friends // nomin

sarıl bana, küçükken olduğu gibi

We keep this love in a photograph
We made these memories for ourselves
Where our eyes are never closing
Our hearts were never broken
And time's forever frozen, still
——

'Kendimi kandırmıyorum.' diye düşündü içi içini yerken. 'Kendimi kandırmıyorum, o benim en yakın arkadaşım.' Birkaç adım ilerisinde yer yataklarını sermeye yardım eden Jaemin'e baktı tekrar. Karamela tonda saçları eğildiğinde burnuna doğru dökülüyor ve surat hatları her zaman usta bir heykeltıraşın eserine benziyordu. Yakışıklıydı, tamam yakışıklıydı ama bir erkek başka bir erkeği yakışıklı bulabilirdi, ne vardı ki bunda?

İç çekti.

Taş kağıt ve makas yenilgisinden sonra yatakları sermek Jeno ve Ten'e kalmıştı ancak Jaemin de yardım edebileceğini söyleyerek bahçeden onlarla beraber içeriye gelmişti. Aslında başta sessiz bir ortam vardı ancak sonra Ten'in Taeyong'a yönelik sövmelerine gülmeye başlamışlardı.

"Size söylüyorum, bir insan bu kadar da utangaç olamaz." dedi Ten yastığı eliyle döverken. O kadar şirin bir suratı vardı ki bir şeylere kızgın olduğunda bile onu çok ciddiye alamıyordunuz. "Ne yaptım sanki? Alt tarafı hyung yatağımız bir olsun dedim."

Jaemin sırıtarak kafasını onaylamaz bir şekilde iki yana salladı. "Hyung, birbirimizi kandırmayalım şimdi. Yatak teklifi eder gibiydin."

Tekrar kahkahaları odaya dolduğunda Ten kızardı. "Ses tonumun erotik çıkması benim suçum mu oldu şimdi? Jeno benim tarafımı tut çabuk."

Jeno sırıtarak Ten'in omzuna kolunu attı. "Tabii ki sen haklısın hyung." Ki, suratına Jaemin'in attığı yastığı yemesi tam da bu andan sonra olmuştu.

"Yah, Lee Jeno. Bu gece kapıda yatıyorsun."

Jeno ara sıra oynadıkları oyuna katıldı ve Jaemin'e doğru yürüdü,

"Beni, eşini dışarı mı atacaksın?"

Jaemin sevimlice sırıtıp Jeno'nun yanaklarını çekiştirdi, "Sana kıyabilir miyim kocacığım?"

İkili kahkaha atarken Ten onların bu hallerine alışkın bir halde yatakları yapmaya devam etti. "Evlenin gitsin işte, birbirinizden iyisini mi bulacaksınız?" dedi, Jeno onun ses tonundan ciddi olduğunu anlayınca bariz bir şekile kızardı.

"En yakın arkadaşlar evlenmezler hyung." dedi muzipçe. Sonra Jaemin'e baktığında genç adamın kendisine dikkatli bir şekilde baktığını gördü, gözleri anlık kilitlendiğinde Jaemin gülümsedi ve Ten'e döndü. "Doğru, en yakın arkadaşlar evlenmezler." Ses tonu yumuşaktı.

Gözleri tekrar buluştu, Jeno neden kalbine böylesi bir ağırlığın oturduğunu anlamadı, neden böyle konular açıldığında zorlanıyordu? Dudakları kurudu, anlamlandıramadığı her bir his birer taşa dönüşüp kafasından aşağı döküldü sanki.

"BEN DREAM'LE UYUYACAĞIM!"

Lucas'ın bağırarak içeri girmesiyle gözleri ayrıldı ve kapıya baktılar. Lucas... her zamanki Lucas'tı, Dream'in bir numaralı fanıydı. Chenle onun ses tonu ve surat ifadesine yunus kahkahasını attığında Haechan kulaklarını koruyarak yatakların üzerinde yuvarlandı.

"Ben Jisung ve Chenle'nun ortasına yatıp geceyi onlara zehir edeceğim." dedi Renjun sırıtarak. Chenle ve Jisung ona kötü kötü baktı ve Chenle; "Alt tarafı arabayı üzerine sürdük hyung." dedi. Sarışın çocuk ters baktığında çok şirin oluyordu bu yüzden Jisung ona gülmemek için kendisini sıkıyor oluyordu hep, bazen ise kendisini tutamıyordu işte.