Erçil: Araf, bunlar ne?
Araf: Ne?
Erçil: *fotoğraflar*
Araf: Bunlar ne?
Erçil: Aptal mısın?
Erçil: İnstagram adın yazıyor.
Erçil: Ve en üstte de tarih.
Erçil: İğrençsin.
Erçil: Gerçekten.
Erçil: Aptal gibi sana inanıp, beni aldatıp terk etmene izin vereceğimi mi sandın?
Erçil: Beynin götünde mi?
Erçil: Düşünce yetin yok gibi.
Erçil: Sen şoku atlatamadın sanırım:).
Araf: Erçil, gerçek değil bunlar.
Erçil: Oldu olacak, fotoşop da de?
Erçil: yerlerdesin şu an.
Erçil: Hani, tüm okulun önünde bağıra bağıra, Erçil beni affet, pişmanım demiştin ya.
Erçil: Tüm okul da seni gerçekten aşık sanmıştı ya.
Erçil: Ah, elim çarptı da tüm okula gönderdim sanırım.
Erçil: Demek ki neymiş, oyun yapmamak lazımmış, değil mi Arafçık?
Erçil: Aldın mı dersini şekerim?
Erçil: Ha, bu en alt kademeydi.
Erçil: Almadım diyorsan, annen ve babana atabilirim.
Erçil: Kızdan, nude atmasını söylediğin kısımları falan da.
Erçil: Yeterli oldu sanırım :).
Erçil: Ah, üzüldüm adına.
Erçil: Geber amına koduğumun aptalı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
karanfil|texting
Cerita Pendek→tamamlandı Bu kitap, karanfil sevenlere ithafen. E: Senin haberin yok ama ben kalbimi avuçlarına bıraktım E: Ne olur, avucunu kapatma E: Ölürüm