έντεκα

2.3K 271 58
                                    

Kirishima'dan

Sedyede uyuyan sarışına baktım göz ucuyla. Alnında ki ıslak havlu ısınınca yenisiyle değiştirdim. Yüzü kıpkırmızıydı, ateşi vardı çünkü. Karnındaki mor lekeler daha da koyu bir renge bürünmüştü. Oyuncak benden çok uzaklaşıyordu, değil mi? O yüzden bu haldeydi Bakugou.

İçimi kemiren pişmanlık hissi daha da büyüyordu. Bugün tekrar göz atacaktım. Belki de şu yaşlı kadında hastalığın az da olsa yayılmasını engelleyebilecek bir şey vardır.

Birkaç saatin ardından Bakugou uyanmıştı. Fakat hâlâ çok zayıftı. Hareketleri güçsüzdü. Ateşi yüksekti. Kolunda dayanılmaz bir ağrının olduğunu söylüyordu. Acı inlemelerini bastıramıyordu ve gözleri ağlamaktan kızarmıştı. Acaba birisi oyuncak bebeği bulmuş muydu? Öğretmenler velisini aramıştı. Daha sonra Bayan Bakugou gelip oğlunu götürmüştü.

Bense direkt büyü dükkanına geçmiştim. Durumu yaşlı kadına anlattım. Önleyebilmek için bir karışım olmadığını söylediğinde moralim bozulmuştu. Daha fazla oyalanmadan adımlarımı buluştuğumuz yere çevirdim. Belki biraz daha ararsam bulabilirdim.

Parkın önünden geçerken bir köpeğin ağzında gördüm bebeği. Çamura bulanmıştı ve tanımam uzun sürmüştü. Köpek, sivri dişlerini bebeğin gövdesine geçirmişti ve taşıyordu.

Gözlerimi birkaç kırpış sonrası kocaman araladım. Gerçekten aradığım bebekti bu. Heyecandan dolayı adımlarıma engel olamadım ve köpeğe koşturdum. Köpek, sinirli olduğunu belirten hırıltılar çıkardı. Almak kolay olmayacaktı. 

Çantama uzanıp öğle yemeğinden arta kalan ekmeği köpeğin önüne parçaladım. Yaklaşıp kokladı. Daha sonra bebeği kenara bırakıp ekmeği yemeye başladı.

Bunu fırsat bilip uzandım ve bebeği sıkıca kavradım. Yüzüme bir gülümseme yayılırken içimi bir huzur kaplamıştı. Bakugou'nun düzelmesi gerekiyordu, değil mi?

Üzerine çamur bulaşmış olan bebeği, okul gömleğimin kolunu kullanarak çamurdan kurtardım. Kalp kısmında kendi adımı gördüğümde dudaklarımdaki tebessüm daha da büyümüştü. 

V.o.o.d.o.o  ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin