Gözümü yavaşça açtım ve melisin ve iki polisinde yerde olduğunu farketmiştim.
Karnımdaki kanayan yeri elimle bastırıp ayağa kalktım melis'in yanına doğru yürüdüm ve yanına çömdüm çıldırırcak gibiydim ama sesim çıkmıyordu konuşamıyordum.
kafasının altına elimi aldım ve yüzünü kendime doğru çevirdim. Gözlerini biraz açtı. ağzından yarım yamalak çıkan cümlelerle.
"Özür dilerim tae seni koruyamadığım için"
Ve gözlerini kapatıp bir anda elim den kayıp giden kafasına baktım. Ama ağlayamıyordum o kadar mutsuzdum ki hayatımda asla bu kadar mutsuz olmamıştım içimden haykırırcanısına ağlamak geçiyordu ama yapamıyordum birşey buna engel oluyordu,konuşuşamıyordum.ben sesimi bile duymuyorum.
~~~~~~~
"Tae,iyimisin?"
Bir anda kafamı kaldırdım ve karşımda eliyle omzumu sarsan melis'i kendime çekip sarıldım.ağlamaya başlamıştım gözümden yaşlar yavaş yavaş süzülüyordu.
"Tae iyimisin sen? Birşey mi oldu?"
Eliyle kafamı avcunun arasına aldı ve baş parmaklarıyla göz yaşlarımı silmeye başladı.
"Ne olduğunu anlatıcakmısın ?"
"Hiç sadece bir rüya.kötü bir kabus"
"Anlatmak istermisin?"
"Hayır. Sadece hala burda olduğun için mutluyum."
Ona gülümsedim ve ellerini yüzümden çekti.
"Ah bana ne oldu?"
"Aslında şöyle diyelim yerdeki vişne suyu lekesini görüp kan sandın ve sonrada bayıkdın"
"O vişne suyu muydu. Ve onun benim Odamda ne işi var"
"Geçen gün vişne suyu içmiştim ama.odaya döktüm sonra toplamaya üşendim felan işte bide kızarsın diye söylemedim."
"Gerçektenmi?"
"Ah evet endişelenme. Ayrıca koltuklar olmadıpı için srni yere yatırmak zorunda kaldılar. Polisler araştırma yapmak için parmak izi topladılar yakında bulurlar hıraızı"
"İçim rahatlafı ama o zamana kadar nerde kalıcaz"
"Aslında ben jimin ve yongi nin evinde kalırız diye düşünmüştüm herkez orda olduğu iç-"
"olur.seninle gidiceksem istediğin yere gidersin."
"Güzel o yarın alışveriş merkezine uğrasak, daha iyi olur. Kıyafetlerini felan alıcaz ya hani "
"Ah gerçekten milyar dolarlık servetimi tekrardan mı alıcaz?"
"Evet tae ama baya geç oldu artık hadi diyerlerinin yanına gidelim."
"A evet hadi gidelim"
~~~~~~~~~~~~
"Gerçekten inanmıyorum evdeki herşeyi götürdüler mi yani"
"Jungkooooook yeter artık canım acıyo"
"Kes sesini benim eşyalarım evimizdeki herşeyi gitti bitti bir anda pislik hepsi senin yüzünden"
"Ya tamam ya özür dilerim gerçekten özür dilerim."
"Jungkook polsileri aradık onlar hırsızı elbet yakalar sende kavuşmuş olursun eşyalarına."
" eğer bulunmassa tae seni gucci ye gömücem anladınmı çocuk"
Hepimiz gülmüştük ve yataklar hazırdı. Hepimiz yataklara yattık.
__________________________________________________
"Hepinii kalkıııııın beni delirtmeyin okula gidiyoruz hadii marş maarrş"
Nursimanın bağırmasıyla hepimiz ayağa kalkmıştık.
"yine başladı yemin ederim."
Sude yongi'nin kafasına yastık attı
"hep uyuyosun zaten okula gidicez."
Yongi hariç Herkez ben de dahil nursima'nın önüne çıktık
"Emredersiniz komutanım"
"Aferin size askerler hemen kahfaltıyı hazırlayın ve burdan çıkalım."
"Ben çoktan yemek yaptım bile "
"Oo jin hyung mükemmel yemek yapar.hadi kahvaltı masasınaa"
"Hadi yumulun gençleeeer"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURŞUN/KİMTAEHYUNG
Fanfic"Kimse senin gibi olmak zorunda değil anladınmı beni ? kızımı bana geri ver." "Onu gerçekten alabilceğini mi sanıyorsun güneş? benim karım bu kadar aptalmıydı ya?" "EĞER ONA BİRŞEY YAPARSAN SE-..." Sadece bir tetik sesi yere düşen KURŞUN. "s-sen" a...