"Ee... ne diyorsun?"
Khan yüzünde ciddi bir ifadeyle sana bakıyordu. Changkyun'un ikide bir gelip bir isteğiniz var mı diye sorması yüzünden ancak bitmişti planı açıklaması.
"Yani diyorsun ki; ben bu adama ağlayıp rica edersem peşimi bırakır. Sadece çalışan olduğumu söyleyeceğim ve bunu istemediğimi anlatacağım?"
"Evet... bak bu adam nedense isteksizliğe takmış durumda. Yani sana takıntılı olduğu için dünyayı yıkar. Ama meslekten ayrılmak istediğini söylersen hemen geri çekilir."
"Çok garip... ama işe yarar diyorsan madem..."
"Hem... birlikte olmadan da kurtulabilirsin"
İstemiyordun bunu... istemeliydin. Changkyun masaya uğrayıp gidince Khan kahkaha attı.
"Garip olan bu çocuk. Dakika başı geliyor. Sana aşık bence."
"Hiç de garip bir durum değil. Ben sevilen bir işverenim. Ayrıca kendisi güvenlik konusunda eğitimli--"
Khan ikna oldum tamam ifadesiyle bakıp öne eğildi. Açıklamalarınla uğraşmak istemedi.
"Anlaştıysak ben haber vereyim. Sen de onun isteği çerçevesinde hazırlanırsın?"
Derin bir nefes aldın. "Peki... ayarla bakalım..."
*
Hoseok aldığı telefonla birden neşelense de karmaşık duygular içindeydi. İnanmak istemediği şey olmuştu. Kız cidden bir görevliydi. Eskorttu işte... eskort!
"Efendim... özel bir tema istiyor musunuz?"
Her zaman bu soruyu iple çekerdi Hoseok. Fakat bu kez canı büsbütün sıkılmıştı. Müdüriyet katındaki manzaraya baktı.
"Ona de ki; ..." birden hüzün çökmüştü ruhuna. Sessizlik uzun sürünce Khan lafa girdi.
"Buyrun efendim?"
"Ona de ki; çok özlediği sevgilisi ile uzun bir ayrılık sonrası buluşacak gibi giyinsin. Askerden dönen erkek arkadaş gibi falan...ama kız resepsiyonda çalışıyormuş... ne anlarsan öyle anlat."
Tadı yoktu Hoseok'un. Ne hissetmesi gerektiğini bilmiyordu. Odaya gitti. Anlaşmaları iyi gidiyordu. Fakat bu durumda can sıkıntısını çıkartır sonra iki gün izin vermesini isterdi Khan'dan.
"Ne zamana ayarlayayım randevuyu?""Khan... 1 hafta sonra olsun. İhalem var."
Hoseok telefonu kapatınca Khan sana baktı. Gülümseyerek sana bakmasından nefret ediyordun.
"Bir hafta sonra Tropical Night'ta randevunuz var. Detaylar şöy-- sen... iyi misin?"
Birden için bulanmıştı. Yerinden kalkıp lavaboya koştun. Sanki üç gündür yediğin herşeyi çıkarmıştın klozete. Halsizlikle yere oturdun. Bir süredir aç kaldığında miden bulanıyordu ama bugün beter olmuştun.
*
Takip eden haftada da bulantıların devam ediyordu. Changkyun ne yapacağını bilememekteydi. Arada ateşleniyordun. İstifra etmekten vücudunda mineral eksikliği meydana geliyordu ve canın tuhaf şeyler çekiyordu. Changkyun ne istersen yapıyordu. Buna ara ara kaçak göçek de olsa iş yerinde 'kavuşmalarınız' da dahildi. En çok da malzeme dolabındaki daracık alanda göz göze ve yoğun geçenler seni doyuruyordu. Bakışlarıyla bile sevişiyordu seninle. Seni incelemesine bayılıyordun.
Ara ara sen şeker hamuru kaplamalı bir pasta ile uğraşırken filan arkadan yaklaşıp kalçalarına yaslanırdı. Sana yaslandığı yerden sürtünürdü. Bir elinin haylaz ve ıslatılmış parmakları da pantolonundan içerilere ilerlerdi.
İtiraz etmeye cüret ettiğinde seni çözecek cümleleri bulurdu. 'Hadi bebeğim, uç benimle...'
Her daim hazırlıklı olurdu. Fakat onun en sevdiği seferde sen ofisteydin. Masanda oturmuş tarif karşılaştırmaları yapıyordun. Changkyun da masanın altına sıvışmış, çamaşırını indirmişti. Bacaklarından birini omzuna alıp dil teknolojisindeki doğal yeteneğini kullanmıştı. Odana asistanın Al'ın rapor getirip götürmeleri arasında seni defalarca zirveye taşımıştı. O gece eve gittiğinizde cidden yarım kutu zırhı kullanmıştınız. Enerjisi ile ayaklarını yerden kesiyordu.
Ancak bazı zirvelerin sonunda lavaboya koşuyor ve kusuyordun. Bu durumu sen Hoseok ile olacak randevunun stresi olarak değerlendirirken Changkyun'un uykuları kaçmaktaydı.
*
Changkyun gece elinde bir kutuyla gelmişti. Kusmaların ve tuhaf iştahın ona tek bir şeyi düşündürüyordu.
"Changkyun.. ne bu?"
"Hamilelik testi."
"Ayy.... okumam yoktu sağol... Onu demiyorum. Ne gereği vardı bunun?"
"Günlerdir sabah kalkıp klozete günaydın öpücüğü veriyordun. Saçma sapan bir beslenme düzeni oluşturdun." eliyle testi sana geri ittiğinde pes edip testi yaptın.
Gergin geçen o üç dakikayı asla unutmayacaktın.
Bir de Changkyun'un yüz ifadesini.
"Biliyorsun Vic... pozitif filan çıkarsa... bu Avukat'ın bebeğidir. Yalvardığım halde bir kez bile zırh olmadan sevişmedik. Ve sonuç her ne ise, ben buradayım."
Teste baktın.
"Her ne olursa olsun derken ciddiydin ! Vay be..."
*
Sen hazırlanırken Changkyun yatağın üstünde uzanmış seni izliyordu.
"Demek ben askerden dönünce beni bu kılıkta karşılayacaksın?" Dedi.
"Beğenmedin galiba?" Dedin.
"Beğenmemek değil de..." ayağa kalkıp sen aynaya bakarken arkadan sana sarılıp surat astı. "Sen hep güzelsin ama böyle fazla ... niyeti belli ediyor." Sesindeki imayı anlamıştın. Normal davranmaya çalışarak aynaya eğildin küpeni takarken. Kalpli kolyeni nerede kaybettiğini merak ediyordun.
"Tam bir eskort oldum bence. Uzun deri çizmeler. Kısa elbise. Büyük dekolte. Ağır makyaj. Eskortlar böyle olmaz mı?" derken takamadığın küpeye sinir oldun ve gözlerin doldu.
"Heey... gözyaşlarını Avukat'a sakla. Sana dokunmayacak bile." Changkyun olacaklardan çıok olmasını istediklerinden bahsediyordu aslında.
"Yani planımız Khan'a güvenmek?" dedin sinirli sinirli. Kendi seçtiğin yöntem için onu azarlıyordun. Bu yöntemi seçme sebebini anlamıştı Changkyun. Susmak öyle zordu ki anladığı şeylere. Vedanı etmene izin verecekti. Senden bu vedayı alırsa herşeyin elinde patlamasından endişelenmişti.
Changkyun senden uzaklaşıp ceketini giydi. İfadesini saklayarak seni saçlarından öptü. "Her halukârda... güvende olacaksın." Dedi ve evden çıktı. Sesindeki ton seni üzse de Khan'ın telefonu ile irkildin.
"Vicky!!! Hadi ... bekliyorum seni."
**
Yahu bu karakteri ben yazdım ama nasıl gıcığım herife!! Bekliyormuş... aman paşaya bak sen! Kafanızı bulandırıp kendi isteğine boyun eğdirdi paçoz herif.
Şey, dolunay dönemindeyim ve kurtkıza dönüşüyorum. Dönüşüm esnasında kurt kimliğim ile insan kimliğim birbirinden ayrıştığından sebep bir değişik yazar notu yazıyorum bu ara hahahah
Sağlık, huzur, sevgi ve macera dileklerimle,
D.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
TROPICAL NIGHT | (Wonho OC)
Fanfictie#12 fluff #1 shinhoseok #2 Monbebe #1 OC #1 wonho "Otel Tropical Night'a hoşgeldiniz.... size nasıl yardımcı olabilirim?" "Bana kim olduğunu söyleyerek... " "Ben ..... "