ORTA DÜNYADA BİR TÜRK

LİSAXX

"Aşk dedikleri buymuş meğer cennetin olsada içinde yanıyormuşsun"

Saraya vardılar. Ama lisa arabadan inmek istemiyordu. Ne güzel dedikodu yapıyorlardı. Niye şimdi keyiflerini bozuyorlardı ki bunlar?

"Hadiii lisaaa akşam devam ederiz"

"Yaaa sonraa napmışş o sürtük?"

"Arkadan iftira atmış" dedi urmicca

"Vayyy şıllıkk"

Üçüde taurielın zorlamalarıyla arabadan indiler. Lisa tam karşısında thranduili görünce bir an garipsedi. Thranduilin gözleri onun üzerindey-di. Lisa gözlerini kaçırdı ve kızlarıda sürükleyerek hızla saraya girdiler

"Acabaa niye bizi sürüklediğini sorabilir miyim?" Dedi tauriel

"Çünkü gereksiz şahısların bakışlarından rahatsız oldum"

"Kimmiş bakalım o gereksiz şahıslar" dedi urmicca kolunu lisadan çekip

"Kim olcak aşık olduğu biri" dedi tauriel

"Kimm? Ben mii? Nee aşkı? Yok canımm sendee!? Abartmayınn! Ben sadece hiç gözlerini çekmeden beni süzmesinden rahatsız oldum"

"Kimm yaa!?" Dedi urmicca

"Tabii canım o yüzden hatta yolun yarınsında bizim yanımıza geldin"

"Biri beni takabilir miii?"

"Bir kerem ben onu sevmiyom tamam mı? Yani vardı öyle küçük bir kaç şey ama bitti yanii bittii"

"Tabii canımm kesin öyledir"

"Kimmm buu gizemli şahıs!? Bi takın beniiğğğ!"

"Bu kimin yanında gitti ilk başta?"

"Şeyy kral thranduilin"

"Yaaa ama yaaa offf! Sevmiyomm diyomm sizee o öküzüü" tamda o sırada thranduil yanlarından geçti

"Uwwwwww! Bakk sen yaaa" dedi urmicca sırıtarak

"Bakma urmicca bakmaa değmez! Neyse ne canım ben gidiyom" lisa ikisininde yanından hızla uzaklaşarak odasına çıktı.

                        ●●●○●●●

"Hayır yanii sevmiyom kii ben! Ufak bir hoşlantıydı o! Dimi yanii"

"Aynenn öylee"

"Hııı bok"

Lisa yine kendi kendine konuşup kendi kendini cevaplarken kapı açıldı bir anda. Hızla arkasını döndüğünde gelenin thranduil olduğunu gördü

"Hadi kalk gidiyoruz"

"Ne? Nereye?"

"Ufak bir gezintiye"

"Yoooo! Aslaaa! Ben gelmiyorumm!"

"Demek gelmiyorsun. O zaman bende seni kaçırırım"

"Pardon ama bir cadıyı kaçırmak hiçte o kadar kolay değil!" Dedi lisa ve uzakta masanın üzerinde duran asasını almak için ayağa kalktı. Çaktırmadan masaya yürümeye başladı. Çünkü elinde asası olmadan bir halt yapamayacağını oda biliyordu.

Lisa arkasını döndü. Oda hayvan gibi büyük olduğundan çaktırmadan bu yol asla bitmezdi koşmaya başladı. Omzundan kavrayan güçlü bir elin etkisiyle tökezledi kız. Gözlerini tekrardan açtığında kendini duvara monteli bir halde buldu.