Yuk

916 86 16
                                    


Sabah gidecektim ve abim akşam bir şey ister misin diye sormuştu. Şekerlerden olsa çok iyi olurdu ama bunu abime söyleyemezdim. Bana doğru baktı,

"Göz-"

"Uykum gelmedi ben de dizi izledim o yüzden öyle."

"Sen öyle diyorsan...!" Söylediği şeyleri böyle söylediği zaman sinir oluyordum. Sabah olmuştu. Bana bu sefer verememişti ve ben çıldırmak üzereydim. Eve geldiğimizde koşarak babama sarıldım. Hyung garip garip bakıyordu. Bugün okula yetişemeyecektim fakat voleybol antrenmanına yetişebilirdim. Voleybol antrenmanına bir iki saat kalmıştı. Bende üstümü değişmeye gittim. Antrenman olduğundan şortumu giymeliydim fakat kolumda da dizimde de morluk vardı, bacağımdaki çok büyük olmadığından ona bb krem sürüp kapattım. Kolumdaki içinse bandana takıyordum. Hyung yanıma geldi

"Bandana takıyorsun bandaj sarmıyorsun." dedi. Kolumdaki bandanamın iki ucunu eline aldı.

"Bandana dediğin bileğe takılır hiç mi görmedin hip-hop yapanlarda falan ?" Bunu derken bandanayı biraz aşağı indiriyordu. Atlamak zorundaydım yoksa kırk yılda bir yakından gördüğüm yüzü de kaçırırdım, kavga da çıkardı.

"Gerek yok öyle kalsın." Bana dört santim yukarıdan bakarken biraz şüpheliydi.

"Ne var?" dedim.

"Ne mi var, ben de onu soracaktım kolunda ne var Seungmin, söylemeyecek misin?"

"Umrunda bile değilim niye söyleyeyim ki ?"

"Abinin yanından geldin - ben abine güvenmiyorum- yoksa umrumda değilsin." O sırada kolumdaki bandana'yı aşağı doğru çekti. Lânet olsun. Kolumdaki morluğu gördü. Bağırarak konuşmaya başlamıştı

"Seungmin bunu abin mi yaptı? Cevap ver! "

"B- ben şey ımm...Abim yapmadı. "

"Abin nerede ? NEREDE SEUNGMIN?"  Benim gözlerim hafif dolmaya başlamıştı ve endişeleniyordum.

"Seungmin ağlama tamam mı? abin nerede yalnızca bir şeyler soracağım. " Elini boynuna doğru attı ve iç çekti,

"Abim yolda." O kadar sinirli görünüyordu ki korkmadım değil.

"Sana vurdu mu ?" Başım aşağıda iki yana sallandı.

"Şiddet uygularsa öyle duramayacağımı biliyorsun."

"Ne yaptı peki ,sesi yumuşamıştı, sana kızmak istemedim ne olduğunu söylemeyecek misin ? "

"Abim yapmadı."  Telaşla bir tek bunu söyleyebilmiştim. Kapının zili çaldı. Hyung koşarak aşağı indi. Babamlar alışverişe çıkmıştı. Abimi dövmesi an meselesiydi. Kapıda onu gördüğü gibi ona bir kere vurdu. Yüzüne vurmuştu. Onun bileğinden tuttum. O anda abim atladı.

"Seungmin bu malın derdi ne?" Hyunjin kolumu çekti ve abime gösterdi

"Sizin yanınızdan geldikten sonra oldu. En azından buna eminim."

"Seni her ne kadar sevmesem de bende ne olduğunu bilmiyorum."  On iki saatin dolmasına yalnızca bir saatle dakikalar kalmıştı. Kot ceketimin cebinde bir tane vardı. Ama odamdaydı.

"Seungmin salona geçelim mi?"  "SEUNGMİN " ikiside aynı anda kükrediğinde mırıldandım.

"Tamam."  Salona geçtik. Lânet olsun abim anlayabilirdi.

"Evdekiler bir şey mi yaptılar Seungmin? "

Hyunjin kendi kendine mırıldanıyordu.

" Şeey tamam baştan anlatacağım ama üstüme gelmeyin."

"Sen ne olduğunu anlat da!"

"İlk gün el sıkışmak haricinde kimseyle iletişim kurmayacaktım fakat gece olunca Johnny yanıma geldi ve yanağıma elini koydu. Seni dinleyecektim ama korkuyordum." Hyunjin'in fısıldayarak piç dediğini duyduğumda devam ettim. Sonra ise bana cebinden bir torba çıkarıp şeker sever misin falan dedi. Bana da cazip gelmedi diyemem, onu ağzıma attım ve on iki saatte bir bana getirdi. Bu sabah veremedi çünkü abim oradaydı. Yaklaşık yarım saat sonra yine almak isteyeceğime eminim. İstememeyi isterdim. Ama olmuyor bana yaklaşık on-on iki tane verdi bile... Ayrıca onu aldıktan sonra bir tek bileğimde değil bacağımda da morluk çıktı. Yanımdaki ıslak mendili aldım ve dizimin yan tarafına sürdü. Yani beni birisi dövmedi. Hepsini Hyunjin'e bakarak söylemiştim .

Johnny ' i kötü yaptığımız için nct zen'lerden özür bende nct yi seviyorum ama yabancı olması gerekiyordu. Bir de abisinin adı Lucas arabadaki woo bunun adıda Johnny olsun dedim :).

I'M ALİVE † Hyunmin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin