24

72.8K 2.7K 135
                                    

"Asya Hancıoğlu ve Kuzey Sayıner'in beklenen düğünü son derece ihtişamla gerçekleşti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Asya Hancıoğlu ve Kuzey Sayıner'in beklenen düğünü son derece ihtişamla gerçekleşti. Genç çifte mutluluk dilerken kardeşlerinin de aynı mutluluğu yaşamasını umuyorum. -kartanesi."

Sokağın tüm kalabalığı ve gürültüsüne rağmen bakışlarını nişanlısından çekmeyen genç adam yumruğunu sıktı. "Bu kıyafette neyin nesi?" dedi Bartın tıslayarak. İpek'in özgür ruhunu çok seviyordu ancak  genç kadın oldukça cüretkar kıyafetler giyiyordu. Bartın'ı sinirden delirtiyordu.  "Abartma Bartın," dedi İpek ve yürümeye devam etti. Bartın genç kadını kolundan yakalayarak hemen yan taraftaki dükkana soktu. Minik ve tatlı bir dükkandı burası. Hızla bir eşofman ve üst seçip genç kadına uzattı.

"Şimdi ya bunları giyersin ya da zevkle giydiririm," dedi adam hırsla. İpek kararsızlığından dolayı dudağını dişledi ve yavaşça kıyafetleri eline aldı. Bu adamın kıskançlığı pek hoşuna gitmese de, sevilmeyi iliklerine kadar hissediyordu.

Kabine girip kıyafeti değiştirince dışarı çıktı İpek. Onay beklercesine Bartın'a baktı. Genç adamın yakışıklı yüzü şimdi daha keyifliydi. "Çok güzel." dedi ve genç kadının çıkardığı elbiseyi poşete koydu, yeni kıyafetlerin ücretini ödedi. İpek buna itiraz etmeyecek kadar mantıklı bir kadındı. Bugün Bartın, yarın o öderdi. Kavgaya gerek yoktu.

Genç adam hızla elini İpek'e uzattı. İpek gülümsedi. Sanki elimi tut diye emretmişti Bartın. Ne çok yakışmıştı bu ona. Yavaşça elini tuttu genç adamın ama hiç beklemediği bir şey oldu. Bartın yere eğilip genç kadını sırtına aldı.

"Ne yapıyorsun? Bırak beni!" diye çırpındı İpek. Ama Bartın onu duymuyor gibiydi. Genç adam yürümeye başladığında meraklı gözler onları izliyor, insanlar fısıldaşıyordu. İpek hayatında ilk kez utandığını hissetti ve başını genç adamın boynuna gömdü. "Seni öldüreceğim Bartın Güvener."

Bartın gülerek karşılık verdi nişanlısına. "Sende beni dinleseydin İpek Sayıner. Senin cezan bu," dedi ve yürümeye devam etti.

İpek bunu ilk kez yaşıyordu. Kalbinin atma hızını, elindeki karıncalanmayı, içindeki huzuru. Bu durum çok hoşuna gidiyordu. Bartın ise sırtındaki genç kızın hiçte ağır olmadığını düşündü. İpek'in dediklerini geçte olsa yerine getirmesi, ona verdiği değeri gösteriyordu. Çünkü yaptığı şey genç kadının kişiliğine çok tersti. Bunu Bartın için yapıyor, kişiliğini yeniyordu İpek.

"Bu despotluğunuzu ne yapsak Bartın Bey!" dedi İpek insanlara bakmamaya çalışarak.

"Beni dinleseniz yeter İpek Hanım," dedi Bartın ve birbirlerine kıkırdadılar. Yol boyunca Bartın İpek'i, meraklı bakışların gözetiminde, sırtında taşıdı. İkisi içinde anlatılmaz bir mutluluktu bu. Sonunda aşklarını özgürce yaşayabiliyorlardı çünkü.

******

Asya gülerek gözlerini açtı. Kocasının yaramaz parmakları, geceliğinin kapamayı sağlayamadığı bacaklarında geziyordu. Dün gece yani gerdek geceleri olaysız geçmişti. İkisi de yorgunluktan zar zor üstünü değiştirmişti hatta. Ama genç adamın enerjisinin bugün oldukça fazla olduğu kesindi.

KışkırtıcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin