4 Bölüm-Bana Güven

906 26 2
                                    

"Bana Güven"

Ellerini önünde birleştirip parmaklarıyla oynarken, bir yandan da Çınarla konuşmaya çalışıyordu Toprak.."Bak Çınar; ben seninle evlenmekten vaz geçemem;"

Çınar afallamış yüzüyle Toprağa baka kalırken asıl bombayı burda patlattı genç kız.."Ama sen geçe bilirsin!"
Söylemenin rahatlığıyla içinden bir OH çekerken genç kız, Çınarı bir kaç saniye içinde ne kadar duygu değişimine soktuğunun farkında bile değildi.. Çınar yardım edeceğinin sözünü vermişti ama bunu beklemiyordu açıkcası.Zoraki bir gülümseme yerleştirdi dudaklarına..Toprak onun kabul edeceğini düşünerek gülümsemeye başladı.Ama bilmediği bir şey vardı;Çınar da onunla evlenmekten vaz geçemezdi...!
En azından şimdilik.. O da babasının zoruyla evleniyordu, evlenmezse ilerki hayatının nasıl olacağını tahmin ede biliyordu ve ne yazık ki; ailesini silip atamazdı.. Ama söz vermişti Toprağa, bir yolunu bulması lazımdı.. Sanırım bu gece de uyku yoktu ona.. Kafayı yemese iyiydi.. "Ama bana bir az zaman vermen lazım.."
Zaman mı? Nasıl yani? Kaşları istem dışı çatıldı Toprağın.Çınar neden evleniyordu onunla?! Gerçekleri artık fazlasıyla merak etmeye başlamıştı.
Çınar genç kızın şaşkın yüzüne ve her an soru soracakmış gibi bakan gözlerine çevirdi bakışlarını. "Bir şey sorma lütfen.. Sadece, Bana Güven.."
Daha bir gündür tanıdığı adam hiç bir şey açıklamadan karşısına geçmiş 'Bana güven' diyordu.Gerçi başka şansı mı vardı?!
"Sana Güveniyorum.." dedi genç kız dudaklarına hafif bir tebessüm yerleştirerek.. Bunu laf olsun diye söylememişti, ona gerçekten güveniyordu.. Rahatlamış bir şekilde gülümsedi.. Her şey hall olmuşmuydu yani? Bunu bilemezdi!
"Kahveler soğudu, yenilerini isteyelim.." Çınar garsonu çağırıp yeni kahveleri söylerken itiraz etme fırsatı bile bulamamıştı.

---
Kafeden çıkdıktan sonra Toprakla beraber eve doğru yürümeye başladı Çınar.Niye bilmiyor ama bu kızın yanında garip bir şekilde huzurluydu.Masum ve utangaç hallerini seviyordu, daha önce gördüğü kimseye benzemediği için belki de.
Toprakların evinin önüne geldiklerinde durdular.Toprak başını kaldırıp Çınara baktı ürkekçe.İlk defa bu kadar yakındılar.Çınar koyu yeşil gözleriyle gözlerine bakınca yüzü çoktan al-al olmaya başlamıştı.Yanaklarının yanmasından anlıyordu bunu.Gözlerini Çınarın yüzünden çekerken nereye bakacağını bilmediğinden bakışları sürekli yer değiştiriyordu. Ona bir teşekkür borçluydu.. Diliyle kuruyan dudaklarını nemlendirdi. "Teşekkür ederim Çınar.. Her şey için"
Topraktan duyduklarıyla hafif gülümsedi Çınar. Kızın al-al olmuş yanaklarına gülümseyerek bakdıktan sonra gözlerini ondan kaçırdığı gözlerine sabitledi. "İhtiyacın olduğu her anda beni araya bilirsin Toprak.. "
"Teşekkür ederim.."
Genç kız arkasını dönüp eve doğru adımlamaya başladı. İkinci çalışında açılan kapıyla eve girdi ve kenardaki aynadan çaktırmadan Çınara bakmaya başladı. Toprak içeri girdikten sonra Çınar da gitmeye başlamıştı zaten.
"Nerde kaldın sen?!"
Arkasında duyduğu sesle ürkerek geri çekildi genç kız.Ürkek bakışlarını babasına çevirip ağzında lafı gevelemeye başladı. "Şey baba.. Ben. yani biz... biliyorsun.."
"Tamam, tamam biliyorum.Geç içeri anana yardım et. Dışardayım ben"
Babasının kendisini azarlamamasına şaşırsa da içeri geçti genç kız.Annesi onu görünce telaşla yanına gelip sarıldı kızına. "Yüzüne gözüne ne oldu kızım?"
"Önemli bir şey değil anne.."
Dolmuş gözleriyle kızının yüzünü avuçladı annesi.. "Aslında evleneceğine bir taraftan seviniyorum biliyormusun kızım? Bu işkenceden kurtulacaksın artık.. İyi biri Çınar, üzmez seni.."
Evlenmek.. Yine o konu açılmıştı işte. Evlenmek istemiyordu Toprak tanımadığı biriyle, hele bu kadar erkenken.. Pusuda bekleyen yaşları daha fazla taşıyamayacağını anladığında salıverdi yanaklarına. Başını iki yana salladı ve kısık sesiyle konuşdu."Ben evlenmek istemiyorum ki anne.."
Dudaklarını bir birine bastırdı titremesine engel olmak için. "Hazır değilim buna.. Hele tanımadığım bir adamla hiç.."

BENİMSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin