17

75.2K 3.2K 213
                                    

"Kuzey Sayıner ve nişanlısı Asya Hancıoğlu'nun son günlerde gayet yakın olduklarını görmekteyim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Kuzey Sayıner ve nişanlısı Asya Hancıoğlu'nun son günlerde gayet yakın olduklarını görmekteyim. Nişanlı çift ne zaman evlenmeyi düşünüyor acaba? -kartanesi"

Yirmi beş kişinin olduğu toplantı salonunda yirmi dört kişi erkekti. Ve tek kadın İpek Sayıner'di. Deniz mavisi gözleri ve çilek sarısı saçları, siyah elbisesi ve karşı konulamayacak kadar belli olan kadınsılığıyla dikkatleri hemen üstüne toplamıştı. Bu durum İpek için bir şey ifade etmese de Bartın için aynı şey söz konusu değildi. Genç adam kıskançlık ve sinirden köpürüyor, İpek'e bakan tüm gözleri kör etmek istiyordu. Ne kadar cani olmuştu!

"Son günlerde oldukça mutlusunuz İpek Hanım. Bunu kime borçluyuz?" dedi İpek'in hemen yanında oturan adam. Sadece ikisi ve yanlarındaki birkaç kişinin duyabileceği bir seste konuşuyorlardı.

"Kime mi?" dedi İpek yavaşça Bartın'a baktı ve sinirli yüzünü gördü. Bu ona keyif vermişti. "Çok kıskanç bir adama borçluyuz."

Yanındaki adam şaşkınlıkla devam etti. "Adama mı? Bu kişiyle tanışma şerefine ne zaman erişeceğiz?" İpek bu sorunun üstüne kıkırdamadan edemedi. Kıkırdaması Bartın'ı daha da sinirlendirmiş, kravatını gevşetmesine neden olmuştu. İpek'i izlemekten toplantıya adapte olamıyordu.

"Bence tanıyorsunuz. Mesela şu an sizi yiyecekmiş gibi bakan biri olabilir," dedi İpek.Bu sözünün üstüne adam sırayla herkesi süzdü ve Bartın'da durdu.

"Gerçekten mi? Bartın Bey mi?"

İpek gülerek başıyla onayladı. Halbuki en ufak bir tebessümünün bile Bartın'ı kıvrım kıvrım kıvrandırdığını bilmiyordu. Genç adam çok kıskanmıştı, fazla çok.

En sonunda toplantı bittiğinde herkes sırayla dışarı çıkmaya başladı. İpek tam çıkacakken Bartın onu kolundan yakalayıp yanına çekti. Büyük bir tartışmanın habercisiydi bu. İki dakika sonra salon boşaldığında Bartın sakince kapıyı kapattı. "Bir sorun mu var?" dedi İpek merakla. Bilmemezlikten geliyordu. Bu kadın adamı deli ederdi.

"Bir sorun mu var? Ah hiçbir sorun yok. Sadece... o adama neden güldün? Ne konuştunuz? Ne dedi de bu kadar sevindin?" dedi Bartın soruları arka arkaya dizerek. İpek masanın üstünde duran suyu alıp genç adama uzattı.

"Nefes al ve şunu iç!"

Bartın ona inanamıyordu. Burada boşuna mı konuşuyordu? Bartın hızla suyu alıp kafasına dikti ve nefes nefese İpek'e baktı. "Selim Bey hayatımdaki adamı sordu, ben de seni gösterdim. O da inanamadı. Ben de güldüm. Bir sorun mu var?" dedi genç kadın kendinden emin bir tavırla. Bartın şaşkınca ona baktı.

"Neden bunu soruyor? Ona ne!" dedi Bartın.

"Tüm konuşmamda o kısma mı takıldın?" dedi İpek. İkili arasındaki gerilim giderek artıyordu, kısa süreli sessizlikte bile bu belliydi. En sonunda Bartın İpek'in ellerini yakaladı. "Özür dilerim. Abarttım," dedi sessizce.

KışkırtıcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin