9 Bölüm-Güven

874 26 0
                                    


"Güven"

İçeriye doğru bir adım atıp durdu Çınar. Alt dudağını kemirmeyi bırakıp öfkeli nefesini dışarı verdi.Sakin olmaya çalışıyordu.Şayet şu an katil bile ola bilirdi!

Sinirini bastırarak "Murat dışarı gelsene sen!" dedi ve cevabını beklemeden dışarı çıktı.

Çınarın ardından Murat da odadan çıktı. Sıkıntılı nefesini dışarı vererek yatağa oturdu Toprak.Aklında tek bir şey dolanıyordu; 'Acaba Çınar ne düşünmüştü?'

---

Çınar hızla merdivenleri indi ve arka bahçeye çıktı.Peşinden Muratın geldiği hiss ediyordu.

"Seni dinliyorum amcaoğlu?"

Muratın bu sözüyle ona dönüp sinirle yakasına yapıştı Çınar.Gözleri acımasızca bakıyor onu her an acımasızca öldüre bileceğini gösteriyordu.Bu bakış Muratı ürkütürken Muratın yüzüne tükürür bir şekilde öfkeyle tısladı genç adam!
"Kapıda benimle karşılaştın, işe gittiğimi biliyordun! Ben yokken ne bok yemeye girmiştin odamıza he?! Karımın dibinde ne işin vardı?!!"

Yakasını çekiştiren Çınarın ellerine bakıp alayla güldü Murat.Tek kaşını kaldırarak imalı bir tavır takındı yüzüne.
"Ne o? Karına güvenmiyor musun yoksa?!"

Kendini frenleyemeyerek Murata kafa attı Çınar. Beklenmedik gelen darbeyle sendeledi Murat.Öfkesini dindiremeyen genç adam iki yakasından kavrayarak Muratı kaldırıp bir daha vurdu.Bu sefer kendini tutamayıp arkadaki ağaca yaslanınca Murat arka cebinden silahını çıkarıp Murat'a doğrulttu Çınar.
"Karıma 5 metreden yakın olursan gözümü kırpmam vururum seni! Hiç bir şeyi umursamam, anladın mı?! Pılını pırtını topla defol evimden! Akşam seni burda gözmeyeceğim!!"

Çınarın bu tepkisi karşısında boş durmayan Muratta silahını çıkarıp Çınara doğrulttu.
"Sen beni vurursan yaşatır mıyım sanıyorsun seni? Hadi vur! Vur da görelim!"

İkili arasındaki gerginlik her geçen saniye artarken duydukları cırtlak sesle o tarafa döndü ikisi de.

"Evlatcım yapmayın ne yapıyorsunuz?!"

İkbal Çınarın önüne geçip onu ikna etmeye çalışırken gözden kayboldu Murat.Sinirine hakim olamayan Çınar silahını gökyüzüne doğrultup boşaltana kadar sıktı.

Odasında silah seslerini duyunca hemen fırlayıp odadan çıktı Toprak.Merdivenleri olağanüstü hızla inip bahçeye çıktı.

Bahçe kapısından telaşla çıkan Toprağa çevrildi Çınarın bakışları.
Nefes alış verişlerini kontrol edemiyor, kalbi göğsünden çıkacakmış gibi atıyordu.Çok telaşlanmış olmalıydı. Kimin için telaşlanmıştı peki?!

Aklına gelen şeye ihtimal vermese de sinirle gözlerini devirdi genç adam.Gerçek olma ihtimali yok derecede azdı belki ama bu ihtimal bile onu mahvediyordu!!

"İyi misin Çınar?" dedi Toprak çatallaşmış sesiyle.Çok korkmuştu. Dokunsalar ağlaya bilirdi.

"Odana çık Toprak!"

Çınarın sert ve duygusuz sesiyle olduğu yerde kaldı kız.Kımıldayamadı. Olduğu yere çivilenmişti sanki.
Boğazındaki yumru her geçen saniye daha da büyüyüp canını yakarken bir şey diyemedi.
Ağlamayacaktı!

Arkasını döndü ve hızla odasına gitmeye başladı genç kız.Arkasını döner dönmez yaşlar yanaklarını ıslatmıştı.Elini ağzına tuttu hıçkırıklarını bastırmak için.Bir şeyler canını çok yakıyordu.Yarasını deşip deşip kanatıyordu. Her şey üstüne geliyordu.Her şey yanlış anlaşılıyordu! Hiç mi yüzü gülmeyecekti?!

BENİMSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin