senin bana ,bize söylememen."dedim benden beklenmeyecek ciddiyetle."Beril bak bu şuan konuşulacak bir şey değil,sonra görüşürüz."derken Burak'ın koluna girdi Selen.O gün planlamıştık Cüneyt'e gidecektik Pes oynamak için.Dersler bitince Cüneyt'e gittik.Selma teyze açtı kapıyı.Tam bir İzmir güzeliydi Selma teyze.Biz içeri Uğur ile geçtik."Takım eksik bakıyorum."dedi Selma teyze."Transfer ettik Seloşum!"dedim duramayıp.Seloş teyze dedim konuyu dağıtmak için" Orhun amca nerede?"biraz saçma olmuştu bu soru."İşte geç gelir o siz keyfinize bakın,ben de alışverişe gidiyorum."dedi kapıyı açarken "Görüşürüz kuzular!"dedikten sonra çıktı Selma teyze.O sırada Uğur koltuktan koltuğa atlarken kafasını koltuğun kenarına çarptı.Gelen sesle arkamı döndüm.Cüneyt oynamaya devam ediyordu."Hadi Beril bırak şunu devam et." dedi Cüneyt.Ama ben Uğur'un yanına gittim.Gözleri kapalıydı.İttirdim,sarstım ama ne yapsam uyanmıyordu.Telaşlandım.Kafasını kaldırdım.Ve kanıyordu.Cüneyt'e haber verdim hemen.Ama Cüneyt'i kan tutardı küçüklükten beri.Hastane çok yakındı hemen kaldırdık Cüneyt'le.Neyse ki bir şeyi yokmuş.Dikiş atıldı.Hastanede kalması gerekiyormuş.Ne yaparsam yapayım ikna edemedim kalmayı.Eve bıraktı beni Cüneyt.Gece uyuyamadım Burak'tan dolayı.O kadar ilgisizdi ki bize karşı.Ne kadar zorlanmıştık Uğur'u hastaneye götürürken.Ama onun haberi bile yoktu bunlardan.Tam o anda telefon çaldı.Arayan numara kayıtlı değildi."Alo?!"dedim telaşlı bir sesle."Çantanı aç."dedi telefondaki kişi ve telefonu kapattı.Bir not vardı çantamda "Seni en çok sevdiğini sandığın kişiler bile bırakıyor ama hiç bırakmayacak kadar seviyorum seni." Bunu sorgulayamadım bile.Sadece gözüm kıpkırmızı olmuştu.Kağıdı çantama tekrar koydum ve sadece gözlerimi kapattım...