Serseri ve Çirkin (2)♐

"Evlenmeyeceğim."♐

Kimya

Ah kendimi çok uyuşmuş hissediyorum daha doğrusu uykulu ve nedenini bilmesem de aynı zamanda rahat hissediyorum.Gözlerimi zorlukla açtığım da yağızın yüzünü görmem gerçekten şok oldu bana.Biz beraber ama en son koltukta yatıyordum.Hemen üstümdeki kollarını çekip uyandırmamaya çalışarak yavaşça yataktan kalktım.Parmak uçlarımda tam kapıya varmıştım ki.

"Hayırdır prenses nereye?"

Onun sesini duymamla yüzümün kızarıp arkamı dönmem bir oldu.

"Ben tuvalete gidecektim."

"Tuvalete gidecektin.Merak ediyorsan söyleyeyim aramızda öyle okuduğun romanlarda ki gibi bir şey geçmedi yani meraklanacak bir şey yok.Şimdi gel şuraya otur."

Yüzümün kızarıklığı büyük ihtimalle daha çok arttı ama hem suçlu hem güçlü birde üste çıkmaya çalışıyor.

"Ben en son koltukta uyuyordum.Nasıl buraya geldim?"

Hiçbir şey diyememekten korkuyordum ama yetti yani tamam aşığımda biraz saygı gösterse sevgiyi evlendikten sonrada hallederiz.Sorumla birlikte yüzünü bir şaşkınlık aldı haliyle çocukluğumuzdan beri benimle iki üç kelime konuşmuştur.Yani her ne kadar uzun süredir beraber olsak ta o beni tanımıyor.

"Köpek gibi titriyordun bende sana acıdım ki anlaşılan yanlış yapmışım."

"Acımak zorunda değildin ayrıca senin acımana da ihtiyacım yok "

"Kendine gelsen iyi olur prenses yoksa ben seni getirmesini çok iyi bilirim.Şimdi kes sesini ve otur şuraya "

Bana karşısındaki koltuğu gösterdi.Onu ilk defa bu kadar kızgın görüyorum ve itiraf etmeliyim ki ilk defa ondan bu kadar korkuyorum.Gösterdiği yere hemen oturdum.

"Şimdi düğünden sonra çocuk olana kadar burada kalacağız sen hamile kalana kadar bende okulu asacağım ondan sonrada benim şehirdeki evimde kalacağız.Ondan ne yaparsan yap umurum da değil yeter ki ayak bağı olma ve sakın beni aldatmaya kalkışma yoksa inan bana okyanusun kardeşi olman veya mavi teyzenin kızı olman umurumda olmaz inan bana affetmem ve sana yapacaklarımı hayal bile edemezsin."

"Aldatacak kadar namussuz değilim eğer kastettiğin buysa ve senden çocuk yapmayı da düşünmüyorum.Tek başına yapabiliyorsan yap."

Deyip arkamdaki yağızın bağırışını umursamadan banyoya koşup kapıyı kilitledim.Oh canıma değsin sürünsün hayvan herif bu uzaktan soğuk daha hoştu yaklaşınca yakıyor.Böyle giderse ben bundan nefret etmeye başlayacağım ben bunu yakışıklı, zeki biri gibi bilirdim ama bu tam hayvan çıktı ya.

Hemen elimi yüzümü yıkayıp kendime aynada baktım her zaman ki gibi dağınık görünüyordum artık aynadaki görüntüme alıştım yani beni o kadar etkilemiyor yani komplekse sokmuyor çünkü böyle olduğumu kabul ettim.Şahsen yağızdan bir dünya çocuk yapabilirim ama biraz burnu sürtsün ayrıca beni sevmediği sürece ondan çocuk yapmayı düşünmüyorum ki sarılmak hariç ileri gitmesine de izin vermeyeceğim.

Böylece burada ben isteyene kadar kalmak zorunda kalacağız.Ve maalesef ki her şey bana bağlı gerçi onunda benden çocuk yapmak için yanıp tutuştuğu söylenemez ama olsun her neden bu kadar aileleri dinlediğini bilmesem de çocuk meselesini biraz ilerleyen tarihlerde düşüneceğiz.Kapıyı açmamla yağızla burun buruna gelmem bir oldu.Ve yüzündeki ifadeye bakılırsa bana hiçte iyi davranmayacaktı.Beni kolumdan tuttuğu gibi yatak odasına az önce oturduğum koltuğu fırlatırcasına attıktan sonra kendiside karşıma oturdu.Ve kükrercesine bağırmaya başladı.