A Clamp (Seijun&Xavier)

515 44 34
                                        

Kamptan iki ay sonra*

"Akame?"

"Seijun?"

"Bu nedir?"

"Bu bir kelepçe Seijun."

"Görüyorum... Neden pembe tüyleri var bunun?"

"Bilmiyorum Kanmu cebinden çıkardı, Rouketi üzerinde kullanmıştır kesin."

"Yani şimdi bu şey..."

"Evet tam olarak öyle."

"Oh iyi." Kızararak başımı çevirdim. Akame ile birbirimize pembe tüylü bir kelepçeyle bağlanmıştık. Uzun süredir girmediğim Gay bar'a girdiğimde Akame beni kendine daha çok çekti. Şu anda bu halde olmamızın iki suçlusu vardı Rouketi ve Kanmu. Aslında Daitana ve Xavier'de suçluydu ama bize haber getirmek onların işiydi. Bu parlak planı ortaya atan o aşk kuşlarının kanatlarını yolup üzerlerine işeyecektim. Akame'nin kahkahası müziği delip geçerken ona odaklandım.

"Seijun, sesli düşünüyorsun." Diye fısıldadı kulağıma. Tek arkadaşım diye söylemiyorum çok çekici biriydi şu Akame. Tabi ilaçlarını aldığı zaman. Daitana çok şanslıydı.

"Pardon." Diye geri fısıldadım. O ise omuz silkitti. İki ay önce yaptığımız o kavga sonucu kazanan bizim grup olmuştu. Rikou ise bize hiç ihanet etmemiş ajan olduğu anlaşılmasın diye kolayca çökebilecek bir plan kurmuştu. Beni bir bakıma hem kullanmış hemde kullanmamıştı yani. Aramızda Xavier'den sonra tek hetro olanın o olması ayrı bir bokluktu zaten. Orada bana seni seviyorum derken 'erkek kardeş' sevgisi anlamında söylemiş. Şimdi daha çok acı çekiyordum. Düşmanım olsaydı en azından onu görebilirdim. Beni sevmese de olurdu. O ise nişanlısıyla dünya turuna çıkmış ve çeteden ayrılmıştı. Evet bizden gizlediği bir nişanlısı varmış. Kanmu ve Rouketi, Akame ve Daitana gibi normal ve stabil bir ilişki izlemiyorlardı. Bir çok kez başlarını belaya sokmuşlardı. Sokak ortasında sevişirsen böyle olurdu zaten. Bizi en çok şoka sokan Xavier ve Sada'nın ilişkisiydi. Akame hala Xavier'i neden öldürmedi bilmiyordum. Aslında Akame ile bu son işimizdi sonra çete birbirinden kopmamak şartıyla ayrılacaktı. Hala Rusların başımıza açtığı işleri temizliyorduk. Bu gün bu barda olma sebebimiz Mafyanın son kolu olan Sasha ve grubu bu yerde gizleniyordu. Akame ise beni kaybetmemek için bir çözüm yolu ararken Kanmu cebinden bu kelepçeleri çıkarıp ona vermişti. Daha ne olduğunu anlayamadan kelepçeyi bileğimde buldum. Xavier bu halimizi görünce gülmekten yerlere yatmıştı. Daitana ise 'Bence siz görevi falan bırakın burada işe girin. Birbirine bağlı iki pasif çok ilgi çeker. Hele birde soyunursanız.' diyerek resmen bizimle dalga geçmişti.

"Seijun buradan sola döneceğiz." Dedi Akame. Eskisinden de iyi anlaşsak bile pek fazla konuşmuyorduk. Başımı sallayıp onunla birlikte sola döndüm. Sonunda koridordan çıkmıştık. Orada bile birbirini yiyenler vardı. Sahneye gözüm kaydığında bir sürü tatlı yüzlü genç erkek tavşan kıyafetleriyle direklerde dans ediyordu. az ilerisinde kendini parmaklayan bile vardı. Müzik ise tabikide ortama uygundu. Erkek izleyicilerin çoğu kendinden geçmişti bile.

"Daitana çok tutulacağımızdan emindi ya, bence ona bunları göstermek lazım." Diye fısıldadım kulağına. Her yerde müzik çok gürültülüydü. Akame gene kahkaha attı. Uzun zamandır çok neşeliydi. O soğuk hali gitmişti.

"Açıkçası ben ne kadar yapabilirdim bu işi bilmiyorum. Daitana söylemeye utanıyor olabilir ama aktif olan benim. Elbette ben olacağım. Aksi düşünülemez." Söylediğine kıkırdadım ama duymadı. Onun sesi kadar gür değildi benim ki. Gerçekten beni kaybetseydi fark etmezdi bile.

"Kanmu'ya sinirliyim ama gerçekten iyi bir çözüm buldu. Böylece kaybolma oranım sıfıra iniyor." Dediğimde başıyla beni onayladı.

"Hem o yandan işe yaradı hem de giriş biletimiz oldu." Tek kaşımı kaldırıp ona baktığımda yukarıdaki odaları işaret etti

I Want Your BiteHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin