5.Bölüm

441 18 4
                                    

İyi okumalarrr , umarım beğenirsiniz...

Mücahit'den
Boş zamanımda , bahçeye hava almak için çıkmıştım. Öyle kendi kemdi kendime yürürken , Efsuna rastladım. Siyah renkli çiçekli elbisesi ve boynuna attığı açık pembe yazması ile ne kadarda güzel gözüküyordu.

Gülerek „ Efsun ? Merhaba hoşgeldin.." dedim. Oda gülerek „hoşbuldum" diye cevap verdi. „Ee hangi rüzgar attı seni buraya ?"
Ben size , yani Erdem yarbaya önemli bir haber getirdimde.."
„Tamam gel ben sana eşlik edeyim." Dedim ve onunla birlikte içeri girmek için hareket ettik.

Hiç ummadığım anda bir arabanın lastik seslerini ve yükselen çatışma seslerini duydum. Tabura saldırıyodular. Bir terörist grubu buraya doğru ateş açmıştı.
„EFSUUNNN !!!" diye bağırdım ve onu kendime çektim. Tam o anda ben yere Efsunda üstüme düşmüştü. Kollarım ince belini sımsıkı kavramıştı. Ona birşey olacak diye çok korkmuştum.

Efsun üstümden kalkar kalkmaz bende kalktım ve silahımı çektim. „Eğil sakın dikleşme!" dedim ve elini tuttum. Onu kolumun altına aldım hemen bir banklı masanın olduğu yöne koştum. Masayı yana çevirdim ve arkasına saklandık. İki kez ateş edip yine eğildim. Efsun yanımda ağlıyordu.
Bak sakın ağlama , korkma ben yanındayken kimse sana birşey yapamaz !!"
Hala ağlayarak hızlıca başını yukarı aşağa salladı. Bir kac dakikadır teröristler ile çatışırken ortada ağlayan küçük bir kız çocuğu gördüm. Onu ordan almak zorundaydım.
Bak ben şu küçük kızı alıcam sen sakın başını kaldırma olduğun yerde kal tamam mı ?!"
Tamam d-dikkat et Mücahit..!"
Bir an ki hız ile teröristlerin olduğu yana ateş ederek çocuğa doğru koşmaya başladım. Onu hemen kucağıma alıp yine aynı şekilde geri koştum.
Tamam güzelim bak geçti korkma.." diyip teselli etmeye çalıştım. Efsun hemen minik kızı kollarına aldı ve onu korumaya çalıştı. Kolumun sızladığını fark ettim.
Mücahit..kolun, sen vurulmuşsun !!" Dedi Efsun korku ile. „Yok yok , birşey yok !" dedim ve devam çatıştım.
Gelin lan gelin !!! A-" tam küfür edecektim ki yanımda Efsun ile küçük kızın olduğunu hatırladım.
Yaklaşık 20 dakika boyunca uğraştık ve sonunda biz ' kazanarak ' çatışmayı bitirdik. Taburdan dışarı bir kadın yanımızdaki küçük kızın yanına „Yavrumm selinim , iyimisin ??" diyerek koştu. „Çok sağol Asker , kızımı kurtardın."
Ne demek abla , görevimiz bu." Kadın yanımızdan ayrıldıktan sonra Efsuna döndüm. „Sen iyimisin birşeyin yok demi ?"
„yo yo ben iyiyimde ama senin kolun.." dedi ve kolumu tuttu.
birşey yok ya sıyırıp geçti sadece.." Boynundaki yazmasını aldı ve benim kanayan kolumu sardı.
birşey yok deme. Çok fazla kan kaybettin zaten daha fazla kaybetme.."
Gözlerinde hala korku görüyordum.
Gülümseyerek „sağol" dedim.

O sırada Fethi ile Aşık geldi yanımıza „herkes iyimi , yaralı var mı ?"
„yok yok herkes iyi" dedim ama Efsun hemen lafa girip „Mücahit kolundan yaralandı." dedi.
Aşık ile Fethi yazma ile sarılı olan kolumu fark ettiler.
Ya önemli birşey değil sıyırıp geçti işte."
Efsun „ne demek önemli değil ?!" diyerek sanki bana kızmış gibi yüzüme bakıyordu. Ne diyeceğimi bilemedim ve sustum.
Keşanlı revire gidelimde bi bakayım yarana."
„Tamam aşık ya bakarız.."
Biz revire giderken Efsunda Erdem yarbayımın yanına gitti.

Efsun'dan
Erdem abinin odasına gelmiştim. Sonunda getirdiğim haberleri anlatabilecektim. Masasının önündeki koltukta oturup onu bekliyordum.

Bir Bordo Berelinin Aşkı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin