Bölüm 28

401 36 2
                                        

Hermione, boş bir sınıfın ortasında, iki Slytherin'in yargılayıcı bakışları altında başını eğdi. Bir süre gözleri etrafı taradı ve kendilerini dinleyen kimsenin olmadığına kanaat getirdiğinde, bakışları Lark'ı buldu. "Evet?" dedi Lark sabırsız bir tavırla. Granger'ın bu şüpheci ve aşırı tedbirli tavırlarından sıkılmaya başlamıştı. Gryffindorlu kızın sessizliğini koruduğu her saniye, Lark'ın içindeki huzursuzluk artıyordu.

Hermione, gözlerini kaçırırken "Tamam" diye mırıldandı dudaklarını ısırıp. "Sana bir şey anlatmamız gerekiyor. Ama aramızda kalacak". Pansy gözlerini devirerek "Hadisene Granger!" diye belirtti. "Söyle ne söyleyeceksen artık!". Hermione, Pansy'nin söylediklerini yok saymaya çalıştı. Ama Slytherin'li kızın gözleri o kadar derin ve kuşkucu bakıyordu, dilinden dökülen kelimeler o kadar otorite ve iğneleme taşıyordu ki, bunu yapması mümkün olmuyordu! Hermione gerginlikle inleyerek kuruyan dudaklarını ıslattı diliyle. "Peki.. Biz... Yani Harry.." Granger kelimeleri söylerken, sürekli yerinde kıpırdanıyor, elini hareket ettiriyordu. "Şu sırlar odası olayını düşünüyorduk".

Lark'ın kaşları ilgiyle kalkarken, başını salladı Hermione'ye devam etmesini işaret ederek. "Eh! Burasını tahmin etmiştim" diye kabullendi çaresizce. "Eee, sonuç ne?". Pansy şimdi Lark'ın daha da yanına yaklaşıp bütün dikkatini Granger'a vermişti. Kız, siyah saçlarının gözlerine düşen uçlarını düzeltirken "Evet? Bunun Lark'la ilgisi ne peki?" diye sordu.

Hermione biraz geriye doğru çekilip arkasını döndü ve huzursuzca parmaklarıyla önündeki sıraya vurmaya başladı. "Aslında.." diye başladı söze, sonra bir süre durakladı. Diyeceklerini gözden geçirerek tekrar kendisini izleyen Slytherin'lere döndü. "Sırlar Odası hakkında bilgisi olan birini biliyoruz". Lark, sırtını dayadığı duvardan ayrılıp Granger'a doğru yaklaştı yavaşça. Siyah cübbesi ve Slytherin renkleri içinde tehditkar bir görüntü sergiliyordu. "Nasıl?".

Hermione beklemediği bu soru karşısında kaşlarını çattı. Normal bir insanın şu anda 'Kim?' diye sorması gerekiyordu. Ama sonra karşısındaki kişinin normal olmaktan çok uzak olduğunu anımsadı. Tabi ki de Slytherin'li çocuk bilginin kendisinden önce nasıl elde edildiğini sorgulayacaktı. "Yani.. Kesin değil, ama tahmin ediyoruz" diye kabullendi istemsizce. "Bu tahminde Harry'nin ne kadarlık bir payı var?". Lark kardeşini sordu hemen. "Aslında büyük kısmı.." Hermione istemsizce de olsa belirtti gerçeği. "Ahh! Merlin'in belası şu ismi söyleseniz artık!!" diye inledi Pansy öfkeyle. Yüzüne yerleştirdiği somurtma ifadesiyle beraber, ellerini kavuşturmuştu. Şu anda ortamda neler döndüğünü anlamayan tek kişiydi ve bu da pek hoş bir duygu değildi Parkinson için. "Birbirinize imalı imalı laflar etmeyi kesin de her şeyi açık açık konuşun artık!!"

Lark yarım bir sırıtışla, sabrı taşmış olan Parkinson'a baktı. "Sakin ol Pansy. Buraya gelmek isteyen sendin, hatırladın mı? Başlangıçta seni çağıran olmadı zaten. Ona göre davran". Hermione, zihninden geçenleri dile döken Lark'a minnetle baktı. Zaten Lark'la konuşmak yeterince zordu. Bir de Parkinson bu zorlukları daha da aşılmaz yapıyordu. "Evet, kendim gelmek istedim; Ve iyi ki de istemişim! Şuna bak, Sırlar Odası diyor Potter! Sırlar Odası! Şu Slytherin'in efsanevi odası?! Geçen seneki gibi bir belaya kendi başına dalmana izin vereceğimi mi sandın?!"

Lark başını iki yana sallayarak omuz silkti. "Bağırmayı kesmeyi düşünüyor musun Parkinson? Granger neler olduğunu anlatsın?". Pansy istemsiz bir tavırla Hermione'ye dönerken mırıldandı "Denerim..". Lark itiraf etmeyecekti hiçbir zaman, ama Pansy'nin bu sinirlenmiş hallerini seviyordu. İzlemesi eğlenceli oluyordu. Zira Pansy sinirliyken karşısındaki kişiye bir cehennem azabı yaşatıyordu.

Granger, o korkutucu bakışlar karşısında daha da gerileyip ellerini birleştirirken "Şey.." diye mırıldandı. Kendisinden beklenmeyecek bir şekilde çekingen bir tavır taşıyordu bu gün üzerinde. Lark, onun bu hallerinden dolayı, birazdan söyleyeceği şeyin pek de hoşuna gitmeyeceğini anlamaya başlamıştı. "Bir kere daha 'Şey..' diye lafı gevele de üzerine lanet yağdırayım Granger!" diye uyardı Pansy en sonunda. "Harry düşünüyordu da..." Hermione pişmanlıkla son bir kez Lark'ın gözlerine baktı ve derin bir şekilde iç çekti. "Slytherinin Varisi, Draco olabilir!".

Slytherinde Bir Potter/HarryPotter FanficHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin