"Oh, when you're all alone,
I will reach for you.
When you're feeling low,
I will be there too."
Cigarettes After Sex - Apocalypse
•
Karanlık, soğuk ve küf kokan bir yerdeydim.
Soğuktu, duvarlara sinen nem bulunduğum yeri daha soğuk hale getiriyordu. Elbisem ve çoraplarım da ıslaktı üstelik.
Üşüyordum.
Titreyen küçük ellerimle soğuk ve ağır metal kapıyı yumrukladım. Boğuk ama güçsüz bir ses çıktı. Kulaklarım acıdı.
Sessizliğe alışmıştım ve artık en ufak bir ses duyduğumda canım acıyordu.
Konuşamıyordum.
Bağıramıyordum.
Bilmiyordum ki.
Buraya girmemek için çok çabalamıştım bu sefer. Şımarmamıştım ki. Hiç şımarmamıştım. Süt bardağı ağır gelmişti küçük ellerime sadece. Kaymıştı birden. Benim suçum muydu ki?
Mavi elbisem çamur içindeydi. Dışarıda korkunç bir fırtına vardı. Duvarlara çarpan soğuk tipi, iliklerime kadar titrememe sebep olmuştu. Küçücük kollarımı bedenime sarıp en sıcak bulduğum yere çöktüm. Bacaklarımı kendime doğru çekip bedenimi sıcak tutmaya çalıştım.
Üşüyordum.
Birde korkuyordum.
Karanlık ve sessizlik canımı acıtacak kadar yoğundu. Duyduğum tek şey duvarları döven fırtınanın çıkardığı korkunç ıslık sesiydi.
Aniden öksürdüm. Öyle yoğun öksürdüm ki içim içimden sökülecek sandım. Ciğerlerimin acıdığını hissettim, çok acıdığını. Ağzıma doluşan demirimsi yoğun tat ile yüzümü buruşturdum ve tekrar öksürmemek için dua ettim.
Daha yolun başındaydım.
Bu cehenneme girdiğim 4. gündü ve en az 11 gün daha buradaydım.
Şanslıysam 10. günde çıkartırdı beni.
Sahi, annem neden bana böyle davranıyordu? Sevmiyor muydu beni? Dizine yatırıp saçlarımı okşuyordu evet. Saçlarımı sevip, ağlayarak beni sevdiğini söylerken hissediyordum onu ama neden her seferinde bana bunu reva görüyordu ki? Diğer anneler çocuklarını gözlerinden sakınıyordu, görüyordum. Sokakta düşseler onlarla ağlıyorlardı, ellerini tutup avuçlarını öpüyorlardı.
Ben anneme ne yapmıştım?
Gözlerim doldu.
Üşüyen bedenimi öyle bir titreme esir aldı ki, küçük dişlerim birbirine çarparken artık canım yanıyordu. O an en derinlerime kadar üşüdüğümü hissettim.
Bedenimi bile aşan, ruhuma ulaşan ve yıllarca kendini hissettiren bir üşüme.
Sıçrayarak uyandım.
Hızla yataktan çıkıp odanın ışığını açtım ve etrafıma bakındım. Gözlerim odaksızdı ve deli gibi odanın içinde dolanıyordu. Duvarlara dokundum. Sıcak ve kuruydu. Üstümdekilere dokundum, kuru ve temizdi. Terlememi saymazsak tabii.
Gerçekten kan ter içinde kalmıştım ve kalbim çok hızlı atıyordu.
Hissettiğim yoğun korku yüzünden nefeslerim ciğelerime batıyordu. Ellerimi yüzüme götürüp sertçe sıvazladım ve saçlarımdan geçirip derin bir nefes aldım.
