part seventeen; before the sleep

5.8K 462 99
                                    

Hepinizi ısırıcam kitap bitince anlaştık mı?

Sizin kalp eriten güzel yorumlarınızı okuyunca suratımda salak bir sırıtış oluşuyor. Buna sebep olduğunuz için okuyan herkesi ısırıcam.

Hatta güzel yorumları yazan parmaklarınızı yiycem.

Beni çıldırtmak için karşıma çıkmış yenilesi yaratıklarsınız hepiniz.

"Hoseok malı gülmesene!" Jimin arkadaşının koluna vurup söylendiğinde Hoseok gülmeye devam ediyordu. "Tae Hyung'un yanında utanmayı biliyorsun ama!"

"Sen de Jungkook'un yanında utanmayı bilmiyorsun," gülmeye ara verip konuştuğu sırada koluna bir yumruk daha yedi.

"Hayır size ne oluyor sevişen biziz anlamıyorum ki,"

"Dertleşmek istediğini söyleyip gecenin bir yarısı bana tüm yaptıklarınızı anlatman senin  suçundu."

"Ne yapacağımı bilmiyorum çok heyecanlanmıştım," saçlarını çekiştirerek başını geriye attı Jimin. "Her bir dokunuşu beni eritiyordu resmen. Titriyordum Hoseok."

"Kıyamam sana, istediğin oldu mu bari?" hınzır bir sırıtışla sorduğunda Jimin başını umutsuzca iki yana salladı.

"Hadi ya, az kalsın olacaktı da biz geldik deme sakın." Hoseok kendini tekrar gülmemek için aşırı zorluyordu.

"Hoseok delirtme beni sanki bilmiyorsun," Hoseok kendini tutamayarak güldüğünde mırıldandı. "Gerizekalı,"

"Jimin var ya böyle tepkilerin kalbe zararlı," biraz soluklandıktna sonra devam etti. "Sinirlenince kendimi tutamıyorum," Sonunda gülmeyi tamamen kestiğinde Jimin somurtuyordu.

"Çok komik değil mi?"

"Evet öyle,"

"Ben de sana güvenebileceğimi sanmıştım hain!" yapmacık bir sinirle ayağa kalktığında karanlık odanın ışığı açıldı.

"Gecenin 3'ünde ne yapıyorsunuz siz?" duyduğu sesle Jimin arkasına döndü.

"Konuşuyor-"

"Hoş şeyler yapmışsınız," Hoseok kaşlarını kaldırıp indirerek konuştuğunda Jungkook gözlerini kısan bir gülümseme sundu.

"Sen de mi arsızlaştın Hoseok?" sorduğunda Hoseok omuz silkti.

"Konu bir tanecik canım kankam olunca neden olmasın?"

Jungkook tekrardan gülerek odaya girdi. "Siz devam edin, ben yokmuşum gibi anlat Mochi'm."

Ona dehşetle bakan küçüğe omuz silkti. "Sana kızmıyorum bebeğim, devam edebilirsin," masum bir şekilde konuştuğunda Jimin gözlerini kırpıştırdı.

"H-hayır tabii ki, saçmalama bu konu ortalık yerde konuşulur mu, ayıp." cıklayarak yatağa geri oturduğunda yanında duran Jungkook gülerek Jimin'in boynuna eğildi ve küçüğün tüylerini ürpertecek bir öpücük bıraktı.

"Aman aman, yine başlıyorsanız çıkıyorum hemen!" Hoseok telaşla konuştuğunda Jimin Jungkook'un dudaklarının dokunduğu yere götürdü elini. Jungkook ise elini Jimin'in omzuna atarak konuştu.

"Yine başlıyoruz Hobie,"

Jimin gözlerini büyüterek Jungkook'a döndü. Hoseok da aynı şeyi yapınca Jungkook kendini tutamadan bir kahkaha attı.

"Hayatta olmaz beni bir daha öyle bırakırsan, resmen ölümle göz göze geldim seni beklerken."

"Tamam Jimin kalan dertlerini sevgilinle bir şekilde çözüme kavuşturursun." Hoseok odadan çıkmadan önce son sözlerini söylemişti.

spring day +jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin