Kuma - (Karmaşık Sevda)

8. Bölüm

Ertesi sabah uyandığımda yan tarafıma baktım tahmin ettiğim gibi gelmemişti Narine gittmişti dişlerimi kırarcasına sıkıp ağaya kalktım yatağımı düzeltip lavaboya girip elimi yüzümü soğuk suyla yıkayıp çıktım Dolabın kapağını açıp içinden kırmızı üstünde beyaz desenli çiçekli elbisemi çıkardım onu giyip başımada beyaz etrafınada kırmızı çiçekle tülbentimi çıkardım saçlarımı tarayıp önüme düşen saç tutamlarını da iki tane tel tokaylan tuturup tülbentimi gelişi güzel bağladım gözümede sürme ve maskara sürdükten sonra hafif pembemsi ruj sürüp en sevdiğim kokumu sıkıp aynadan süzdüm kendimi topuklu ayakabılarımı da giyip odaya sonkez bi göz atıp odadan çıktım merdivenlerden tam inecekken çalışma odasından göz altıları şişik saçları dağnık gömleyin dümeleri yarısına kadar açık bir halde Azadı çıkarken gördüm onu süzmem bitikten sonra göz göze geldik kaşları çatık beni süzüp birşey demeden yanımdan geçip odamıza geçti ne olurdu sanki bi günaydın karıcım dese kıyamet mi kopardı
Suratımı asıp aşaya indim avluda kızları gördüğümde gülümseyip
"Günaydın kızlar" dedim onlarda bana geri tebesüm ederek cevap verdiler. Mutfağa girdiğimde hep beraber kahvaltı hazırladık sofraya son şeyleri koyduğumda merdivenlerden Azad azadın elindeyse lorinin minacık eleri vardı
Tatlı tatlı birbirleriyle konuşuyorlar
Beraber sofraya geçip çayalrıda doldurdum herkesin bardaklarına Azadın karşısına oturup onu izledim kahvaltı etiğimizden beri birkere bile göz temasında bulunmadık umursamiyor gibi görmemizlikten geliyordu benden birşey bile istemedi hep Narinden yada kızlardan istiyordu bilmiyorum bekli çok abartım u konuyu denk gelmemişti ama çok üzülüyorum Ben bu duruma kahr oluyorum benimle konuşmasını istiyorum dalmıştım ki yandan kolumu sarsan küçük kaynıma bakışlarımı çevirdim "daldın" diyip kafasığıyla bize düz yüz ifadesiyle bakan Azadı gösterdi yüzümü ona çevirip nezamandan beridir beni izliyordur diye düşünüp başımı utançla geri tabağıma çevirdim

___
Terasta küçüklerle ve prensesimle birlikte halı yıkıyorduk çoçuklan çoçuk oluyordum seviyordum işte çoçukları onları mutlu etmeyi de üstümüz başımız ıpıslaktı halıyı iyicene sabunla köpürtüp çoçukların yüzüne köpükleri atiyordum sevinç çılıklar atıyorlardı onlara kahkaha atıp busefer elime hortumu alıp çocukları fışkırtyordum prensesimin
"Şilan abla ya yapmasana"diye haykırması kahkaha atıp "Tamam tamam kızdın mı şen" diye dalga geçip üzülüyormuş gibi yapıp dudağımı büzdüm çok sinirlenmiştiki gülmeden edemidim çok tatlı sinirleniyordu ağzının içini şişirmiş aynı domatese benziyordu "şen şimdi görürşün şilan abla" gülmemi kesip prensesime baktım elimden hortumu alıp üçüde üstüme üstüme gelip beni buzgibi suylan ıslatiyorlardı kolarımı yüzümü siper edip gözlerimi sımsıkı yumup üç cadıya bağriyordum "durun durun dedim ya bak fena olur yoksa prenses" üçüde kıkırdayıp buseferde köpükleri üstüme atıyorlardı elbisem üstüm başım sırıp sıplak olmuştu çok şükür daye evde deyildi merkeze inmişti Feyzalan evin erkekleri şirketdeydi zaten evde bitek
Ben Narin çocuklar bide rabia vardı eyer evin erkekleri beni böyle görselerdi çok pis rezil olmuşumdur
"Durun demim ama ya prenses kime diyorum " dinlemiyorlardı beni tabiki şakadan onlara kızıyordum eylence amaçlı birden "Şilan" diye gürleyen
Azadın sesini işitim eyvah bitim ben
Ölümcül bakışlar atıyordu yutkundum "bu ne hal lan " diyip üstümü süzüp gösterdi  ne varmış halimde tamam ıpıslak olabilirim ama
Bukadar da abartması saçma çok kızgındım ona nerden geldiği bilmediğim bi cesaretlen cevap verdim "Ne varmış halimde" kaşlarını dahada çatıp "nasıl ne var halimde heryerin ıpıslak aynı çocuk gibisin beni sınırlendirme git deyişir üstünü bide senin yüzünden rezil olmayayım" yine bir cesaretle "rezil olmasın ağam zaten evde kimse yok bizden başka" hayrete beni izleyim iki üç adımlan dibime varıp dirseyimden yakalaıp sıktı sıkmasıyla acıdan inledim "dilin çok uzamış senin gebertirim seni kadın" diye tısladı yüzümü buruşutup tam cevap vereceken teras girişinden narinin sesi duyuldu " ağam affet halı yıkıyorduk çocuklarda durmayınca"
Bakışlarını narine çevirip "sen karışma al çocukları götür odaya" "emredersin ağam diyip hemen çocukları peşine takıp terastan ayrıldı tam gideceken kolumdan yine çekip
"Birdaha seni böyle görmeyim canını yakarım" yetmedimi canımı yakman diyemedim gözlerine bakıp yanından 
Ağrıldım  elbisemin eteklerdinden tutup koşarcasına odama çıktım tülbentimi kafamdan çekip yere atım
Dolabımı açıp içinden larcivet bluzumu gri küçük yırtmacı olan eteyimi çıkardım çekmeceden kırmızı iç çamaşırımı çıkarıp yatağın üzerine bırakıp banyoya ilerliyip arkadan kapıyı çekip duşa girdim 20 dakikalık duştan çıkıp vucuduma havlu sarıp banyodan çıkıtım çıkmam la Azadı odada buldum ne işi vardı burda gitmedimi hâlâ baştan aşaya süzüp dibime girdi ne yapıcağımı bilmiyordum hemencik üstümü giynmek istiyordum tam elbiselerimi elime alıcaktım Azad yer açmayıp belime sarıldı burnunu saçıma sağ sola sürtüp kokumu içine çekti kızık sesle "nerye "dedi heycanlanmıştım yine yutkunup "şey üstümü giyecektim ağam" beni kendine daha çok bastırıp busefer başını boynuma gömdü nefesini hisediyordum kalbim küt küt atiyordu hoşuma gidiyordu
Dudaklarını boynumda hisedip gözlerimi kapadım kolunu sıktım heycanlandığımı ve hoşuma gitiğni anlamış olmali ki boynumu sertce sömürmeye başladı kolarımı boynuna sarıp dudağımı ısırdım eleri kalçamda hisetmemle sıkmasıyla inledim baştan çıkarıyordu beni yatağımıza doğru yönlendirip beni Yumuşak olan yatağa yatırıp üstüme çıkıp kendi gömleğin düymelerini açıp çıkardı kemerinide çözdüğünde bakışlarımı tavana çıkardım utançtan farkına varmış ki sırıtığna eminim havlum tamamen açılmıştı utancımdan kıpkırmızı olduğumu yemin ederim
Beni kendine bırakp üstüme yerini aldı.

____
Yanıma bakdığımda Azadın mışıl mışıl uyuduğunu gördüm gülümseyip
Ona yaklaştım alt dudağına hafif sayılmicak bir öpüçük bıraktıp yüzünün heryerini inceyelip bugün sabahki Azadın çalışma odasından çıktığnı hatırladım sahi narinin odasında sanmıştım üzülmüştüm
Halbuki öyle deyildi orda sabahlamış olmalı dahada yaklaşıp beline sarıldım diyer elimide göğsüne koyup
Erkeksi kokusunu içime çekip geri uyudum.

Uyandığımda etrafıma bakıyordum
Üstüme bakdığımda yorganımız yarıya kadar açıktı üstüm çıplak göğsüm görünüyordu  sağ bacağımda
Azadın üstündeydi azadın kolusa belimdeydi okşuyordu birdakika okşuyormuydu gözlermi bümbüyük açıp kafamı Azada çevirdim çevirmez
Olaydım beni gömün sapık sırıtıyordu
Utancımdan ne yapacağımı şaşırdım
Nereye başıyla gösterdiği yere baktım
Açıkta olan mememelerime bakıyordu elerimle tam örtecekken
Başını memelermi yaklaştırıp sulu öpücükler kondurdu utançtan alt dudağımı dişledim üstünden kalkım yorganı üstüme sarıp banyoya koştum
O neydi gız sıcakmı oldu buralar oh gülümseyip hüzünle hep böyle olmasını diledim yorganı yere bırakıp duşa girdim girmemle dibimde Azadı
Gördüm "ne yapıyorsun" deyip üstümü örtmeye çalışıyordum ki Azadın bileklerimden tutması vucudumu kendi vucuduna yapıştırıp
Kulağıma nefesini üfleyip şunlar fısıldadı "görmediğim şey deyil utanma kocanım senin beraber duş alacaz " son dediyi şeylen gözlerimi utançtan bümbüyük açıp heycandan
Hıçkırdım Ne beraber mi allahım yardım et ölecem noldu buna geri dudağlarıma yaklaştığında gözlerimi kapadım yine derin derin öpüşüyorduk tabi ne ara suyunun açıldığnı bir haber üstümüze akmasyla beraber (duş) aliyorduk
Bugün bana karşı kötü oğlasına ramen şimdi şu an çok mutluydum