(Başlamadan önce; ben smut yazdım ^^ buradan AkamexSeijun fanlarına selam olsun.)
Burnuma dolan papatya kokusu nefesimi kesiyordu. Arı vızıltıları kulağıma dolarken gözlerimin kapalı olduğunu fark ettim. Uzandığım çimlere her yerime batıyor ve kaşındırıyordu. Gözlerimi açtım ve ayağa kalktım. Burası bir kırdı. Hani şu romantik filmlerde çiftlerin koşuşturup oynaştığı kırlardan. Bu tür yerleri sevmezdim. Ne gerek var ki çiçeklerle böceklerle içli dışlı olmaya. Başımı iki yana sallayıp buraya nasıl geldiğimi düşünmeye başladım. En son hatırladığım Daitana'yı Rikou'nun yanına attıktan sonra rahat geniş yatağımda uykuya daldığımdı.
'Rüyada olabilirsin Akame?' Dedi iç sesim. Başımla onu onayladım
'Tamam, haklısın ama neden böyle bir yer?' Diye söylendim
'Hmmm, belki bilinç altında yer edinmiştir?' İç sesimin cevabını bir süre düşündüm.
'Sanmıyorum.' Diye fısıldadım.
"Akame, iç seninle konuşacak kadar delirdiğini bilmiyordum." Diyen alaylı ses içimi sesimle konuşmamı bölmüştü. Seijun...
"Rüyamda ne işin var senin?" Dedim ve ona döndüm. Kıkırdadı ve bana yaklaştı.
"Çünkü rüyanı ben kontrol ediyorum." Beni nazikçe yere yatırıp üstüme oturdu. Tek kaşım havada ne yaptığına bakıyordum. Ellerini kaslı karnıma koyup kasığma doğru sürünerek kaydı. Vücudum uyarılmıştı.
"Ne yapıyorsun sen?" Dedim bıkkınca. Yavaş bir şekilde üzerime eğildi ve dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu. Karşılık vermedim. Her ne kadar Daitana'yı sevemesemde sadık bir sevgiliydim.
"Seninle olmak nasıl bir duygu hep merak etmiştim. İraden on yıldan sonra ilk defa bu kadar zayıf. Beynine hükmedebilme fırsatı şimdi elime geçti." Dedi ve yanağıma bir öpücük kondurdu. Sinirle yerlerimizi değiştirdiğimde. Cilveli bir kahkaha attı.
"Uyku halindeyken bile ipleri elinden bırakmıyorsun. Ne tarz bir otorite manyağı sın?" Dedi ve diliyle kulağımı yaladı. Yaptığı her hareket beni sinir etmişti.
'Daitana'dan daha tutkulu.' Diye olaya karışan iç sesimi es geçerek konuştum
"Benimle birlikte olmak istemiyorsun, başka bir amacın var." Başını olumsuz anlamda salladı.
"Hayır, on yıldır takıntım haline geldin. Her gece rüyalarına girmeyi deniyorum." Dedi ve elini karın kaslarımda gezdirdi.
"Sen Rikou'yu seviyorsun. Bu yaptığın çok anlamsız." Diye mırıldandığımda parmakları yüzüme kaydı.
"Onunla tekrar görüşme fırsatımız oldu ama beni tanımadı." Dudakları büzüldü. Bu hali bana çok sempatik gel-
'Akame, kendinde gel!' İç sesime teşekkür edip soru işareti dolu gözümü gözlerine çevirdim
"Beni insan olarak görmüyor artık. Ona göre bir canavarım. Beni öldürmeye kalktı!" Dedi ve bacaklarını belime doladı yüzümü okşayarak devam etti
"Ama sen öyle değilsin. Beni hala insan olarak görüyorsun. Hatta Rikou'nun aksine şeytan olmam hoşuna gidiyor. On yıl seni izlerken her bir haraketine aşık oldum. Şu anki halinle bir iblisten daha özelsin. Senin gibi bir insan daha görmedim." Yumuşak dudaklarını tekrar dudağıma bastırdı. Bu his hoşuma gitmişti.
'Toparla kendini Akame.' Yine iç sesim beni kendime getirmişti.
"Sende bana benziyorsun ki." Dedim ve hafifçe gülümsedim. Hatırlıyorum da Kanmu'da çok duygusaldı. Seijun'da onun gibi duygusallaşmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Want Your Bite
Fiksi PenggemarAltı kişilik bir arkadaş grubu. Bir araya gelince hobi olarak adam öldürüyorlar. Herkes birbirine fazla bağlı... mı acaba? Altı erkek Hepsi aşık Ama aşklarını yaşamayan pek vakitleri yok! Altı insan dışı yaratık. İçlerinde şeytana kadar her cinsten...