Bölüm 24: Denatri

9K 1.5K 802
                                    

Medya: Carida Starkov

Şarkı sözlerinin Türkçe 'sini aşağıya bırakıyorum♥ Kitabı yansıttığını düşündüğünüz yerlere emoji koyabilirsiniz.

[Güzel sessizlik
Güzel acı
Sadece insanız
Hayal etmek zorundayız
Hatalardan ötürü bir hayatta kayboldum
Doğru hissettiklerini yaparız
Sonra hiç lütuf olmadan düşersin

Oh, sefaletten yavaş yavaş soluyor
Kim olduğumu kabul ettim
Kimi görmem gerektiğini kabul ettim
Aynadaki hanımefendi
Güneş tarafından kovalandı
Düz hatlardan kaçıyor
Rüyalar lanettir
Uyan hayattasın

Oh, her geçen gün biraz daha yaşlanırım
Ve her kırdığım zaman daha güçlü olurum
Her geçen gün daha da soğuklaşıyor
Büyümeye daha yakınlaştığım zaman
Omzumdaki şeytana
Omzumdaki şeytana

Ben bir günahkârım
Ben bir kirli azizim
Ben bir kurtarıcıyım
Hepsi aynı

Güneş tarafından kovalandı
Düz hatlardan kaçıyor
Rüyalar lanettir
Uyan hayattasın]

İyi okumalar!

☀️

Mena ve ben çimlerde sere serpe uzanmış, yanımızda ciddi bir şekilde oturup kitap karıştıran Ragnor'a ders anlatıyorduk.

Elbette bunu daha çok Mena yapıyordu. Ben gözlerimi kapamış, insanların bakışlarını göremediğim için mutlulukla uzanıyordum. Arada bilmediği şeyler olduğundan Ragnor'a laf çarpıyordum. Gerçi bu onun suçu değildi, sonuçta buradaki ilk senesiydi. Onu seneye göremeyecek olmam dışında bizim yıllar önce öğrendiklerimizi şimdi öğrenmesi beni keyiflendiriyordu. Hem de çok keyiflendiriyordu.

"Letta, artık resmen gülümsüyorsun," dedi Ragnor. Gülümsediğini sesinden anlamıştım. "Bir şeyler sormam bu kadar mı hoşuna gidiyor?" Gözlerimi açma zahmetine girmedim. Gülümsemem daha da büyürken, "Evet," dedim keyfimi oldukça yansıtan bir ses tonuyla. Ragnor'un iç gıdıklayıcı kahkahası kulaklarımı doldurdu. 

İliklerimi ürperten o lanet gülüş, güneş kadar sıcaktı.

"O zaman daha çok soru sorarım," dedi Ragnor. Yüzümdeki gülümseme kaybolup yerini tebessüme bıraktı. Yaptığımız antrenmandan, yanağıma bıraktığı soğuk öpücükten sonra bir gün geçmişti. Konuşurken, bakışlarımız buluştuğunda ve elde ettiği her fırsatta benimle ilgileniyordu. Gülümsüyor, bazen sataşıyor ve bazen de iltifatlar ediyordu. Yaptığı kura bazen karşılık veriyordum, bazen ise keyfim kaçıyordu ve tersliyordum. Bu sefer keyfim kaçmıştı.

Mena boğazını temizledi. Ortamın sessizliğini yeni fark etmiştim. "Eee, o zaman ben kalkayım." dedi Mena. Gözlerimi açtığım anda gözlerime ışık hücum etti. Gözlerimi kısıp dirseklerim üzerinde doğruldum. Ragnor'un bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum. Mena yerdeki kitaplarını alıp toparlanmaya başladı.

Bizi yalnız bırakacaktı.

Ragnor, "Hançeri araştırdın mı?" diye sordu. Mena kitaplarını çantasına tıkadıktan sonra tekrar çimenlere çöktü. Bir eliyle dizlerinin üstünde biten beyaz eteğinin ucuyla oynarken iç geçirdi. Ben de dirseklerimin üzerinden doğrulup oturur pozisyona geçtim. Giydiğim şort ve askılı tişört sayesinde her hücreme ışık giriyordu. Yere uzandığım için sırtım toprak içinde kalmıştı. 

GÜZ DANSIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin