Jungkook:
6 ay sonra...
" Baba."
" Efendim Jungkook?"
" Ben çok çirkinim değil mi?"
" Yine mi? Sen çirkin değilsin Jungkook. Hayatımda gördüğüm en yakışıklı oğlansın."
" Yakışıklı olsaydım Jimin benden gitmezdi..."
" Gitmesi gerektiğini bili-"
"Onu her yerde arattım. Seul dışındaki şehirlerde bile Jimin'i arattım. Ama hiçbir yerde yok. Lanet olasıca yerin içine girdi sanki! Ama neden gittiğini biliyorum. Çünkü ben çok çirkinim. Şu yüzüme bak! Söylesene baba neden benim gibi bir insanı yaptın? Neden annem doğurdu beni! Hani Jimin geri gelecekti! Mektupta tekrar görüşücez diyordu. Ama yok! Yalancı işte! "
Elimle kalbimi tuttum ve gözyaşlarımı akıtmaya devam ettim. Jimin bana söz vermişti. Tekrar buluşucaz demişti. Evlenicez demişti. Ben seninim demişti. O benimdi. Evet benim. Benimse gelir elbet değil mi? Çünkü o sadece benim..
" Baba? "
Derin bir nefes aldı. " Söyle Jungkook."
" Ben neden çirkinim?"
" Tekrar söylüyorum Jungkook. Sen çirkin değilsin."
" Ama Ji-"
Elimi kalbime götürdüm tekrardan. Son günlerde çok fazla sıkışıyordu. Özellikle Jimin hakkında çok fazla düşündüğümde.
" Jungkook!"
" Bana Jimin'i getir. Daha fazla dayanamıyorum... "
Ardından gözlerim gibi bilincim de kapandı. Bayılmayı artık seviyordum. Çünkü Jimin'i gördüğüm tek zaman dilimi oydu...
***
" Size kaç defa söylemem gerekiyor bilmiyorum ama çocuğun istediği şeyi yapmak zorundasınız. Psikolojik hastalığı gittikçe ilerliyor ve istediği şey her ne ise kalbini de etkiliyor."
"İstediği şey gerçekleşirse iyi olacak mı?"
" Olacağından adım gibi eminim. Sadece ona istediği şeyi verin. Aksi takdirde kendini iyice yıpratacak ve ciddi sorunlarla karşı karşıya kalacaksınız. "
" Pekala. Ona istediği şeyi vermenin zamanı geldi sanırım... "
***
Jimin:
Han nehrine geldim yine. Onu ne zaman özlesem buraya geliyordum. Eh, haliyle hergün buradaydım. Onu unutmuyordum, unutmayacaktım da. İstesem gizlice buluşur yine onu görürdüm. Beni arattığı adamlardan kaçmak yerine karşılarına çıkar ona iyi olduğumu gösterirdim. Ama gururum buna elvermiyordu. Üvey babamın dedikleri beni fazlasıyla kahretmişti. Gururumu ayak altına almıştı. O günden sonra benim için hiçbir şey eskisi gibi olmamıştı zaten. Annem ayda bir kez ya arıyor ya aramıyordu. Kız kardeşlerimi hiç söylemiyorum bile. Herkes beni çoktan unutmuştu.
Sadece, üvey babamın bana yalvaracağı günü bekliyordum. Jungkook'un nasıl olduğu hakkında en ufak bir bilgim yoktu. Sadece Yoongi'den duyduğum birkaç bir şey vardı o kadar.
Yoongi... Benim için tuvalette bağlı kalmasını ve koluna atılan jiletleri asla unutamıyordum. Ona birçok şey borçluydum. Arasıra buluşuyorduk. O buluşmalar olmasa şuan bunları düşünebilir miyim onu da bilmiyorum.
Jungkook... Benim sevgili sevdiceğim. Ah, onu o kadar çok özledim ki. Keşke bencillik yapmasaydım, keşke onu o gün o kadar zorlamasaydım. O zaman her şey farklı olurdu. Şuan onun kollarında yatıyor güzel dudaklarından öpüyor olurdum. Sahi, onu en son ne zaman öpmüştüm? Doyasıya kadar, bir ömür yetecek kadar...
Elindekinin kıymetini bilmeli insan. Kaybettiği kişiler ardından keşke dememeli, iyi ki demeli. Gururunu yerler altına alsa dahi istediğini yapmalı o an.. Ben yapamadım. Pişmanım. Keşke yapsaydım. Ya da keşke yapmasaydım.
Şuan onun sesini duymak vardı. Güzel ince tınısını duy-
"Jimin."
Hemen arkamı döndüm. Uzun zamandır beklediğim an, şimdi mi olacaktı?
"B-ben geç geldim. Farkındayım. Böyle durumdayken bunu senden istemek zor. Ama... Jungkook'un sana ihtiyacı var Jimin. O... O her geçen saniye kötüleşiyor."
" Kö-kötüleşiyor derken?"
" Sürekli çirkin olduğunu ve senin onu bu yüzden terk ettiğini söylüyor. Hastalığı gerilemek yerine sürekli ilerliyor ve kalbini etkiliyor. "
Duyduklarımla... Yıkılmıştım. Hastalığı ilerlemişti. Benim yüzümden. Benim yüzümden acı çekiyordu. Benim yüzümden kendini iğrenç hissediyordu.
Bir damla düştü. Ve birkaç tane daha. Konuşamadım. Tek kelime edicek gücüm yoktu. Suçluluk tüm bedenimi esir almıştı. Kendimi çaresiz hissediyordum. Tam bir aptal gibiydim. Üvey babam gelmiş, onunla gitmemi istiyordu. İstediğim gerçekleşmişti. Üvey babamın bana yalvarmasını istiyordum. Peki mutlu olmuş muydum?
"Jimin. Lütfen geri dön. Jungkook sensiz yapamaz..."
Kooooskoca altı ayı uzun uzun anlatmak istemedim. O yüzden hemen atladım. Ve Jungkook... İyi ol bebeğim.
Veee Happy Jungkook Dayyy iyi ki doğdun melek kalpli Bitanem ❤️😍
Son olarak yeni kitabıma da bir bakabilirsiniz hani dkdlldşd final yakın. Bu yüzden yeni kitaptan devam edeceğim çok tatlı ama ileriki bölümlerinde geçmişin acı yüzleri ortaya çıkacak olan bir kitap HİSTOİRE ~
Oy ve yorumlarınızı yeni bebişimizde eksik etmeyin.
Neyse iyi geceler bebekler 💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stupid Love | Jikook
FanfictionSize zorbalık yapan bir 'üvey' kardeş hayal edin... _ (1) #bxb 18/10/2020