10. Bölüm

31.5K 927 18
                                    

Bölüm 10

Savaş öfke ve heyecanla " babam" diye bilmişti huzur derin nefes alarak " durum şuan iyi ancak 24 saat yoğun bakımda kalmalı" deyip ilerlemeye başladı alkan gözleri ışılıyor minnetle kardeşine bakıyor huzur ilerlemeye başkadı arkasında bıraktığı insanları umursamadan yürüdü karşıdaki bedirhan huzur yaklaştı sıkıca sarıldı " hadi gidelim güzelim" dedi huzur yorgun bir şekilde " üstüm değişim gidelim " diye bildi ikiliyi izleyen savaş sinirle dişlerin sıktı huzurun girdi tarafa doğru hızlı hızlı yürüdü kapıyı açtı tan içeri gireceği sırdada elbisesini giymeye çalışan huzur gördü sırt açıkta fermuarını çekmeye çalışıyordu huzur kapın açılması ile ani şekilde arkasın döndü savaşla göz göze geldi savaş derince yutkundu adem elması belirginleşerek huzura baktı huzur ise mahçup şekilde " ne yapıyorsun burda " diye bilmişti savaş kendine geldiği sesle ile huzura dönerek " bir daha bedirhanla bu kadar yakın durmayacaksın " dedi kıskanmıztı huzuru onun gözlerine kimse bakamazdı kimse kokusunu içine çekmezdi o savaşın karısıydı huzur kaşarın çatarak " hangi hakla bunu söylüyorsun " diye tısladı savaş aralarındaki mesafeyi sıfıra indirdi huzur elbisesin düşmesin diye sıkı sıkı tutuyor" kocan olma hakım ile " diye tısladı huzur kaşların çatarak
" hani hiç bir zaman karın olmayacaktım" diye kinayeli şekilde konuştu savaş hay ben benim kafama dedi içinden " ama karımsın huzur karaaslan adına bir laf gelirse gözüm kırpmam vururum seni " diye tısladı huzur hızlı şekilde döndürdü fermuarın çekti ve ekledi " bir daha bu kadar açık giyme " dedi ve odadan çıktı huzur kafasın iki yana sallayıp dengesiz bu adam diye söylendi kendi kendine... bedirhan ve genco ile eve geldikten sonra kendini uykun kolarına bıraktı sabah hastaneye geçtiğinde fırat ağa hala yogun bakımda hastanede adım atacak yer yok her yer karaaslan aşiretinden insanlarla dolu kimi meraklı bakışlarla bakıyor kim dün akşam olanları konuşuyor huzur adımların hızlandırıp asansöre bindi fırat ağanın uyandığın normal odaya alındığını söylediler önce başhekimle konuştu bu hasta ile ilgilenmek istediğin söyledi karaaslan ailesine ait olan hastane baş hekim tanımadığı ünlü cerraha iş teklifindi bulundu huzur sadece bu hasta ile ilgilenmek istediğin ama  tekliflerini değerlendireceğin dile getirdi. Fırat ağanın odasına ulaşan huzur tahlil sonuçların inceledi içerin bu kadar kalabalık olmasına karşılık " bişey rica etsem" dediğinde fırat ağa " tabi kızım rica ne emrin olur sana canımız borçlandık " dedi huzur mahçupça "estafurullah oda çok kalabalık bi bir kişi kalsa yeter ve hastane her yer dolu insanlar işlerin yapmakta zorlanıyor söyleseniz boşaltsalar " dedi fırat ağa anlayışla " duydunuz hanımağanız savaş ağa karın duydun kalabalığa mehil yok " dedi otoriter sesi ile tahlilleri inceleyen huzur " fırat bey sigarayı bırakmalısın " dedi ordan atlayan bir kız " dayım sigara içmez" dedi huzur  " tahliller öyle demiyor ama " dedi fırat ağa yenine dönerek " heje ne zaman doktor oldun haberimiz yok" dedi ağır şivesi ile heje kafasın eğip konuşmayı bıraktı civan yaptıkları hejenin bu günkü tavrı şadoğllarına resmen tepki idi gerçi heje savaşı elde edemedi ya onunda karın ağrısı vardı huzur kontröllerin bittirdi herkese geçmiş olsun dileklerin sundu tekrar geleceğin doktor arkadaşlarına direktifleri verdiğin bir sorun olursa hemen geleceğin dile getirdi çıkacağı sırda dilanın yanında duran alkana dönerek " eve geçiyorum gelecek misin " diye soru alkan hayır anlamında kafasın saladı huzur " geç kalma akşam uçağım var " dediğinde savaşın gözleri kocaman açıldı ve lafa girdi
" anlamadım"  dedi sinirle huzur hiç umursamadan alkana bakarak çıktı odadan savaş sinirle huzurun peşinden odadan çıktı yetişip kolunu tutuğunda huzur öfke ile bırak kolum dedi savaş kükrercesine " nereye gidiyorsun ve benim niye haberim yok " diye inletti ortalığı huzur " bağırma sağır değilim ve dünde dediğim gibi sende kimsin ki hesap soruyorsun " dedi savaş sinirle tısladı " kocanım yeterli değil mi " dedi huzur kafasını iki yana sallayarak " güldürme beni ne kocası sen dedin sen benim karım olamasın " diye savaş " ama karar alındı nikah kıyıldı babam bu durumda olmasaydı şuan düğün alış verişinde olacaktık bu yüzden bu saatten sonra bir karaaslan gibi davran " diye kükredi savaşın sinirli yapısın duymuştu daha önce kendin naif kırılgan yanına ters bir adamdı ancak huzur derin bir nefes alarak "işlerim var italyaya gitmeme gerek" dedi savaş acaba sevgilisi mi var yada hayatında başka biri neden gidiyor sen benimsin dedi içinden karımsın kadınımsın dedi göz uçuyla giydiği elbiseye baktı dün uyarmıştım seni diye geçirdi aklından ve konuştu " benim sabrım zorlama huzur karaaslan sakın deneme bunu bu saatten sonra bensiz bir yere gidemesin abladın mı beni " diye bağırdı huzur derin bir nefes aldı " orda yaşıyorum ben haletmem gerekken işler var toplanıp geri döneceğim " dedi savaş kendine açıklama yapmasına sevindi " olmaz babam iyileşsin düğün olsun öyle gideriz haleder  işlerin geri döneriz" dedi huzur el mahkum kabul etti savaş zafer kazanmışcasına sırıtı birlikte çıkışa doğru yürüyorlardı ancak savaş gördüğü yüz ile hiç memun oldu ne işi vardı bunun yine burda  diye geçirdi içinden huzur bedirhana doğru bir adım attı savaş huzur kolun tutarak " ne dediğim çabuk unutuyorsun " diye tısladı huzur " o benim kuzenim Kardeşim gibi saçlama lütfen " diye sakince konuştu savaş kaşların çatarak " ben anlama huzur sen benim namusumsun eğerki namusuma tek laf gelsin yaşatmam seni " dedi huzur buğulanan  gözleri ile baktı savaşa " şu güne kadar ailem bir laf getirmedim  savaş sürekli namusuz biriymişim gibi onun bunun altına yatıyormuşum gibi davranma buralarda büyümedim ama ben şadoğlların kızıyım" diye kırgınlığın beli edercesine konuştu kolun savaştan kurtarıp bedirhana " beni burdan götür " dedi arkasında bıraktığı adam sinirden ölüyordu ancak huzurun sözleri yüreğine oturdu kırdım demi seni güzel gözlüm kırdım ancak daha çok kıracağım daha çok üzeceğim sen ve ben bu hayatta cehennemi birlikte yaşayacağız kalbin ruhun buna alışsın güzel gözlüm... diye konuştu giden huzurun arkasından
Huzur arabanın içinde huzursuzca döndü bedirhana baktı " neden " diye sordu bedirhan anlamadım der gibi baktı " neden bunları yaşıyoruz" diye yeniledi bedirhan
" istersen yaşamasın huzur deki bana bedirhan istemiyorum seni alır götürüm kimse izin adın bulamaz" dedi huzur bedirhana baktı " ya arkamda bıraktıklarım onlar ne olacak kan herkesi boğacak bedirhan" diye bildi bedirhan arabayı durdurdu arabana indi hızurunda inmesin sağladı " bana bak güzelim sakın ama sakın gözlerinden bir damala yaş dökme ben senin gözünden akıttığın bir damala yaş için mardin yakarım kimse umrumda olmaz " deyip sarıldı huzura biri abi şevkati ile sokulurken diğeri aşkla baktı sevdayla yanı bedirhan saçların öptü kokusun içine çekti güzel kızın "ağlama" dedi... huzurun gidişin ardından baka kalan savaş pişman oldu bedirhan ve huzurun arkasından aracına binip şadoğlu konağına doğru ilerlemeye başladı aklındaki huzur karşısına alıp konuşmaktı belki af bile dilemek ancak yolun ortasına bedirhanın arabasın görmesi ile hızlandı karısı ve bedirhanın sarılmış halerin görünce çıldırdı kan beynine sıçramıştı öldüreceğim lan sizi diye indi duran arabadan

Beğeni ve yorumlarınız eksik etmeyin

Takipleriniz bekliyorum

Seni Bana YazmışlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin