Hyunglarla buluşmamızın üzerinden iki gün geçmişti. Babamlar gelmişti. Ben de günde iki defa odamdan çıkıyordum. Biri kahvaltı için diğeri de akşam yemeği için. Bir de arada tuvalete gidiyordum. Babam şenlenince odadan çıktım. Aşağı indim. Seungmin babamların yanında oturuyordu. Junho babam,"Bu akşam doğum günün için arkadaşlarını çağırdık. Biz pasta içecek falan almaya gidiyoruz. Arkadaşlarınla yalnız kalmayı istersin diye düşündük. Bu yüzden akşam evde olmayacağız." dedi.
Elini koltuğun yanına götürdü. Bir paket çıkardı ve bana uzattı. "Beğenirsin diye düşündük. iyi ki doğdun Hyunjin." Vereceğim tepkiden korkar gibiydi. Kutuyu açtım, içinde fotoğraf makinesi vardı. Son zamanlarda almak istediğimdendi. Kutuyu kapattım ve yanıma koydum. Tepkisiz kaldığımdan dolayı olduğunu düşünüyorum. Ayağa kalkmışlardı ve kapıya doğru yürümüşlerdi.
"Baba." dediğimde ikisi de bana döndü. Ben de onların yanına doğru yürüdüm. Ikisine de sarıldım.
"Teşekkür ederim." Kapı çalmaya başladı. Zaten kapıya yakındım. Kapıyı açtım ama karşımda onu görmeyi beklemiyordum.
"İyi ki doğdun abilerin en yakışıklısı."
"Sowon!" Bana sımsıkı sarıldı, ben de ona. Onu gerçekten çok özlemiştim. Benden ayrıldıktan sonra babamlara ve Seungmin'e sarıldı. Birbirlerini çok özledikleri belli oluyordu. Hep araları iyiydi zaten.
.
.
.
Seungmin'in ağzındanHerkes Hyunjin'in doğum günü için buradaydı. Sowon kalktı ve mutfağa doğru yürüdü. Ona Hyunjin'den bahsetmeli miydim bilmiyordum ama yinede peşinden gittim. Arkası dönüktü ve telefonla konuşuyordu.
"Hayır anne kocan olucak o şerefsizin yanına gelmeyeceğim."
"...."
"Ne mi yaptı? O adam bana tecavüz etti ve sen bunu normal mi karşılıyorsun?"
"..."
"O eve gelmeyeceğim." Telefonu kapatıp bana döndü. Gözleri kızarmıştı, ağlamak üzereydi.
"Seungmin." Sowon'a yaklaşıp ona sarıldım. Ağlamaya başladı.
.
.
."Bunu babana ve Hyunjin'e söylemeliyiz."
"Biliyorum a-ama Hyunjin olmaz."
"Sowon, böyle yapma Hyunjin seni her zaman her şeyden korur ve sen o adamın yanına gitmek istemiyorsan seni o adama asla vermez. Benim söylememi ister misin ?" Gözyaşları akarken kafasını salladı. Mutfaktan çıkıp Hyunjin'in yanına gittim.
"Şey Hyung bir bakar mısın?" Yanıma geldi, onu koridora doğru çekiştirdim.
"Şey Sowon..." Şey demeyi bırakmam çok iyi olurdu.
"Ne olmuş Sowon'a , bana bir şey söylerken endişe etmene gerek yok seni kıracak bir şey yapmam. "
"Şey , annenin kocası, ıııı..." Sadece yere bakıyordum.
"Lütfen artık söyle Seungmin !"
"Sowon'a tecavüz etmiş." Hızlıca söylemiştim. Ona baktım, burnundan soluyordu.
"Hyung, lütfen sakin ol. Kavga etmeyin."
"Seni üzecek hiçbir şey yapmam ama belki bu sahneler, nasıl desem seungmin uygun içerikli olmayabilir, koridorda kal ." İçeriden biri bağırdı.
"Sowoon !" Bu o adamın sesiydi. Bir ses daha duyuldu, Sowon'un bağırmasıydı. Hyunjin içeri gitti, Sowon'a sakin olmasını ve Chan Hyung'ların yanına gitmesini söyledikten sonra o adamın yanına gitti, onun yakasını tuttu. Biraz daha ileri giderlerse panik atağım alevlenecekti. Hyunjin'in bunu yapmayacağını umuyordum. Başlamışlardı.
"Doğru mu, gerçekten Sowon'a dokundun mu?"
"Sanane lan, benim kızım değil mi ?"
"Şerefsiz." Hyunjin elini yumruk yapmış, havaya kaldırmıştı. Kafamı aşağı eğdim. Buna dayamazdım. Adam onu yere doğru fırlattı diye düşündüm çünkü oraya baktığımda Hyunjin yerdeydi. Bu sefer yumruğunu o kadar çok sıkmıştı ki eklemlerindeki kemikler ve damarlar açıkça belli oluyordu. Nefes alış-verişi saniyede bilmem kaç yüz kat artmışken odama doğru ilerlemişti, dayanamayıp arkasından ona sarıldım. Hızlı nefesi saniyeler içinde yavaşlamıştı. Arkasından ona fısıldadım.
"Bunu yapmadığın için teşekkür ederim Hyung." Belinde olan ellerimi tutup biraz daha sardı. Nasıl desem insanın içi böyle bir karıncalanır ya onun elleri elime değdiğinde tam olarak öyle hissettim.
"Senin panik atak geçireceğin bir şeyi sinirden çıldırsam da yapmam çünkü sen de en az kız kardeşim kadar değerlisin." En az dediğine göre daha fazlası da mı olabilir ? Umutlanmalıyım sanırım.
"Teşekkürler." Bana doğru dönüp uzun kollarını boynuma doladı. O kadar mutluydum ki kelimeler sığmıyordu. Ben de ellerimi onun sırtına bıraktım.
"Sen niye teşekkür ettin? Benim teşekkür etmem gerek eski Hyunjin'i yavaşça yok ettiğin için."
"Teşekkür faslı bittiyse Sowon'un yanına mı gitsek?"
"Mantıklı."
Bölüm ilk attığım zaman boş gözükmüş neden bilmiyorum tekrar attım.
![](https://img.wattpad.com/cover/158904035-288-k945471.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'M ALİVE † Hyunmin
FanficLütfen bunu değil diğer ficleri okuyun... . . . Hyunjin onu her ne kadar sevmesede onu bu çukurda bırakdıkça daha da kötüleştiğini hissetti ve çukurdaki küçük salyangoza elini uzatmaya kalktı. . . . ! Bu hikayede Woojin olmasının sebebi çok eskide...