Dünyanın en güzel uykusunu çekiyordum. Gördüğüm rüyalar bile normalde gördüklerimden daha güzeldi. Her yerimden gökkuşağı fışkırıyordu resmen. Aşırı mutluydum.
Yanağım bir tabancayla dürtülene kadar.
İlk başta uyanmamakta ısrar ettim. Mırıldandım, gözlerimi daha da sıkı yumdum. Ancak Zen'in tatlı sesini duyunca gözlerimi açabildim.
"Gri." dedi o mükemmel sesiyle. "Kalk ağzımıza sıçacaklar."
"Ne oldu?" dedim esneyerek ve arkamı dönerek uyumaya devam ettim.
Zen elindeki tabancayı dudaklarıma sürttü. Dudağıma uzun süre sürtünen şeyleri yalamak gibi bir tikim olduğu için dilimi namlunun ucuna soktum. Zen tabancayı biraz daha bana doğru ittirdi ve bir kısmını ağzıma aldım.
"Siktir." diye fısıldadı Zen. "Çok seksisin." Sonra tabancanın kenarıyla kafama vurdu.
"Ah ne yapıyorsun manyak herif?" diye bağırarak kalktım. Vurduğu yere götürdüm elimi. "Şişecek."
"Gri durum ciddi." dedi eski soğuk ses tonuyla. Benimle bu tonda konuştuğunu uzun zamandır duymamıştım. Gerçekten ciddi olmalıydı.
"Ne oldu?" dedim başımı ovuştururken.
"Geçen beni ellerinden kurtardığın adamlar var ya. Başlarındaki adam olayı öğrenmiş. Sıçtık."
"Hasiktir. Ne olacak ki şimdi?"
"Saldıracaklar birkaç güne. Daha kötüsü, yakalanan birkaç adamları polise bizimle ilgili çok şey söylemiş. Tek tarafla savaşmayacağız yani."
Sertçe yutkundum. Başta her şey çok iyiydi. Kendime bir aile, üstüne de bir sevgili bulmuştum. Mükemmeldi. Ancak nasıl bir boka bulaştığımı şimdi farketmiştim.
Bir çete sayılırdık. Uyuşturucu kullananlarımız, satanlarımız, adam yaralayanlarımız, hatta para karşılığı seks yapanlarımız bile vardı.
Bir de benim gibi sevgilisini kurtarmak uğruna milletin boğazına çakı saplayıp silahla alet patlatanlar falan da vardı işte.. Tatlı şirin bir aile olsak da tutuklanmak için çok fazla sebep görüyordum.
"Bu senin." dedi Zen tabancayı bana uzatarak. "Aranızda bir bağ oluştu zaten. Benden daha samimi oldun."
Kızararak uzattığı tabancayı aldım. "Yalnız, o gün şans eseri kullandım ama, nasıl tabanca kullanılacağını tam bilmiyorum."
"Sorun değil." Omzuma hafifçe vurdu. "Ben gösteririm sana. Sen bunu yanında taşı yeter."
Yüzünde sıkıntılı bir ifade vardı.
"Zen, iyi misin?" dedim elimi yanağına götürerek. "Yine yemeklerini mi aksatıyorsun?"
Dudaklarını titreterek gülümsedi. "Yok, hayır. Sadece... Çatışma çıktığında seni kaybetmekten korkuyorum."
"Merak etme, bana bir şey olmaz." dedim kendim de inanmayarak.
"Gri, anlamıyorsun. Karşımızdaki adamlar çok güçlü. Biz sadece hayatta kalmaya çalışan bir grup lgbt bireyiyiz."
"Kaçamaz mıyız toplucak?"
"Mümkün değil. Polis bizi anında bulur."
Oflayarak bacaklarımı kendime çektim. Köşede yine oyun oynayan çocuklara takıldı gözüm. Onlar ne olacaktı? Ölecekler miydi? Biz ölürsek yine evsiz mi kalacaklardı? Ya da daha kötü şeylere mi maruz kalacaklardı?
Peki ya Zen?
"Ya sana bir şey olursa?" diye sordum endişeyle.
"Bana hiçbir şey olmaz." Söylediklerine kendisi de inanıyor muydu acaba? "Hem, beni zor anlarımda kollayan bir sevgilim var. Ölsem bile rahat bırakmam ki ben onu."
"Öyle deme. Ölmeyeceksin."
"Ölmeyeceğim tabii." Başı kalçama değecek şekilde uzandı ve elimdeki silahı aldı. Havaya ateş ediyormuş gibi yaptı. "Ben zorlu birisiyimdir. Böyle çelimsiz göründüğüme bakma."
Gülümseyerek alnını okşadım. "Sana bir şey sorabilir miyim?"
"Sor tabii." dedi gözlerini kapatarak. Ellerim yüzünden iyice mayışmıştı.
"Yılan'la gerçekten ilişkiniz oldu mu?"
Gözlerini açıp yüzünü buruşturdu. "Oldu."
"Anladım."
"Bunu söylememin ne kadar yardımı olur bilmiyorum ama, sadece seks üzerine bir ilişkiydi." dedi gözlerini bana dikerek. "Onu sevmedim. Arkadaşım oldu hep. Eğlencesine yaptık her şeyi yani."
"Anladım."
"Gri, iğrenme benden."
"Geçmişin beni ilgilendirmiyor Zen." Eğilip burnunun ucundan öptüm. "Sadece, deliğinin o kadar geniş olması beni endişelendirdi."
"Kıçıma birkaç aletten fazlası girdi. Bu da bizim mesleğin cilveleri."
Yine aynı şeyi yapmıştı. Bıçaklandığını söylediğinde de aynı cümleyi kurup konuyu kapatmıştı. Asla başından geçen kötü şeyleri tam olarak anlatmıyordu. Ben de zorlamıyordum. Belki de bazı şeylerin gizli kalıp unutulması daha iyiydi.
"Sana yardım etmek istiyorum." derken sesim titredi. "Senin yanında olmak, acılarına senin yerine göğüs germek istiyorum."
Zen bir şey diyemeden birisi arkamdan gelip omuzlarımı sıktı.
"Romantik halleriniz bittiyse," Bu Demir'di. "Hafiften ağzımıza sıçmaya çalışıyorlar. Haberiniz olsun."
Banana Fish izleyince buraya bir ilham geldi azıcık ortalığı karıştırayım dedim wjsgsjsb
Yorumlar çok az beni üzüyorsunuz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sunshine Boy (boyxboy)
Historia CortaBaby Powder'daki alternatif evrenin Güneş'i gerçekten rüyadaki gibi olsaydı...