spring day +jikook

part twenty four; did you?

İkilinin bakışları oraya döndüğü anda Taehyung bir fotoğraf daha çekti. Çektiği fotoğrafı hayranlıkla izlerken kendi kendine mırıldandıyordu.

"Aman Tanrım çok güzel, çok güzel."

Jimin anladığı zaman gözlerini büyüterek Taehyung'un yanına koştu. "Hyung sil onları, çabuk sil onları!" elindeki telefonu almaya çalışırken Taehyung kolunu havaya kaldırarak Jimin'den uzun olmasının avantajlarını kullanıyordu.

Fakat ondan uzun sayılabilecek Namjoon da kolunu kaldırarak telefonu almaya kalkıştığında geri çekildi.

"En yakın arkadaşımın ve sevgilisinin ifşalarını kimseye yedirtmem ben!"

Taehyung ilk gözüne çarpan kişi olan Hoseok'a seslendi.

"Tut telefonu Hobie!" diyerek telefonu fırlattığında Hoseok neye uğradığını şaşırarak telefonu tutmak yerine korunmak için ellerini ileri uzatmıştı.

Yerle buluşan telefon hepsinin içini götürecek tipte bir ses çıkarırken tek konuşan Taehyung olmuştu.

"Sıçtık."

***

"Benim telefonum mu! Kırıldı ne demek! Hepinizi si-" avuç içini ağzına bastıran sevgilisiyle cümlenin geri kalanı homurtu şeklinde devam etmişti Chanyeol'un.

"Sevgilim, senin sevgilin benim, onlar ne yaptı da benim olan şeyi kendileri alıyor?"

"Baekhyun şakanın zamanı değil! Telefon diyor kırıldı diyor kıt mısın acaba!"

Baekhyun'a gözleri büyürken eliyle ağzını kapatmıştı. "Lan," diye mırıldandığında Hoseok endişeyle dudaklarını yalarken Taehyung alayla güldü.

"Beyimizin jetonu yeni düştü."

SeokJin Namjoon'un sarıldığı koluna daha sıkı sarılırken Baekhyun'un kendinden geçme evrelerini sırasıyla izliyordu.

"Lan ben almıştım ona telefonu lan! Siktim seni Taehyung bekle beni!"

Tüm heyecanı kaçıran bir Namjoon'un sesi Baekhyun'un koşmak için kaldırdığı ayağını geri indirmesini sağlamıştı.

"Dostum, camını değiştirebilirsin."

Baekhyun başını onaylarcasına sallayarak kendince bir şeyler mırıldandı. "Sevgilim, tamam camını değiştirmek en mantıklısı." dedi sonunda.

Chanyeol da bu fikir aklına yatmış gibi baş sallayınca Namjoon göz devirdi. "Gerizekalılar," diye mırıldanarak güldü.

"Hem senin benim telefonunla ne işin var ki git kendi telefonunda çek ne çekiyorsan." Chanyeol homurdandığında Taehyung cıkladı.

"Bende bunların çok ifşası var, çok. Öpüşürken mi dersin, koklaşırken mi dersin, sevişirken mi dersin, ne ararsan var bende."

Dedikleriyle Jungkook ve Jimin'in gözleri sonuna kadar açılırken, SeokJin ve Hoseok dışında hepsi gülmeye başlamıştı.

"N-nasıl ya? Sevişirken ne demek, sen bizi mi gözetliyorsun hyung?"

"Mükemmel fangirl yeteneklerim olmasaydı gözlerdim tabi, ama benim daha sağlam kaynaklarım var Jeon Kookie."

"Odada ben ve Jimin den başka kimse yoktu ki!" bağırarak konuştuğunda Chanyeol ve Baekhyun gülmekten kızarmıştı.

"Vardı bir tanem, vardı aşkım, vardı bebeğim, vardı." Taehyung da kendini gülmemek için kasarken konuşmaya çalışmıştı.

Jungkook'un gözü Chanyeol ve Baekhyun'u bulduğunda gülmekten domatese dönmüş suratlarına bakarak sinirle soludu. "Şerefsizler, sizin de parmağınız var, değil mi?"

Chanyeol bir şey demeden soluklanmaya çalışırken Baekhyun gülmeye devam ederek omuz silkmişti.

"Ama," diye söze başladı Taehyung. "Yalan söyleyemeyeceğim, az daha ben de kendimden geçecektim Jungkook, bayağı yeteneklisin insan azdırma konusunda. Özellikle Jimin var ya, üf yani üf. Çocuk kı-"

"Nasıl be!" diye çığlıkla karışık konuştuğunda Taehyung pis bir sırıtış sundu.

"Abini tanımamışsın be güzelim. Ben yaparım."

"Görmüş olamazsın, olmaz. Bizi izlemiş olamazsın hyung şaka yapıyorum de."

"Şaka yapsaydım gülerdim." dedi Taehyung artık kendini gülmemek için zorlarken altına yapacağını hissederken.

"Ya hyung,"

Taehyung dayanamayıp gülmeye başlayınca Jungkook rahat bir nefes verdi. "Bir an gerçek sanmıştım, eğer benden küçük olsaydın seni türlü şeylerle tehdit ederdim hyung."

"Düzeltme yapıyorum," diyen Namjoon'a döndü bakışlar. "Jimin olsaydı türlü şeylerle tehdit ederdin. Mesela istediğini yaptırmamak en büyük ceza olurdu. Ama gelip de SeokJin'i öyle tehdit edemezsin. Çünkü gebetirim."

"Çocuk haklı beyler. Jungkook'un Jimin dışında kimsenin üzerinde yetkisi yok." Baekhyun konuştuğunda Jungkook onun kafasına bir tane geçirdi.

"Sana ne lan mal, işine baksana sen."

"Pardon? Konu sevgilimin telefonuyla ifşanızın çekilmesiyle başladı ve şimdi benim karışmamamı mı bekliyorsun? Nah karışmam o zaman."

"Artık eve gitsek diyorum."

"Hm gizli işler diyorsun." kaşlarını kaldırıp indirerek konuşan Taehyung'a yapmacık bir şekilde gülümseyerek baş sallamıştı.

"Eh, gidelim o zaman. İnsanları işinden mahrum etmeyelim. Özellikle bu insanlar iki dakika sorun yaşamayan, seviştikten sonra tartışan bir çift ise, ayıp ayıp."

Jungkook derin bir nefes alarak burun kemerini iki parmağı arasına aldı. "Niye sadece bizim özel hayatımızdan konuşuyoruz? Biraz Chanyeol ve Baekhyun'un özel hayatı hakkında konuşsak olmaz mı?"

"Bizim özel hayatımız yok kanka. Ne yapacaksak o anda yaparız. Kimlerin olduğu ya da nerede olduğumuz önemli değil."

Jungkook kaşlarını kaldırarak başını salladı. "Keşke ben de bu kadar umursamaz olabilseydim."

"Değilsin ama, artık eve gidelim!" Jimin bıkkınlıkla tekrar söylendiğinde Taehyung da ofladı ve hemen yanlarındaki arabanın kilidini açtı.

"Buyrun efendim, müstakbel kocanız Jungkook'un üstündeki yerinizi alabilirsiniz."

"Yaa," deyince herkes Hoseok'a döndü. "Düşünsenize evlendiklerini, mutluluktan ağlardım."

"Sana ne oluyor Hoseok, evlenselerdi asıl ben mutluluktan ağlayıp kendimi yerden yere atar, kafamı tuvalete sokar sonra camdan aşağı atlayarak abilik görevimi tamamladığım için kendimle gurur duyardım."

"Az bile." diye mırıldanırken gülmüştü Hoseok.

Jimin oturduğu yerde başını büyüğünün omzuna yaslayarak sevgilisinin yandan profilini izledi. Eve kadar o sevgilisini keyifle izlerken büyük olan bunu bilmesine rağmen hareket etmedi.

Küçüğün ona hayran kalması hoşuna gidiyordu. Onu doyamadan izlemesi hoşuna gidiyordu. Onun her bir santimini ezberlemek istercesine incelemesi hoşuna gidiyordu.

Park Jimin, Jeon Jungkook'un çok hoşuna gidiyordu.

°°°°°°°

Aman Tanrım, sorunsuz tam 2 bölüm yazdım inanabiliyor musunuz?!

Kavga yok tartışma yok ciddi konular yok geberen yok, mutlu mesut yaşadıkları 2 bölüm!

Abartmış olabilirim ama benim için başarı :3

Seviliyorsunuz bebeklerim, bayramınız kutlu olsun ^^

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere!