PUSU

482 32 63
                                    

"Nefes almak belkide şükretmediğimiz en büyük nimet"

Lisa elrond, thorin maratonunun sonunda arwenin yanına gitti.

"Heyy prenses gel vedalaşalım"

"Kendinize iyi bakın"

"Sende bellaya iyi bak"

Lisa arwenle sarıldıktan sonra lindir kapıda belirdi.

"Gel bakalım lindir sanada sarılayım"

Lindir bunu baya garip karşılasada vedalaştıktan sonra kapıdan çıkınca bella ve astrayı gördü

"Yürüyün lan tırrekler yolculuk var"

"Sen neredeydin lan bir saattir " dedi bella

"Hiç yemek aramaya çıkmıştım"

"Aç yaa" dedi astra

Kızlar aşağı indiler. Krallar ve diğer temsilciler dışarıdaydı. Son kez herkesle vedalaşıp arabalara bindiler.

Bella bile ağlamaya başlamıştı.

"Lağğnn manyak sakin ol ağlama!" Dedi lisa

"Bella bile ağladıysa kimse benim ağlamama bir şey demesin" dedi astra

"Lan ağla şimdi ağla ama sen dün karar açıklandığından beri ağlıyon"

"Hadi yaa grup sarılması"

Son kez üçüde birbirlerine hayvan gibi sarıldılar ve astra thorinle arabaya bindi.

"Çok bağlısınız herhalde birbirinize" dedi thorin

"Biz kardeş gibiyiz. Çocukluktan beri yan yanayız" dedi hala hıçkırıklar içinde olan astra

"Merak etme yine yan yana kalıcaksınız. Sadece biraz ayrı kalıcaksınız o kadar"

"Ama ama ben onlarsız napıcam?"

"Hey sakin ol yalnız değilsin ben ereborda rahat etmen için elimden gelini yapıcam"

"Çok teşekkür ederim ama" diyip ellerini yüzüne kapayıp yeniden ağlamaya başladı kız

Thorin elini kızın sırtına koydu.

"Sakin ol" dedi. Thorin böyle duygusallıklara bir anlam veremiyordu. Diğer cüceler gibi sert bir yapısı vardı. Uzun zamandır yalnızdı. Tek başına bir krallık yönetiyordu. Bu kız ise sadece iki arkadaşından belli bir süre ayrılacak diye karar alındığından beridir ağlıyordu.

Astra ellerini yüzünden çekti. Eli sırtında olan krala baktı. Thorin rahatsız hissedip elini çekti.

"Teşekkürler kralım. Her şey için" dedi

Kral gök mavisi parlak gözleri üzerinde olan kızın ne kadar güzel olduğunu düşündü. Masum görünüyordu. Yanakları al al, gözleri ağlamaktan şişse bile yinede çok güzel, ince uzun parmakları dolgun dudaklarının görüntüsünü kapamış, güneş gibi ışık saçan saçları ortamı yumuşatıyordu. Hala bir bebek gibi görünüyordu. İncecik fiziği kralın kaslı vücudunun yanında küçücüktü.

Thorin o an hayatında gördüğü en güzel şeymiş gibi baktı kıza. Bakması yanlıştı o da farkındaydı. Ama gözlerini çekemedi bir türlü

Kız usulca yeniden önüne döndü. Ortam sessizdi. Kimse konuşmuyor yolcuğun bitmesini bekliyordu. Sonra bir anda

"Krallığınız nasıl bir yer?" Diye sordu kız

"Dağ krallığı derler. Yalnız dağı seveceğine inanıyorum ben "

ORTA DÜNYADA BİR TÜRKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin