Parmaklıkların arkasından güneşi hissetmeye çalışıyordum.Aslında her gün gördüğümüz şeyleri kaybettiğinde anlıyorduk değerlerini. Benim elimden her şeyimi almışlardı. Suçum olmadığını kimseye inandıramamıştım.Bana atılan suç sebebiyle şu an hapisteydim. Bana bunu yapanlar ise ellerini kollarını sallayarak dışarıda geziyordu.3 yıl tam 3 yıldır suçsuz olmama rağmen özgürlüğüm kısıtlanmıştı.Ailem ben küçükken trafik kazasında kaybetmiştim onları gözümün önünde kaybetmiştim.Kimse bana kucak açmamıştı.Bütün akrabalarım bana sırt çevirmişti.Ünlü bir iş adamı olan dedem Asaf ALTAY kabul etmişti beni ve onunla büyümüştüm. Ama o da yaşının gereğiyle geçen sene vefat etmişti.Ben hapiste olduğun için sadece iki saat mezarında durabilmiştim. O benim suçsuz olduğumu biliyordu.Onunla geçireceğim zamanları bile benden alan o insanlardan intikamımı alacaktım.Dedemin bana tuttuğu avukat yanıma gelip dedemin mirasının bana kaldığını söylemişti.Buradan çıkmama az kalmıştı kendimi geliştirebileceğim kadar geliştirmiştim.Eskiden çok mutlu bir hayatım vardı kırlarda saatlerce koşup dedemin işinden kalan arta zamanlarında benimle ilgilenmesiyle geçerdi günlerim.Anne ve babamı yokluğunu aratmamak için elinden geleni yapıyordu.O benim tek ailemdi.Şimdi ise karanlıktı benim en büyük tutkum.Burada en yakın arkadaşım vardı adı Bade. Mükemmel bir dostluğu vardı.Onunla eskiden düşmandık.Bir gün büyük bir kavga çıkmıştı hapiste ve ona doğrultulan bıçağın önüne atlayıp onu kurtarmıştım o zamandan beri beni asla bırakmamıştı.O benim tek ailemdi ikimizin de duruşması yarındı.Onun hapise girmesinin sebebi üvey abisinin onu taciz etmesiydi ve onu bıçaklamıştı. Onunla birlikte olursa şikayeti geri çekeceğini söylemişti ama Bade hapse girmeyi gözünü kırpmadan şeçmişti. Çok soğuk bir kızdı kimseye güvenmiyordu birbirlerimizi kavga konusunda eğitmiştik.Düşüncelerimi bir kenara bırakıp dışarı bakan Bade'ye döndüm.
'Bade sence yarın her şey bitecek ve buradan kurtulacak mıyız?' diye sordum bu soruyu bekliyordu.
'Başkaların kendim hakkında karar vermesinden nefret ediyorum ama hakim suçsuz olduğumuzu anlayacak ve çıkacağız.' dedi soğuk sesiyle.Yanına gidip ona sarıldım hemen ayrıldı benden.
'Masal 3 sene kurduğumuz hayallerimizi gerçekleştireceğiz buna az kaldı eğer en ufak bir duygu birikimin varsa bunu hemen atmalısın çünkü artık kimseye acımayacağız bunun için yıllarca birbirimize yemin ettik biliyorsun değil mi ?'
'Hiç bir şeyi unutmadım Bade burada yaşadıklarımı benden aldıkları 3 yılımı bunun hesabını onlardan soracağım ama önce senin işini halledeceğiz!'
'Benim işim kolay !'dedi ve gülümsedi.Bu gülümsemenin anlamını sadece ben biliyordum. Sevgili Gökhan yani Bade'nin üvey abisi canı çok acıyacaktı onun yerinde olmak istemezdim...
...
DURUŞMA GÜNÜ
MASAL ALTAY'IN BERAATİNE KARAR VERİLMİŞTİR .
İşte üç yıldır beklediğim o an gelmişti sonunda yapmadığım bir şeyin cezasını çekmiş ve suçsuz olduğum kararına varılıp özgürlüğüme kavuşmak üzereydim.Avukatım bana baktı ve gülümsedi bende aynı şekilde ona karşılık verdim.Artık özgürdüm zihnimden çıkmayan ise bana bunu yaşatanların canını yakacağımdı. Duruşma salonundan çıktım işlemleri halledeceğini söyleyen avukat yanımdan ayrıldı. Yanımda ki salonda da Bade vardı çıkardı birazdan. Kapıya doğru adımladım ve Bade'yi bekledim. Sonunda kapı açıldı ve ÖZGÜRÜM diyen Bade'ye sıkıca sarıldım o da bana sarıldı.
'Başlıyoruz artık Masal ALTAY! 'dedi.
'Başlıyoruz kardeşim hadi evimize gidelim sonra her şey BAŞLASIN!'
Noktası virgülüne kadar yaptığımız planlar onların öyle bir canını yakacaktı ki bunu düşüncesi bile beni mutlu ediyordu. Buraya neden girdiğimi ve kimden intikam alacağımı anlatmadım değil mi sizlere.BATUR TEKİN ve sevgilisi HAZAL ZORLU. Yıllar önce Batur 'u seviyordum ve o çok tehlikeli bir insandı sevgilisi HAZAL için her şeyi yapardı. Evimin karşısında Hazal'ın evi vardı benimle kilolu olduğum için dalga geçerdi beni her gördüğü yerde çirkin, aptal , ucuz gibi lakaplar takardı.Bir gün evde otururken sesler geldi bu Batur'un sesiydi cama koştum yine Hazal bir şey yapmış ona bağırıyor olmalıydı. Onu sürekli aldatıyordu Batur onu yakaladığında ise bir şekilde kurtuluyordu bu durumdan. Batur'a duygularımı açma cesaretinde bulunamamıştım zaten bunu Hazal yapmıştı.Benimle okulun önünde dalga geçmişlerdi. Dedemin gelmesini ve yemeğe çıkmayı bekliyordum.Kapı şiddetle vurunca hemen yerimden sıçrayıp kapıya koştum.Kapıyı açmamla karşımda Batur'u görmeyi beklemiyordum.
'Bana yardım et lütfen!' dedi ve beni kolumdan tutup sürüklemeye başladı.Peşinden koşar adımlarla gidiyordum.Gördüğüm manzarayla neye uğradığımı şaşırdım Hazal elinde bıçak ile kanlarla öylece yerde oturuyordu bıçaklanan kişiye baktığımda babası olduğunu fark ettiğimde çığlık attım.
'Sen burada yaraya baskı yap bende Hazal'a yardım edeyim yaraları derin.' dedi Batur sevdiğim adam ona yardım etmemi istiyordu tabi ki edecektim dediğini yaptım adam ölmüş mü acaba diye bakmadan hemen yanına oturup yaraya baskı yaptım. Ardından dış kapının kapanma sesi geldi ve polis sirenleri.Beni burada bırakıp kaçmışlardı.Korkuyordum bu durumu açıklayamazdım ve kapana sıkışmıştım.Ağlamaya başladım.Polislerin beni evden alması sorgu odaları nezarette dayak yiyişlerim tam 3 yıl olmuştu ve bunlar benim aklımdan çıkmıyordu.Olay yerinde bulunan bıçakta benim izim olmadığı için aklanmıştım ama o bıçağı bulmaları tam 3 yılımı benden almıştı.Son kez hapishanenin içine girdik eşyaları ve bazı işlemleri hallettik ve çıkma vakti gelmişti.
Yıllardır beklediğimiz gün sonunda gelmişti.Güneşin ışıklarını artık uzaktan değil de iliklerime kadar hissedebilecektim.İstediğim tek bir şey vardı İNTİKAM.3 yıldır yapmadığım bir şey yüzünden hapisteydim ama beklediğim gün gelmişti sonunda buradan kurtuluyordum suçsuz olduğum açığa çıkmıştı. Her açılan demir kapının sesleriyle intikam ateşi bütün bedenimi sarıyordu.Dışarı ulaştığımızda kelepçe yoktu rahat adımlarla büyük demir kapı açıldı ve dışarı çıktık Bade dikkatle dışarıyı izliyordu.Korumalar bizi almaya gelmişti. Ne koruması diye soracak olursanız dedemin koca mirası bana kalmıştı ve avukat arayıp çıktığımı haber vermiş olmalıydı.Hızla arabaya bindik.İstanbul'un gürültüsünü ,kalabalığını bile özlemiştim.
'Üsküdar da olan eve sürün arabayı lütfen ' dedim
'Tamam Masal hanım' dedi Çağrı abi .Dedemin en güvendiği korumasıydı beni hep ona emanet ederdi.
Camı açıp havanın saçlarımı uçuşturmasına izin verdim yarın yeni bir benle herkesin karşısına çıkacaktım.Beni hatırlamayacaklardı çünkü eski Masal olmayacaktı karşılarında.Herkese karşı acımasız olacaktım benim duygularımla oynayan herkesin canını fazlasıyla yakacaktım kendime ve Bade'ye yeminim vardı. Bunun için mekanlarım, adamlarım her şey hazırdı.
'Telefonumu getirdin mi Çağrı abi ?'dedim
tabi ki getirdim deyip torpidoyu açtı ve telefonu alıp bana uzattı.
Telefonda kayıtlı olan doğuka'ı aradım. Doğukan hackerdi Bade'nin küçüklüğünden beri arkadaşıydı benimde artık kardeşim gibi olmuştu.
'Doğukan her şey hazır mı biz geliyoruz!' dedim.
Her şey hazır Masal tam da planladığımız gibi!' dedi gülümsedim.
'Yirmi dakikaya konum attığım yere gel .' dedim ve kapattım telefonu.
Bade'ye döndüm ve gördüğüm şey ile tebessüm ettim yorgunluktan uyuyakalmıştı.
'Merak etme kardeşim bu savaşı onlar başlattı ama kazanan taraf biz olacağız!' dedim ve ona kafamı yaslayıp gözlerimi kapattım yarın uzun bir gün olacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACIMASIZ
Ficção AdolescenteYıllardır beklediğim gün sonunda gelmişti.Güneşin ışıklarını artık uzaktan değil de iliklerime kadar hissediyordum.İstediğim tek bir şey vardı İNTİKAM.3 yıldır yapmadığım bir şey yüzünden hapisteydim ama beklediğim gün gelmişti sonunda buradan kurt...