Yere düşen heykel parçalara ayrılırken içinden çıkan ölü insan bedeni orada bulunan herkes için büyük bir korku ve şaşkınlık yaratmıştı. Bu durum vahşetten başka bir şey değildi. Kendisini ilk toparlayan Yiğit olurken etrafa ateş püsküren gözlerle bakıp bir yandanda heykelin önünde sağa-sola volta atmaya başladı.
"Ayşe hemen olay yerini ara, burayı da hemen boşaltın. Emniyetin önünden kuş uçmayacak. Heykeli derhal kaldırsınlar basına düşmesin bu haber! Herkes işinin başına, DERHAL!" Yiğit son 2 gündür yaşadıklarını bir türlü sindiremiyordu. Ortada bir seri katil vardı, silah arkadaşlarından biri şehit düşmüştü, sevdiği ve çalışma arkadaşı olan kadından hala bir iz yoktu ve şimdide önünde içinde insan olan bir heykel vardı sanki canlı manken.
...
Olay yeri, emniyetin önünü abluka altına alırken ceset adli tıpa götürülmüş ve otopsi için bekletiliyordu.
"Ayşe sen kriminale git bu heykelden parmak izi veya dna çıkmış mı onu öğren. Halime ve Gamze'ye söyle ellerini çabuk tutsunlar. Emire sende kayıp büroya git adam hakkında bir ihbar var mı yok mu onu öğren. Abdullah sende benimle adli tıpa geliyorsun. Anlaşılmadık bir şey?"
"Yok Başkomiserim." Ayşe kriminalin yolunu tutarken Emire'de kayıp büroya doğru gitmeye başladı. Yiğit ve Abdullah nihayetinde adli tıpa geçip otopsinin başlamasını bekledi. Ikili beklemeye devam ederken doktor Cansu yanlarına gelip konuşmaya başladı.
"Beyler bugün tıp fakültesi öğrencileri tez konuları için buradalar. Eğer hızlı bir sonuç istiyorsanız maske ve gözlüklerinizi takıp içeriye gelin. Başlamak üzereyiz." Otopsi izlemeye pek meraklı olmasalarda içeri girip hazırda bekledi Abdullah ve Yiğit.
Otopsi
"Öncelikle hoşgeldiniz arkadaşlar. Ben doktor Cansu ve bu arkadaşımda yardımcı doktor Gizem. Masada gördüğünüz ceset bir heykelin içerisinden çıktı. Birazdan maktülün dış muayenesini yapacağız ama ondan önce söylemek istediklerim var. Siz öğrencilerin ve yanınızda bulunan komiserlerin üzerinde ki maske ve gözlüğün sebebini açıklamak istiyorum. Otopsiye katılanları bulaşıcı infeksiyonlardan korumak için önlem amaçlı kullanıyoruz bunları. Sizleri daha fazla meşgul etmeden otopsiye başlayalım bakalım. Sormak istediğiniz bir şey olursa çekinmeden sorabilirsiniz." Gülümseyerek konuşmasını bitiren Cansu, Başkomiser Yiğit'ten aldığı onayla maktülün yanına doğru gidip konuşmaya başladı.
"Öncelikle cesette kesiler atılmadan cesedin dış muayenesi yapılır. Ölümün gerçekleşmiş olduğunu gösteren bulgular belirlenir. Dış muayenede tüm vücudu gözle inceleriz ve gerekli olduğu yerde palpasyonla incelemeye devam edilir. Palpasyon dediğimiz sol karın boşluğundan başlayan bir incelemedir. Size hemen gösteriyorum iyi inceleyelin. Sağ elimin tüm parmakları karın boşluğuna gelecek şekilde koyup sol elimle destek verip iyice bastırıp inceliyorum. Bu şekilde devam ediyor. Deri üzeri ve içerisinde ki olağandışı durumları bu şekilde inceliyoruz." Dış muayeneyi bitiren Cansu kendisini dikatlice izleyenlere dönüp konuşmasına devam etti.
"Otopside klasik olarak üç vücut boşluğu açılır. Bunları bileniniz var mı?"
"Kafa, göğüs ve karın değil mi?"
"Aynen öyle Ali. Kafa, göğüs ve karın açılır burada ki organlar incelenir ve gerekli görülen kısımlarda histopatolojik inceleme için örnek alınır." Yeniden cesede doğru dönen Cansu otopsi için ilk adımı atıp anlatmaya devam etti.
"Kafatasının açılması için, her iki kulağın arka-üst kısımları hizasında ki kafatası derisine oksipital kemik üzerinden geçen bir kesi atılır. Deri-derialtı dokuları öne veya arkaya doğru sıyrılarak kafatası kemikleri ortaya çıkarılır." Cümlesini bitirince işleme geçen Cansu kesisini alıp kafa derisini öne doğru çekmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUSURSUZ CİNAYET YOKTUR!
Mystery / ThrillerGecede kaçışan katiller, toprağı yutmuş bedenler. Acımasızca terkedilmiş cesetler. Gecenin sessizliğinde sert adımları ile. Peşindeler, ay ışığında kaybolanların. Bazen tedirgin adımlar, ürkek bakışlar. Fakat daima asillikleri ile ilerleyen şöval...