Page 15

45.4K 4.1K 2.9K
                                    

"Bence o partiye gitmeliyiz"

Jimin uzandığı yerde elindeki tenis topunu havaya atıp tutarken bana bakmadan konuşmuştu. Derin bir nefes vererek başımı odanın diğer tarafındaki yatakta uzanmış bedene çevirdim.

"Jungkook'u tanımıyormuş gibi konuşma lütfen" Dudaklarımı istemsizce büzdüğümde,  Jimin omuz silkerek topu yere fırlattı ve yan dönerek bana bakmaya başladı. Aslında ayrı yataklarda yatmaktan pek memnun değildik ama tuttuğumuz evdeki düzen böyleydi ve iki kişilik yatak almak için gücümüz yeterli değildi. Benim Jimin'den başka kimsemin olmaması ve Jimin'in başka şehirde yaşayan ailesinin gönderdiği paralar bile buna yetmezdi.

"Belki de bu sefer o bizi değil de, biz onu rezil etmeliyiz?" Kafamı iki yana sallayarak yatakta oturur pozisyona geçtim. Kesinlikle mantıksız konuşuyordu.

"Pardon ama Jungkook'la ilgili elinde bir şeyler var da bana mı söylemiyorsun?" Jimin gülümsemiş ve kafasını iki yana sallamıştı. "Hadi ama Taehyung. Okulda sana zorbalık yaptığında, onun da elinde seninle ilgili bir şeyler yoktu ?"

Aslında doğru diyordu. Bana aptal ve 'Şaka' ya da 'Eğlence' diye nitelendirdiği şeyleri yapıyordu ve partide de böyle şeyler yapmayacağını bilemezdim.

"Jungkook'a ne yapabiliriz ki? Bak Jungkook diyorum, Jeon Jungkook" Bu sefer Jimin göz devirdiğinde o da benim gibi oturur pozisyona geçti. "Zaafını bulmalıyız" Kaşlarım istemsizce kalktığında, tehlikeli şeylerden konuştuğumuzun farkındaydım.

"Nasıl bir zaaf ?" Omuz silkerek tekrardan yatağa yayıldı ve kollarını başının altında birleştirdi. "O seni ailesiz olduğunu okula yaymakla tehdit ediyor. Eminim onun da tehdit etmeye değer şeyleri vardır"

Kafamı sallayarak bakışlarımı komidinin üzerindeki telefonuma çevirdim. Onu elime alarak ekranını açtım Jungkook'la mesajlaştığımız uygulamaya girdim. Aslında son bir-kaç gündür ona yazmak için behaneler uydurduğumun farkındaydım. Nedenini ben bile bilmiyordum ve bilmekten de korkuyordum.

Saçmalamayın, tabiki de erkeksi tavırlarına, beyaz okul gömleğini altında bile belli olan karın ve kol kaslarına, bir de yakışıklı yüzüne hayran değilim.

Onunla son konuşmamızın üzerinden iki gün geçmişti ve bana bu arakar pek takılmadığını göz önünde bulundurursak, ona yazmak için sebeplerim de yoktu. Eğer annemin bana küçükken verdiği kolyeyi onun sırasının olduğu yerlerde kaybetmeseydim, ona asla yazmazdım. Ama yazdığım için sebepsizce pişmanlık duymuyordum.

Birden telefonum titrediğinde kaşlarım istemsizce havalanmıştı. Telefonuma sadece Jimin bana yazdığında bildirim gelirdi. Ama Jimin de yanımda olduğuna göre şaşkınlıkla mesajın geldiği kişiye baktım.

Anında ağzımdan garip sesler çıkarken, hemen mesajlara girerek okumaya başladım. Tabii ki Jimin'in meraklı bakışlarını görmezlikten geliyordum.

Jungkook: Geçen gün bana kolyeni sormuştun

Kolyen bende

Yalan söylediğim için pişman değilim

Pazar günü düzenlediğim partiye gel ve kolyeni al

ᴡᴇɪʀᴅ ✞ ᴛᴀᴇᴋᴏᴏᴋ  ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin