friends // nomin

Jaemin'ah

Hey
Beautiful, beautiful, beautiful, beautiful angel
Love your imperfections every angle
Tomorrow comes and goes before you know
So I just had to let you know

nomin vlive açınca delirip tüm bölümü nomin yapmış olabilirim aksnwosnwkskw NE YAPAYIM ÇOK GÜZELLER ÜHÜHÜHÜHÜÜH
sonraki bölüm de full taeten olacak❤️
prdself  🌹

——

Na Jaemin herkesin bir delirme noktası olduğuna inanırdı, kendi delirme noktasının Lee Jeno'nun aegyoları olduğunu fark ettiğinde ise yaşları sadece on altı olmalıydı. Jeno ona yaptırmak istediği bir şey olduğunda o güzelim gözlerinin kısıklığından, dudaklarını sevimlice büzmeye varana kadar her şeyi kullanmaktan çekinmezdi. Koluna yapışır, ona sevimlilik yapar ve her zaman istediğini elde ederdi. Eh, bariz bir şekilde Jaemin o böyle davrandığında hayır diyemiyordu.

Ancak Jaemin ilk defa Jeno'nun aegyo yapmasından nefret ettiğine karar verdi, çünkü hayır, sevimlilik yaptığı kişi kendisi değildi bu sefer. Jeno şirketteki pratiklerinden sonra yurda geçmeden önce Jungwoo ve Ten'in ortasına oturmuş, o şirinlik yapan ifadesiyle onlarla konuşuyordu. Açıkçası Jaemin kıskanç olmadığına emindi, o halde neden onu kendisinden başka birine böyle davranırken görmek hoşuna gitmiyordu?

Bir iç çekti, yurda gitmek istiyordu tam şu an. Jeno orada oturmaya devam ederken olabildiğince o tarafa bakmamaya çalışıyordu, tabii Chenle pek imkan tanımıyordu buna.

"Hyung, çek kolundan. De ki sen benimsin."

Jaemin belki bininci kez gözlerini devirdi yanındaki artık kahverengi saçları olan çocuğa. Japonya konseri pratikleri sayesinde tüm NCT üyeleri sürekli şirkette beraberdi ve bunun hoşuna gittiğini inkar edemediği gibi, söz konusu Jeno olduğunda kendisini tutamadığını da inkar etmiyordu. Bu pratik odasında ayna duvarların birinin dibine oturmuş, soluklanırken onu izliyordu öylece.

"Bu bir drama değil Chenle'ah. Hem ikisi de sevdiğim hyunglarım, yanlış anlayacaklar."

Chenle tam cevap verecekti ki Jisung'ın kendi çantasındaki ramenleri karıştırdığını görünce yerinde zıpladı. "RAMENLERİM!"

Jisung kahkaha atıp kaçarken Chenle da peşinden koşturmaya başlamıştı. Jaemin onların bu yaramaz hallerine sırıttı, önüne döndüğü gibi şimdi Jeno'nun sadece kendisine baktığını görmüştü.

Jungwoo ve Ten bir konu hakkında tartışırken Jeno aralarında oturuyor ve sadece ona bakıyordu, gözlerinde parlak bir ifade vardı, Jaemin gözlerini kaçırdı ancak içten içe daha şimdiden ona yenilmiş hissediyordu.

"Sevgilim."

Jeno gülümseyerek yanına oturdu, ses tonunun ve hitabının verdiği his erimiş çikolatayı andırıyordu. Jaemin sırıtmamak için dudaklarını ısırdı. "Jeno'ah, sence de aegyo kötü bir şey değil mi?"

Jeno beklenmedik soruyla kaşlarını çattı. "Nasıl yani?"

Jaemin bir iç daha çekti, tamam, işte şimdi tamamen saçmalamıştı. Pratik odasında gözlerini gezdirdiğinde herkesin kendi halinde olduğunu gördü, cesaretle Jeno'nun ellerini elleri arasına aldı. Siyah saçları olan çocuk gözlerine baktığında her şeyin bir çözümü olduğuna inanacak kadar etkileniyordu, kaç yaşında olursa olsun.