Kamyon | boy×boy

¤43

Neler Popüler'e de gerilerde olsak dahi girmişiz🎉

Doğan

Burnumu çekerken ekrana baktım. Artık dayanamıyordum. Bana yalan söylemesi, rol yapması... Hastaydı biliyordum ama bu kadar da can yakılmazdı ki. Bizdeki de kalpti, cam değildi kolayca kırılsın! Mert beni seviyor sanmıştım. Bu kadar salak olmaktan nefret ediyordum. Herkese çabucak inanıp kanmaktan da.

Gözyaşlarımı elimle silerken dirseklerimi dizlerine dayadım. Ellerimle yüzümü kapayıp kesik kesik nefesler verdim, ağlamanın bininci evresine geçiş yapmıştım. Dakikalarca sessiz sessiz ağladım. İçimde tutamıyordum. Duygusal, çabucak kırılan, aşırı alıngan birisiydim. Elimde değildi.

Günlerdir azar azar ağlayarak kendimi tutmaya çalışsam da artık dayanacak gücüm yoktu. Ben asla güçlü olmamıştım.

Alp gibi gezmiyor, dizi izleyip gülmüyor, çocuklarla pes atmıyordum.

Ben kolay yıkılır asla toparlanamazdım.

"Doğan? Orada mısın?"

Burnumu çekip başımı kaldırdım. "Buradayım, gel."

Karanlığa doğru ilerlerken yanıma oturduğunu hissettim. "Ağladın mı?"

Başımı salladım. Elini omzuma koyduğu zaman başımı kaldırdım. Beyaz bir gömlekle kot giymişti, saçlarına pek kafayı takmamış gibiydi.

"Mert denen çocuk mu?"

"Evet. Yedim boynuzu oturamıyorum,"dedim gülerek.

O da güldü. "Yapma şöyle. Üzülmüşsün belli."

Ona bakarken etraf neden sarıydı? Tabii ya. Güneş gözlüğü. Çıkardığım an güldü. "Ağzıma sıçtılar bir şey yok."

"Anlatmak ister misin?"dedi Gökhan yüzüme dikkatle bakarak.

"Evran Koçak,"dedim sakince. "Tanıyor musun? Ailesini?"

"Koçak ailesi mi?"dedi yüz buruşturup. Tanıdığı belliydi.

"Boynuzladığı çocuk. Hakkında en berbat şeyleri öğren."

"Çıkarım ne olacak?"dedi gülerek. Göz devirince ekledi. "Dalga geçiyorum."

Kalkıp kucağına oturdum. "Ne isterdin?"dedim ileri geri hareket ederken.

"Bu bir teklif miydi?"dedi beni kendisine çekerek. Bakışları değişmişti.

Unutmak istiyordum. Her şeyi unutmak.

Dudaklarına yapıştım. Bana tutkuyla karşılık verirken banka yatırdı. Üstüme çıktığı zaman bacaklarımı beline doladım. "Ne istiyorsun Doğan?"diye fısıldadı.

Dudakları üstünde "Seni,"diye fısıldadım.

Doğan ne yaptın be.