spring day +jikook

part sixteen; if you

Jimin banyonun kapısını kapatır kapatmaz rahat bir nefes alarak duvarın yanına çöktü Jungkook.

"Jimin? Evde misin?"

Sadece iç çamaşırıyla olduğunu fark ettiği zaman odada saklanacak bir yerler arayarak etrafına bakındı.

Fakat Taehyung Jimin'in odasının kapısını çoktan açmıştı. "Siktir," diye fısıldayarak eline geçen örtüyü üstüne tuttu.

"Ji- Jungkook? Jimin nerede?" kardeşini süzerken konuşmuştu.

"O... O, şey ya, lavabo. Lavaboda, biz de sohbet falan... Ediyorduk."

Taehyung gözlerini kısarak kaşlarını kaldırdı ve ona yemedim der gibi bir bakış attı.

"Kıyafetlerini giy şimdi fantezi zamanı değil, ama yazık şimdi Jimin dayanamamıştır, değil mi? Kıyamam, sevdiği kişi olunca çok çabuk tahrik olur." ters bir tonda söylediğinde Jungkook kaşlarını çattı.

"Ne fantezisi hyung, biz sadece... Ben üstümü... Üf hyung sana ne ya?"

Abisi dayanamayıp bir kahkaha atarken yerdeki tişörtüne uzanıp kafasından geçirdi.

"Biraz rahatsız ettik sanırım?" Jungkook cevap vermeyince odanın dışına doğru seslendi. "Hoseok geri gidiyoruz hazırlan."

Jungkook pantolonunu da giyip altındaki şişlik belli olmasın diye örtüyü toplayıp önünde tutarak odadan bir hışımla çıktı ve Taehyung'un odasının önündeki banyoya girecekken duyduğu ses ile gülmemek için dudağını ısırdı.

"Jungkook!" Jimin çığlıkla karışık şekilde bağırınca Jungkook Hoseok ya da Taehyung'un ortalıkta olmadığından emin olarak sırıtışını bastıramadam Jimin'in yanına gitti.

İçeri girince Jimin'in sadece boxerını giymiş olduğunu gördü. Duvara yaslanmış elleri dizlerinde duruyordu.

Nefes nefese kalmıştı ve suratını buruşturmuştu.

Alt tarafı feci şekilde sızlarken yutkundu.

Jimin kendini toparlayarak yerinde doğruldu. Gözü aşağı kayarken genişçe sırıtarak Jungkook'un yanından geçtiği sırada yanağından makas aldı. Dışarı çıkarken Jungkook'a iyi şanslar dileyerek karşıda bulunan odaya girdi.

Jungkook nefes vererek başını iki yana salladı ve daha acele etmemiş olmalarına lanet etti.

***

"Ee?" Taehyung suratındaki yaramaz sırıtışla karşısındaki ikiliye bakarken Jungkook tek kaşını kaldırdı.

Bu sırada Jimin başını kollarının arasına almış, çıkarmamaya yemin etmişti.

"Ne ee?"

"Nası-" karın boşluğuna yediği ani dirsek ile acıyla inledi ve susmak zorunda kaldı. Hoseok dirseğini sertçe sevgilisinin karnına geçirince Taehyung'un mesajı aldığından emin olana kadar ona ters bakışlar atmıştı.

"Kapa çeneni arsız hayvan." bunu söyleyince Taehyung kahkaha atarak sevgilisini kendine çekti.

"Bize sorarken kendin denemeyi düşünmelisin bence hyung, oldukça zevkliydi."

Taehyung tekrar gülmeye başladığında Jimin başını dizlerine vurdu. "Jungkook söylemesen ölürdün değil mi?" Jimin boğuk seliylr konuştuğunda Jungkook tavşan dişlerini gösterecek şekilde sırıtarak başını salladı.

"Abisine çekmiş canım kardeşim benim." Taehyung gururla konuştuğunda Hoseok dehşet dolu bakışlarını Jungkook'a çekip Taehyung'a sabitledi.