9.Bölüm Kavga

57 11 1
                                    

Keyifli okumalar

Multimedya İsra Oğuzhan

9.Bölüm Kavga

Hiç insan öldürmediği halde bir katilden daha cani insanlar gördüm. Umudumuzu öldüren insanlar gördüm.

                                                                                     Dostoyevski

Acı içinde kıvranan birine el uzatmak gerekiyordu. Ama bilmeliydim. Yüzüyor muydu? Yoksa çırpınıyor muydu? Çırpındığı için daha mı çok batıyordu? Ne yapacaktım ben? İçime çöken bu mutsuzluğu nasıl yenecektim? Canım yanıyordu. Çare bulamadıkça geç kaldığımı hissediyordum. Cam kırıkları gibiydi. Dokunsam elim kanar, dokunmasam bana batar...

Bir şey dikkatimi çok çekmişti. Anlatırken üzülür gibi bir hali yoktu. Sinirlendiğinde damarları şişiyordu ama üzüldüğünde kimsenin damarı şişmezdi. Çok paranoyak olmuştum ben de. Belki acısından ne yaptığını şaşırmıştı. Düşüncelere gömülmüştüm. Aslında derneği taş yağmuruna tuttukları gün Bora'yı ve diğerlerini polise şikayet etmeliydim. Eğer etseydim durumlar böyle olmazdı. Bir girdaba sürüklemiştim kendimi. Merhametim her an suistimal edilir diye korkuyordum. Bir çıkış yolu yoktu. Sabah namazına kalktıktan sonra uyuyamamıştım. Ben de ezbere bildiğim maun suresinin mealini açtım. 

اَرَاَيْتَ الَّذ۪ي يُكَذِّبُ بِالدّ۪ينِۜ
فَذٰلِكَ الَّذ۪ي يَدُعُّ الْيَت۪يمَۙ
وَلَا يَحُضُّ عَلٰى طَعَامِ الْمِسْك۪ينِۜ
فَوَيْلٌ لِلْمُصَلّ۪ينَۙ
اَلَّذ۪ينَ هُمْ عَنْ صَلَاتِهِمْ سَاهُونَۙ
اَلَّذ۪ينَ هُمْ يُرَٓاؤُ۫نَۙ
وَيَمْنَعُونَ الْمَاعُونَ

Gördün mü o dine yalan diyeni? İşte yetimi itip kakan odur! Yoksulu doyurmaya teşvik etmez. Fakat veyl o namaz kılanlara ki, namazlarında yanılmaktadırlar. Onlar ki, gösteriş yaparlar. Ve yardımlığı sakınır (zekatı yemezler).

___

Bugün Çarşambaydı. Altın sarısı fermuarı olan bir ferace giydim. Üzerine de siyah şalımı taktım. Ayakkabılarımı da giyip durağa geçmiştim. Bu otobüsler bu kadar geç gelmek zorunda mıydı? Otobüs bekleyene kadar kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım. Otobüs geldi ve bende sessiz bir şekilde bindim. Genelde sürekli yaşlı olduğundan ben pek oturmuyordum. Hastaneye geldim ve ilk danışanımı içeriye davet ettim. Kısa bir selamlaşmadan sonra anlatmaya başladı.

"Kocamdan boşanmak istiyorum. Ama o istemiyor. Onun yaptıkları yüzünden psikolojim alt üst oldu." Genellikle bu cümleden sonra kocası kadını öldürüyordu. Allah korusun dedim içimden. Kocasını tanıdığım için bu ihtimale mahal vermedim.

"Kocanız ne yapıyor ki?" Aldatmaktan veya şiddetten başka ne boşanmaya iter insanı merak ediyordum.

"Çorapları hep yerlere atıyor. Arkadaşlarıyla futbol oynuyor. Hiç kitap okumuyor. " Birgül hanımın yüzüne baktım. İnsanlar küçük sebeplerle bile ayrılmayı yuvayı dağıtmayı istiyordu. Üstelik çocuklarını düşünmeden. Neyse sonuçta bunlar kendi tercihiydi.

"Bunun dışında?" Düşündü.

"Aslında bunun dışında pek bir şey yok." Su bardağını masaya indirdi.

"Titizliği hastalık edinmiş biri değilsiniz. Çoraplara neden bu kadar taktınız ki?" Kaşlarını kaldırdı.

"Nerden anladınız?"

Yaralarımı SarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin